Kahramanlara roman önerileri!

GÜLÜMSE... / NERMİN SAYIN

Efendim, terzi kendi söküğünü dikemez derler ya, işte bu roman kahramanlarınınki de o hesap! Birazcık okusalar; farklı ülkelerin, farklı zamanların edebiyatlarına ilgi gösterseler sonları böyle mi olur! Değil mi ama... Fakat ben ne yaptım, kitap tavsiye etme sınırlarını epeyce bir zorlayarak, onlara da engin bilgimle “yol gösterdim” efendim... Ne diyeceksiniz, meslek aşkı! Buyrun, dilerseniz sizler de göz atın. Hem, bakın bakalım, haksız mıyım?

BİHTER'e: Ah Bihter ah, cami yıkılmış mihrap yerinde valideceğin Firdevs Hanım ve su damlası kerimen Peyker’le habire Kayıkhâne senin, Göksu benim İstanbul sefalarına çıkacağına biraz edebi meraklar edineydin, sözgelimi roman okuyaydın, belki daha iyi bir evlilik yapmazdın ama, daha uzun yaşardın, muhakkak! Rus diyarından Anna Hanımcağızla, Françe ellerinden Emmacık sana ibret olurlardı zira!

Siz de okumak isterseniz:

- Aşk-ı Memnu, Halid Ziya Uşaklıgil, Özgür Yayınları

- Anna Karenina, Tolstoy, İletişim Yayınları

- Madam Bovary, Gustave Flaubert, Kırmızı Yayınları

Dr. FRANKENSTEIN'a: Marry Shelly’nin ünlü doktoru bildiğiniz gibi yeni bir insan yaratmak için çılgınlar gibi çalışır ve sonunda kibriyle, sevgisizliğiyle bir canavara dönüştüreceği Frankenstein’ı ortaya çıkarır “eser” diye... Hıh! Zavallı canavarcığın tek istediği biraz kabul görmek, bir parça sevilmektir. Ama başta kibirli “babası” Dr. Frankenstein olmak üzere kimse ona ilgi göstermez. Dolayısıyla bu romanın tüm kahramanlarının, başta da tıp adamı olacak o Dr. Frankenstein'ın, Erich Fromm’un kült kitabı “Sevme Sanatı”nı okumaya fena halde ihtiyaçları var zannımca. Doktora ayrıca “İnsan Vücudu Atlası”nı da tavsiye ederim, belki daha iyi bir iş çıkarırsa zavallı Frankenstein bu kadar ötelenmez!

Siz de okumak isterseniz:

- Frankenstein ya da Modern Prometheus, Mary Shelley, Türkiye İş Bankası Kültür
Yayınları

- Sevme Sanatı, Erich Fromm, Payel Yayınevi

- İnsan Vücudu Atlası, Kolektif, Arkadaş Yayınevi

HAMLET'e: Bazen bir kitabın gereğinden yıllar yıllar sonra yazılması nelere mâl oluyor efendim, nelere mâl oluyor! İşte buyrun, Hamletçiğin durumu ortada... Koskoca Danimarka tahtının tek varisi ol da “tutunama”, olacak şey değil... Bak biz yıllardır her elimize alışımızda kaybolup duruyoruz Oğuz Atay’ın satırlarında ama, hâlâ karaya vurmadık çok şükür! Fena mı olurdu Hamlet de faydalansa bu tutunamamışlık tecrübesinden. Yazık oldu gencecik delikanlıya.

Siz de okumak isterseniz:

- Hamlet, William Shakespeare, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
- Tutunamayanlar, Oğuz Atay, İletişim Yayınları

III. RICHARD'a: Shakespeare sularına girmişken, içimde yaradır söylemeden edememeyeceğim efendim, keşke III. Richard da tümzamanların en iyi polisiye kitaplarından biri seçilen “Zamanın Kızı”nı okuyabilseydi... Neden derseniz, Shakespeare’in bilimum tarihçileri özellikle de dediği tartışılmaz Thomas Moore'u referans alarak kambur, topal, fesat, çirkin üstüne üstlük katil çizdiği Richard efendi, bu kitapta kaza geçirip bir süreliğine hastane yatağından kalkamayan dedektif Grant tarafından aklanıyor da ondan! Adamın katilliği bir yana kamburluğu bile muallaktaymış ayol! Yani şimdi Richard’ın hakkı Richard’a. Değil mi efendim...

Siz de okumak isterseniz:

- III. Richard, William Shakespeare, Remzi Kitabevi

- Zamanın Kızı, Josephine Tey, April Yayıncılık

MURTAZA'ya: Murtaza’yı severim, Allah için dürüst adamdır, vazifesine sadıktır. Dedelerden babalardan hemşehrimdir de... Fakat müdahale etmezsem çatlarım, huyum kurusun: Keşke Cervantes nam İnebahtı Deniz Muharebesi gazisinin “Don Kişot”unu okuduğu kadar, modern psikolojiden de haberdar olsaydı, öfk e kontrol temrinleri yapsaydı da, evlatçığının ölümüne neden olmasaydı... Değil mi ya Murtaza? Değil mi ya benim güzel hemşehrim?

Siz de okumak isterseniz:

- Murtaza, Orhan Kemal, Everest Yayınları

- Don Kişot, Miguel de Cervantes, Yapı Kredi Yayınları

- Öfke Kontrol Rehberi, Robert Puff , Olimpos Yayınları

ROBINSON CRUSOE'ya: İşte bakın Robinsoncağıza tam karar veremedim bir türlü: Issız adacıklarda kendine yeni bir yaşam kurmak için direnen, arkadaşa hasret biraderimize, vur patlasın çal oynasın partilerle, tıklım tıkışık kalabalıklarla dolu “Muhteşem Gatsby”i mi tavsiye etmeli ki adamcağız hayalde bile olsa biraz insan içine çıksın... Yoksa “Çılgın Kalabalıktan Uzakta”yı mı önermeli ki yaşadığı nimetin farkına varsın? Siz ne dersiniz efendim?

Siz de okumak isterseniz:

- Robinson Crusoe, Daniel Defoe, Yapı Kredi Yayınları

- Muhteşem Gatsby, Scott Fitzgerald, Alakarga Yayınları

- Çılgın Kalabalıktan Uzak, Thomas Hardy, Can Yayınları

FERİDE'ye: Aşkta gurur olmaz, diye yıllar yılı boşuna mı söyleyip durdu a kızım Nilüfer ablan? Değil mi ama cancağızım... Adı bile olmayan, bütün roman boyunca Siyahlı Kadın aşağı Siyahlı Kadın yukarı diye anılıp duran bir -çok afedersiniz- fesat kumkumasının lafına kanıp niye terk ediyorsun Kâmran'ı? Hadi o da masum değil, kabul. Bari evini, yurdunu bırakma... Misilleme yap, burnundan fitil fitil getir... Ama nerde o akıllar bizim Çalıkuşu'nda... “Aşk ve Gurur”u okusaydın, belki Elizabeth Bennet ve Bay Darcy'nin durumundan ibret alır, atmazdın kendini yollara... Ah kızım ah... Yalnız, onun da zombi versiyonu çıktı, okuyup öğreneceğim derken başımıza iş açma Feridem, e mi...

Siz de okumak isterseniz:

- Çalıkuşu, Reşat Nuri Güntekin, İnkılap Kitabevi

- Aşk ve Gurur, Jane Austen, Artemis Yayınları

- Aşk ve Gurur ve Zombiler, Seth Grahame-Smith, Domingo Yayınları

PAMUK PRENSES'e: Fakat Feride'ye “Otur oturduğun yerde,” dedim diye, kadınların eve kapanmasından yana filanım zannedilmesin! Bu bağlamda Pamuk Prenses başta olmak üzere bütün masal prensesleri tayfasına içerlediğimi bildirmek isterim. Biri bekler cüceler nafakasını getirsin, öbürü prens öpse de uyansam derdinde... Lütfen “Kendine Ait Bir Oda”nın peşine düşer misiniz artık cancağızlarım. Lütfen ama. Masalsanız masallığınızı bilin!

Siz de okumak isterseniz:

- Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler, Grimm Kardeşler, Doğan Egmont

- Kendine Ait Bir Oda, Virgina Woolf, Kırmızı Kedi

ACELECİ TAVŞAN'a: Madem masallara daldık, bir sözüm de Alis'teki Aceleci Tavşan'a. Cancağızım okur dediğin iki dakika günlük koşuşturmadan uzaklaşmak için alıyor kitabı eline, sende bir telaş bir telaş... “Geç kaldım” da “Geç kaldım.” Bak, Halit Ayarcı'ya, işi zamanla, ayol adamın mesleği bu, ama, senin gibi panik mi? Değil mi ama...

Siz de okumak isterseniz:

- Alice Harikalar Diyarında, Lewis Carroll, Alfa Basım Yayın

- Saatleri Ayarlama Enstitüsü, Ahmet Hamdi Tanpınar, Dergâh Yayınları

JEAN VALJEAN'a: Biliyorum evladım çok bıktın. Dile kolay, delikanlıydın takıldı bu Müfettiş Javert peşine, ihtiyar oldun, hâlâ aman vermiyor. Hadi ilk zamanlar düşkün bir mahkumdun, ama şimdi öyle mi ya, yükseldin, zenginleştin! Fakat üzülme. Var böyle takıntılı adamlar... Seninki hiç olmazsa bir insana takıntılı... Meselâ bir Kaptan Ahap var ki ne sen sor, ne ben söyleyeyim.

Siz de okumak isterseniz:

- Sefiller, Victor Hugo, Oğlak Yayınları

- Moby Dick, Herman Melville, Arkadaş Yayınevi