1968'in 50'nci yıldönümü...
Cohn-Bendit , 74 yaşında ve Paris'te. Osman Saffet Arolat, 76 yaşında İstanbul‘da yaşıyor. Birbirlerini tanıdıklarını hiç sanmıyorum. Ama birbirlerini tanımasalar da aynı havuzda yüzüyorlar. Yeni bir dünya onlar için bir "düş" değil, bir "proje".
KENAN MORTAN
68 Öğrenci Olayları'nın üstünden tam 50 yıl geçti. Önce Fransa sonra Almanya derken özgür dünyanın hemen her ülkesinde gençlik sokaklara dökülmüştü. Gençlik kendisine dayatılan bir yaşamı sorguluyordu.
Bu ay, 50. yılın yıl dönümünde, gün geçmiyor ki Fransa'da bir program yapılmasın ya da yazı çıkmasın. Fransa'da sahnede değişmeyen aktör Daniel Cohn-Bendit ya da o dönem ki adıyla Kızıl Dani.
Cohn-Bendit , 68'den sonra hesaplaştığı 9 eser yazdı. Ama ilk eseri "Le Revolte Etudiante" (Öğrenci Başkaldırısı) hâlâ temel bir eser. Sonra bunu 1988'de J. Fisher ile yazdığı "Die letzte Revolution" (Son Devrim) izledi. Başkaldırı sorulduğunda o "aklın gerektirdiği kötümserlik ve istemin iyimserliği içinde bakıyorum" yanıtını veriyor.
Cohn-Bendit'e göre artık hiçbir sorunu Avrupa etiketi olmadan artık çözmek mümkün değil. Çünkü, 50 yıl sonra 2018'de 500 milyon insanın ortak yaşama niyet ve iradesi işin kilit taşı. Bunu da doğal saymak gerek. Önce bir ‘68'li olarak yola çıktı, sonra buna yeşil kimliği eklendi, bunu Avrupa'lılığı tamamladı. Ama o kendisini "Bir sosyal ihtilalci romantik" olarak tanımlamayı yeğliyor. Ama romantik de olsa bir kuşkucu, bir sorgulayıcı. Konuşmalarına "Saygıdeğer Kuşkucular" sözleriyle başlamayı çok seviyor. Cohn-Bendit'e göre günümüzün iki büyük karabasanı var: İlki totaliter rejimler. Bunlardan kurtulmak gerek. İkinciyse, çok uluslu şirketler. Onlar da hizaya getirilmeli. Ama bunların ötesinde adı "milliyetçilik" olan bir zehir var ki acilen üstüne kireç dökülmeli, yok edilmeli. Çünkü, savaş ve yok et çığırtkanlığı yapıyor.
Gençlik 68'de bir yaşamanın yolunu düşlüyordu. Bugün yolun rotası belli, bu Avrupa. Çok-kültürlülüğü bağrında yaşatan bir kıta olarak. Çokkültürlülük ne "bitti" ne "tamamlandı". Yabancıya kapalı olmak, Avrupa için "korkularından sıyrılmamak" demek. Cohn- Bendit 50 yıl geriye bakıp geleceği şöyle yorumluyor:
"Bugün hem Avrupa'mız, hem de Euro'muz var ama bir Avrupa strüktürümüz yok. Brexit sonrası a la kart bir Avrupa olamaz. Gençlik de bu Avrupa'nın bir damarı olacak, olmalı. Ama işin çekirdeği Euro'dur, savunma sistemi, göç uyumu bu bütünün organizmaları olacaktır. Evet, bir sorun varsa o biziz. Avrupalı gibi düşünüp davranabilecek miyiz?"
Cohn-Bendit, gelecek umudunu tüketmemişlerden... "Evet yapabiliriz...." ( Yes we can!) diyor, bir gökkuşağı gibi apaydınlık ve iyimser. Türkiye'de 1968 Gençlik Olayları liderlerinden biri Osman Saffet Arolat idi. O, ‘68 Olayları sonrası gazeteci olmayı yeğledi. Çeşitli gazetelerde her düzeyde yöneticilik ve yazarlık yaptı. Onun pusulası da geçmişe dönük olmadı, geleceği aradı. Türkiye toplumunda temel sıkıntıyı "birbirini anlamamak" noktasında düğümlü buldu. Her kesimde, her kesimle ve sosyal sınıfın uzlaşmasını temel çare olarak gördü. Bunu "sosyalizmden sapma" ve "pasifizm" olarak görenlere cevap vermedi, güldü geçti. Diyaloğu bir "çağrı" olarak algılamayanlardandı. Ayağı Anadolu toprağından hiç eksik olmadı. Çağrıldığı her yere gitti. MÜSİAD'dan kiremit sanayicilerine, Refahiye Gençlik Birliği'nden Denizli Sanayi Odası'na uzanan bir ağ onun Anadolu kilimiydi. Diyaloğu, somut sorunun somut çözümüne taşıyınca adı "hocam" oldu. Bu herhalde 2000'li yılların başı olmalıydı. O günlerden sonra o Anadolu'da baş köşeye oturtulan bir akil adamdı en azından "Osman hocam"dı. Bağırtısı/çığırtısı olmadığından, yaptıkları, işlevi ne olduğu belirsiz sosyal medyada hiç bilinmedi, yer almadı. Arolat, 68 Olayları'nın 50. yılında suskunluğunu bozdu. Oturdu, o dönemin günlüğünü tutmuşcasına anılarını yazdı. Anılarında adı geçen insanların portresini çizdi. Sonra bu dönemin içinde yer alan "5 yaşlı genç ile" bu dönemi değerlendirdi. Bu dönemin çerçevesini de bir bilim adamı olan Dr. Koraltürk'ten rica etti, o da yazdı. Ortaya çıkan Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları'nın bastığı "Bir Gençlik Liderinin Anıları" başlıklı kitap, bir anı güldestesinin çok daha ötesine gitti. Ortada 1959'dan başlayıp 1974'e uzanan bir sosyal tarih vardı.
Cohn-Bendit , 74 yaşında ve Paris'te. Osman Saffet Arolat, 76 yaşında İstanbul'da yaşıyor. Birbirlerini tanıdıklarını hiç sanmıyorum. Ama birbirlerini tanımasalar da aynı havuzda yüzüyorlar. Yeni bir dünya onlar için bir "düş" değil, bir "proje". Bu yüzden Cohn- Bendit hafta 6 gün radyolarda , TV'lerde, Arolat ise Dünya Gazetesi'nde günlük köşesinde, yaşama navigatör olmaya devam ediyorlar.
68 Olayları'nın 50. yılında, her iki toplum liderine güzel bir ömür devamı diliyorum...