TÜM YAZILARI
Hava kirliliğinin ekonomik boyutu
Hava kirliliği, hayatımızın görünmez düşmanı. Farkında olmadan her nefeste soluduğumuz bu tehdit, yalnızca sağlığımızı değil, ekonomimizi de ağır bir yük altında bırakıyor. Türkiye’de 15-21 Ocak Hava Kirliliği ile Mücadele Haftası kapsamında, bu meselenin ekonomik maliyetini tartışmak, artık bir zorunluluk.
Sürdürülebilirlikte eksik halka: KOBİ’ler
Çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) kriterlerini benimseyen şirketleri yatırımcılarla buluşturan BIST Sürdürülebilirlik Endeksleri, hem ekonomik büyümeyi sürdürülebilir bir zemine oturtmayı hem de şirketlerin toplumsal ve çevresel sorumluluklarını daha görünür kılmayı hedefliyor.
Mikrofon şov ve 2024 karnemiz
2024 yılı, dünyamız için sürdürülebilirlik açısından karmaşık ve çetin bir dönem oldu. Yıllar geçtikçe artan farkındalık ve çabalar, ne yazık ki bazı temel göstergelerde beklenen etkiyi yaratamadı.
Ekonomik büyüme kimin için?
Sürdürülebilir kalkınma yalnızca ekonomiyi büyütmek değil; o büyümeyi adil bir şekilde paylaşmak, herkese eşit fırsatlar sunmak, geleceği inşa ederken kimseyi geride bırakmamak anlamına geliyor.
Etkileşim mi eylem mi?
Geride bıraktığımız 10 Aralık günü küresel ölçekte İnsan Hakları Günü olarak kutlanıyor. 5-11 Aralık haftası ise Türkiye'de İnsan Hakları ve Demokrasi Haftası. Dünyanın dört bir yanında insanlar bugünlerde insan haklarından bahsediyor. Hepimizin aşina olduğu bir manzara: İnsan hakları, demokrasi, adalet, eşitlik...
Savaş göçleri ve sürdürülebilir kalkınma
Pentagon, yalnızca 1975-2018 yılları arasındaki savaş yakıtı kullanımından kaynaklı 3,7 milyar ton karbondioksit eşdeğeri emisyonuyla dünyanın en büyük fosil yakıt kullanıcısı oldu ve bugün hala, sera gazı emisyonlarında ilk sırada yer alıyor. Rusya, Ukrayna savaşının ilk yedi ayındaki saldırıları nedeniyle en az 100 milyon tonluk karbon emisyon maliyetinden sorumlu olurken, İsrail, Gazze’de
COP29 ve karbon piyasası çıkmazı
Karbon kredileri iklim krizine karşı en yenilikçi finansman yollarından biri olarak lanse ediliyordu. Her biri atmosferden bir ton karbon dioksitin azaltıldığını veya uzaklaştırıldığını temsil eden bu krediler, biyoçeşitliliği koruma ve iklim değişikliğiyle mücadele için hızlı ve etkili bir çözüm vaat ediyordu. 2022 yılında pazar büyüklüğü 2 milyar doları aştığında, umutlar yüksekti.
Trump’a rağmen
Fosil yakıtların ateşli savunucusu, iklim değişikliği deyince “bir aldatmaca” diyen Trump’ın yeniden başkanlık koltuğuna oturması, iklim kriziyle mücadelede geçici bir gerileme yaratsa da COP29’un Bakü’de devam ettiği bu dönemde, iklim kriziyle mücadelede umutlu kalmak için birçok neden bulunuyor.
Sessiz Çöküş
Erozyonla Mücadele Haftası etkinlikleri, dünyanın göz ardı edilen kritik bir sorununa dikkat çekiyor: Toprağın yenik düştüğü insan faaliyetleri ve iklim değişikliğinin hızlandırdığı bir erozyon süreci...
İklim çelişkisi: Kâr mı halk sağlığı mı?
2024’te 10 yaşında olan bir çocuk, 1970’lerde aynı yaşta olan bir çocuğa göre üç kat daha fazla sel, beş kat daha fazla kuraklık ve tam 36 kat daha fazla sıcak hava dalgasına maruz kalacak.
Sınıfsal kalkınma
Kalkınma Krizi: 3.2
Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nden (SDG) biri olan Hedef 3.2, bebek ölümlerini önlemeyi amaçlıyor. Bütün ülkelerde yenidoğan ölüm oranının her 1000 canlı doğumda en az 12’ye ve 5 yaş altı çocuk ölüm oranının da her 1000 canlı doğumda en az 25’e düşmesinin hedeflenmesiyle 2030’a kadar yenidoğan ve 5 yaş altı çocukların önlenebilir ölümlerinin sona erdirilmesini içeriyor.
Korku toplumu ve sürdürülebilir kalkınma
Kadınların, her gün şiddetin ve ölümün soğuk yüzüyle burun buruna yaşadığı, en temel hakları için mücadele etmek zorunda kaldığı bu dönemler, kalkınma çabalarımızın kalbinde derin yaralar açacak. Bundan yıllar sonra, dönüp bugünün Türkiye’sine baktığımızda ne göreceğiz? Gelecek kuşaklar bu yılları nasıl hatırlayacak?
2053’e giden yolda fırsatlar
Türkiye’nin küresel ekonomideki yerini ve gelecekteki rolünü düşündüğümüzde, bugün Türkiye, sürdürülebilir dönüşüm açısından önemli pazar potansiyeli taşıyor.
Savaşların ortasında sürdürülebilir kalkınma
“15-24 Eylül Birleşmiş Milletler Sürdürülebilirlik Haftası” geride kaldı ve dünya, “21 Eylül Uluslararası Barış Günü’nü bir kez daha kutladı. Yine de dünya genelinde artan çatışmalar, yerel ve bölgesel savaşlar, terörist faaliyetler ve insani krizlerle karşı karşıyayız.