TÜM YAZILARI
Ekonominin pinokyosu: Türk sınai üretimi ve küresel ticaret zincirinin çarkları
Cuma günü TÜİK, Kasım ayına ait sınai üretim verisini resmileştirdi. Açıklanan veri, aylık bazda %2,9 gibi güçlü bir artışla beklentileri aşarken yıllık artış oranı pozitif bölgeye dönerek %1,5 seviyesinde gerçekleşti. Verinin ait olduğu Kasım ayı makroekonomik konjonktürünü hatırlamakta fayda var:
Dinle, dez-enflasyonun sonu var mıdır: Faiz, Merkez Bankası ve gıda fiyatları?
“(Sorsaydın) Adı Var Mıdır? (Gerçekten) Bana Yâr Mıdır? (Bilseydim) Sonu Var Mıdır?” Cuma günü açıklanan verilere göre, enflasyon yıllık %44 seviyesine geriledi.
Go ustası dama tahtasında: Çin Renminbisi, ekonomisi ve Türk İhracatı
Kissinger’ın kendi tanımıyla Batı kültürü ve Çin arasında temel bir fark vardır: Batı, keskin bir hamleyle sonuçlanan satranç oynar. Çin ise hiç bitmeyen, sürekli rakibin arkasından dolanmayı hedefleyen Go (Wei-Qi) oynar.
Kazan ölecek mi doğuracak mı? IFO, Avrupa’nın öncü göstergeleri ve Türk sanayisi
Unutmayanlar: İnşaat sektörü hasıla ve istihdamı
Ataköy Atletizm Salonu’nun duvarında şöyle yazar: “Önemi yok yerin, acımız çok derin.”
Trump’ın Noel Baba yerine gelişi: Küresel sanayi, ticaret, lojistik ve tedarik zinciri
Geçtiğimiz hafta İsviçre Merkez Bankası Başkanı, “Almanya hapşırdığında biz grip oluyoruz” ifadesiyle küresel ekonomideki kırılganlığı özetledi. Almanya’daki ekonomik daralma, İsviçre’yi ciddi şekilde etkiliyor; para birimi Frank, son 10 yılın en değerli seviyesine ulaştı.
Türkiye ekonomisinin üretim ve tüketim yapısı
Matematikçiler birbirlerini mantık oyunlarıyla şaşırtmayı severler. Türkiye de büyüme performansıyla ekonomistleri şaşırtmayı seven bir ülke. Çünkü Türkiye’de büyüme sorunu bulunmuyor. “Büyümenin kalitesi”ni artırabilmek asıl mesele.
Kim kime dum duma? Trump v2.0 – Şi raundunda Türkiye’nin rolü ve Türk dış ticareti
1941 yaz gündönümünde, Rus ordusu komutanı yaklaşan Alman işgalini operada karşıladı. İstihbarat açıktı, ama Kremlin inatçıydı. Foreign Affairs’in bu tarihi “Kim Kimi Yanılttı?” başlıklı yazısı, bugünkü Trump-Şi karşılaşmasına ışık tutuyor: Dünya yeni bir ticaret savaşına mı uyanıyor?
Usain Bolt gibi merkez bankacılığı
Merkez bankacılığı, bir sprinter gibi performans gerektirir: Hızlı bir başlangıç yapmak önemlidir, ancak yarışı kazanmak için ritmi kaybetmeden, dengeli ve emin adımlarla ilerlemek şarttır. Fed’in eylül ayında 50 baz puanlık “jumbo” bir faiz indirimiyle başladığı döngü ve geçtiğimiz hafta Jerome Powell’ın “Yavaşça hızlanacağız (festina lente)” açıklaması, bu dengeyi gözeten bir merkez bank
Bir Amerikan “R-Star” hikayesi: Yavaşça hızlanmak mı yoksa pistten çıkmak mı?
Ağustos ayında küresel deflasyon sinyalleri yoğunlaştı. Japonya’nın faiz arttırmasıyla piyasa Fed’e güçlü bir uyarı gönderdi. “Kara Pazartesi” diye anılan 5 Ağustos haftasında piyasalarda sert satış baskısı ve yüksek oynaklık yaşandı.
Gül de bir diken de bir: Çekirdeğinden manşetine her tonu her teliyle enflasyon
“Gül de bir bize, diken de bir. Bunu âşıklar bilir; Bu sesler, bu sözler bizim değil. Bunu âşıklar bilir.” – MFÖ. Enflasyon, her çeşidiyle düşmeye mahkûm. Klasik enflasyon modellerinin temeli, tedarik zincirine dayanır. Uluslararası ham madde değerleri ve döviz kuru, iç piyasadaki fiyat seviyesini belirleyen ana unsurlardır. Yurt dışındaki fiyatlar, önce üreticiler tarafından absorbe edilir
Kasırganın karaya çıkışı: Kart harcamaları, PÖS, kira ve hizmet enflasyonu
“Ellerin kolların bağlansa da başında kasırgalar kopsa da sen tüm gücünle karşı koysan da” – Sezen Aksu. Küresel ısınmanın etkisiyle hava olayları eskisinden daha şiddetli yaşanıyor.
X-MEN BRICS: Atlantik’ten Pasifik’e küreselleşmenin fantastik ölümsüzlüğü ve Türk sanayisi
Henüz sosyal medya ortada yokken, “caps”ler mobil cihazlarımızda fink atmaya başlamamışken, diplomasi tarihinin en bilinen ve çarpıcı görüntülerinden biri ortaya çıktı: SSCB lideri Nikita Kruşçev’in “Sizi gömeceğiz!” (We will bury you) sözü ve tavrı.
5 yıl önce 10 yıl sonra: Nesilden nesile ezber bozan bir rezerv hikayesi
“5 yıl önce 10 yıl önce, bu şarkılar listelerde hep dillerde, zaman geçse dünya dönse hepsi ayrı güzellikte” Douglas Coupland’ın nesiller arası sosyoloji analizlerine sıkça değinmemizin ana nedeni, onun romanlarındaki kuşak geçişleri ve ekonomilerdeki köklü değişimlerle paralellik kurabilme yeteneğidir.
Sis aralanırken: J'den Z'ye makro-ihtiyati bir cari işlemler serüveni
Türkiye'nin cari açık sorununu ilk kez ciddi şekilde ele alması, 2011 yılı sonunda gerçekleşti. Erdem Başçı'nın merkez bankası başkanlığı döneminde, kredi politikaları üzerinden cari açığın kapanması hedeflendi ve Türkiye piyasası "makro-ihtiyati" kavramıyla o dönemde tanıştı.