‘Sektörün gelişimi biz sigortacılara bağlı’
Generali Türkiye’nin genç yöneticilerinden Zeynep Stefan, Türkiye’de sigortanın gelişememesinin nedeninin sigortanın sağladığı teminata vatandaşın inancının henüz oluşmamasına bağlanabileceğini söyledi
Abone olİtalyan sigorta devi Generali’nin İtalya merkezinde 2 yıl çalışan ve ardından kısa süre önce Türkiye’ye dönen genç yöneticilerinden Zeynep Stefan, Türkiye’de sigortalı olma bilincinin mal sahipliği ile doğru orantılı olarak artacağının öngörülebileceğini belirterek, “Ancak bu dönüşümün hızı biz sigortacıların henüz sigortayla tanışmamış kişilere ulaşabilme hızımıza bağlı olacaktır” dedi.
Generali Türkiye’nin Risk Yönetimi ve Uyum’dan sorumlu yöneticisi Zeynep Stefan, yurtdışındaki tecrübe sonrası geldiği Türkiye’de sigorta sektörünün gelişebilmesi için yapılması gerekenleri DÜNYA’ya anlattı.
Değişim beklediğimizden yakın
Türkiye’de sigorta penetrasyonunu gösteren çok sayıda sayısal değer mevcut olduğunu belirten Zeynep Stefan, “Türkiye’de sigortalılık oranı halen daha %10’larda ve kişilerin sigortaya harcadıkları tutar kazançlarının sadece %2’si. Bu farkın temel nedeni bence sigortanın sağladığı teminata olan inancımızın henüz olmaması. Bu yüzden zorunlu sigortalar piyasaya hâkim durumda. Sigorta şirketinde çalışanlar arasında bile yangın, ferdi kaza veya bireysel emeklilik gibi ürünlerin kullanım oranı düşük. Ancak bu durum değişecektir, değişmek zorundadır ve bu değişimin zamanlaması beklendiğinden daha yakındır” dedi. Yurt dışı tecrübesi ile baktığında ülkemizde nasıl bir sigortacılık olması gerektiğini sorduğumuz Zeynep Stefan, bu yöndeki hayalini şu şekilde anlattı: “Her varlığın sigortalandığı, kişilerin risklerine uygun fiyatlandırılmış teminatları kolayca bulabildikleri, şeff af, anlaşılır, güven duyulan, adaletli, güçlü bir finansal yapıya sahip, iyi düzenlenmiş ve bu düzenlemelerin hem sigortalıların hem de sigortacıların çıkarları gözetilerek gerçekleştirildiği bir sektör.” Sektörde yabancı yatırımcıların ağırlığının yurt dışından bilgi ve sermaye transferi açısından çok önemli olduğuna vurgu yapan Zeynep Stefan, “Yatırımcılardan gelen dönüşme baskısı ile sektör gelişecek, olması gereken derinliğe, sigortalılık düzeyine ve ürün çeşitliliğine kavuşacaktır. Sigortalı olma bilincinin ise mal sahipliği ile doğru orantılı olarak artacağını öngörebiliriz. Ancak bu dönüşümün hızı biz sigortacıların henüz sigortayla tanışmamış kişilere ulaşabilme hızımıza da bağlı olacaktır” diye konuştu.
Solvency II'de hedef belli, ama yol belli değil
Sektörde konuşulan Solvency II’ye yönelik görüşlerini sorduğumuz Zeynep Stefan, Solvency II’nin bir sermaye yönetim stratejisi olduğunu belirterek şunları söyledi: “Buna da kısaca sigorta şirketlerinin “ne olursa olsun kar” ekseninden “sürdürülebilir kar” eksenine çekilmesi diyebiliriz. Sürdürülebilir karın temeli olan etkin sermaye yönetimi ise Solvency II’nin temel hedefi. Bu doğrultuda Avrupalı sigortacılar uzun zamandır çalışıyorlar ve nasıl olması gerektiği konusunda müzakere ediyorlar. Yani hedef belli ancak hedefe ne şekilde gidecekleri henüz belli değil. Solvency II sadece Avrupa Birliği ülkelerinin sigorta şirketleri üzerinde yaptırım gücüne sahip ve birlik üyesi olmayan bir ülkenin bu düzenlemeyi uygulamak için en kadar istekli olacağı henüz bilinmiyor. Çünkü Solvency II ile getirilen sermaye yeterliliği ile birlikte ortak sigorta pazarı oluşturulması ve üye ülkelerin pazarlarını diğer ülkelere açması söz konusu.”
Zeynep Stefan kimdir?
2003 yılında çalışma hayatına Turkcell’de başlayan Zeynep Stefan, 2006 yılında PwC bünyesindeki çalışmaları sayesinde sigortacılık sektörü ile tanıştı. Kariyerine sigortacılık sektöründe devam etmeye karar veren ve 2009 yılında kurum bünyesinde iç kontrol, risk yönetimi ve uyum faaliyetlerinin temelini atmak üzere Generali Sigorta’ya katılan Zeynep Stefan, 2012-2014 yılları arasında Assicurazioni Generali-İtalya’da risk yönetimi ve Solvency II alanında çalışmalarını yürüttü. İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde iktisat doktorası eğitimine devam eden, İngilizce ve İtalyanca bilen Zeynep Stefan, 2012 yılından beri www.sigortagundem.com sitesinde ise aylık dönemler itibarıyla sigortacılık sektöründeki gelişmeler hakkında yazılar yazıyor.
Kısa kısa
• Solvency II’de ülkemiz için özel bir durum söz konusu. Avrupa Komisyonu tarafından EIOPA’ya (Avrupa Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği) iletilen bir mektupla Türkiye de BRICS ülkeleri ile birlikte değerlendirme çalışmalarına davet edilmişti.
• Sigorta şirketleri sağlam bir bilançoya sahip olabilmek için sermayelerini verimli değerlendirmek zorundalar. Özellikle hayat branşında sigortalılarına taahhütlerinin ve elementer branştaki hasarlarının maliyetleri her geçen gün artıyor.
• Yükümlülüklerin karşılanabilmesi ancak kabul edilebilir risk seviyesinde yer alan karlı yatırımlar ile mümkün. Bu alanda da henüz ülkemizde yaygın olmayan ancak Avrupa’da giderek popülerleşen yatırım araçları, insurancelinked securities (sigorta bağlantılı tahviller), karşımıza çıkıyor.