Yatırım iştahı azaldı gözler yurtdışına çevrildi
Türkiye Müteahhitler Birliği tarafından yayınlanan analizde, 17 Aralık sonrasındaki siyasi ve ekonomik yönden dalgalı konjonktürde, sektördeki yatırım iştahının yerini kaygılı bir bekleyişe bıraktığı bildirildi
Abone olHüseyin GÖKÇE
ANKARA - Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) tarafından hazırlanan İnşaat Sektörü Analizi başlıklı çalışmada, inşaat sektörünün 2012 yılındaki duraklama döneminden sonra 2013’ün 9 aylık döneminde yüzde 7.4 büyüme kaydettiği hatırlatıldı. Bu büyümenin kamu yatırımlarındaki yüzde 38.8’lik artıştan kaynaklandığının ifade edildiği analizde, aynı dönemde özel sektör yatırımlarının yüzde 3.5 gerilediği bilgisi verildi. Türkiye’deki siyasi ve sosyal gelişmelerin, uluslararası kamuoyuna yansıması yanı sıra yatırım ortamına ilişkin olumsuz değerlendirmelere atıfta bulunulan analizde, yap-işlet-devret ve kamu-özel ortaklığı modeliyle gerçekleştirilen büyük projelerin bu gelişmelerden negatif etkileneceği yorumu yapıldı.
Analizde, büyümeye katkıda bulunan projelerin beklenmeyen kur artışından da olumsuz etkileneceği, kurun gerilememesi halinde sektörün karşısına ek maliyetler çıkabileceği bildirildi. TMB’nin analizinde öne çıkan diğer konular şöyle:
- 17 Aralık 2013 sonrasındaki siyasi ve ekonomik dalgalı konjonktürde sektördeki yatırım iştahı yerine kaygılı bir bekleyişe ve temkinli duruşa bıraktığı gözleniyor.
- Bu durum devam ederse 2013 yılında kaydedilen hızlı büyüme trendi aşağı yönde etkilenebilecek.
- Siyasi belirsizlikler ve, döviz kuru ve inşaat maliyetlerindeki artışlar nedeniyle 2014 yılında konut fiyatında artış beklenmiyor.
- 2014’te yurtiçindeki yatırımların yavaşlaması veya risklerin artması halinde yurtdışındaki aktivite artacak.
- Petrol ve doğalgaz ihraç eden, yüksek oranlı büyüme kaydedeceği tahmin edilen ve aşağı yönlü riskleri asgari düzeyde olanlar başta olmak üzere gelişmekte olan ülkelerde altyapı yatırımlarının artması ve iş fırsatlarının doğması bekleniyor.
- Körfez bölgesi; metro, demiryolu ve katma değeri yüksek otoyol projeleri ile ilgi alanı olmaya devam edecek.
- Afrika, Dünya Bankası, Afrika Kalkınma Bankası ve Avrupa kredi kuruluşları tarafından finanse edilen çevre, ulaştırma ve enerji projeleriyle çekiciliğini sürdürecek.
Türkiye’nin son yıllarda büyümesine en önemli katkı sağlayan projeler, TMB’nin analizinde yer aldığı gibi kamu tarafından gerçekleştiriliyor. Ağırlıklı olarak inşaat sektörüne dayalı projelerin en büyük hacimlisi ise tutarı tam olarak tahmin edilememekle birlikte 100 milyar dolar olarak ifade edilen kentsel dönüşüm projesi. Proje çerçevesinde önümüzdeki 20 yıllık dönemde yaklaşık 10 milyon konutun yıkılarak yenilenmesi öngörülüyor.
Devam eden tek kalemdeki en büyük projeler ise enerji sektöründe. Karar aşamasında büyük tartışmaların yaşandığı nükleer santral projelerinden ilki Sinop Nükleer Santrali ve büyüklüğü 22 milyar dolar düzeyinde. Mersin Akkuyu’da yapılacak nükleer santral projesi için ise 20 milyar dolarlık harcama planlanıyor.
Türkiye’nin en büyük yatırımcı kuruluşu olarak nitelendirilen Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın elinde ise özellikle raylı ulaştırma konusunda yüksek hacimli projeler bulunuyor. Bunlardan 4 ayrı hatta devam eden yüksek hızlı tren projelerinin büyüklüğü 14.5 milyar dolar düzeyinde. Yine aynı bakanlık bünyesinde devam eden İstanbul-İzmir Otoyolu projesi için 16 milyar dolar, harcama öngörülüyor. İstanbul-İzmir arasını 3.5 saate indirecek Gebze-Orhangazi-İzmir otoyolu projesinin en önemli geçiş noktasını İzmit Körfez Köprüsü oluşturuyor. Haydarpaşa Limanı Projesi için ise 5 milyar dolar harcanacağı hesaplanıyor. İstanbul’un Avrupa ve Asya yakasını karayoluyla bağlayacak olan Avrasya Tüneli Projesi olarak da bilinen İstanbul Boğazı Karayolu Geçiş Projesi, İstanbul Boğazı’nı deniz tabanının altından geçen 5.4 km uzunluğundaki iki katlı tünel ile birlikte toplam 14.6 km boyunca uzanan güzergahta, İstanbul trafiğini rahatlatmak amacıyla Kazlıçeşme ile Göztepe arasında inşa edilecek. Bu projenin büyüklüğü ise 1.3 milyar dolar düzeyinde.
Türkiye’nin son dönemlerde büyük atılım sağladığı ve 1.2 milyar dolarlık yüksek katma değerli ihracat gelirinin elde edildiği savunma sanayi alanında da uçak, gemi, helikopter, tank gibi araçların milli üretimi için ise yaklaşık 26 milyar dolarlık büyüklük hesaplanıyor.