Bu yıl palamut bereketi yaşanacak

Balık avlama sezo­nuna sayılı günler kalırken, bu yıl pa­lamut bereketi ya­şanması bekleniyor. Geçen yıl palamut avından istediklerini alamayan balıkçılar, hamsi avında ise iyi bir sezon geçirmiş­lerdi. Sektör tem­silcileri, palamutun çok olduğu dönemde hamsinin az olduğu­nu belirtiyorlar.

Dünya Gazetesi | Abone ol

Mehmet Hanifi GÜLEL

Balık avlama sezonu 1 Eylül’de başlayacak ve bu yıl denizlerden çıka­cak balığın türü de netleşmeye başladı. Bu sezon denizlerden palamut bereketi yaşanacağı­nı belirten sektör temsilcileri, palamutun bol olduğu sezonda, hamsinin az olduğunu söylü­yorlar.

Geçen yıl balıkçılar pa­lamut avında beklentilerin çok altında kalmışlardı. TÜİK ve­rilerine göre geçen yıl avlanan deniz balıkları miktarı 387 bin 115 ton olarak gerçek­leşti. En çok avlanan 3 deniz balığı ise türleri­ne göre dağılımı hamsi 273 bin 915 ton ile ilk sırada yer aldı. Hamsi­yi 45 bin 764 ton ile ça­ça ve 17 bin 311 ton ile sardalya takip etti.

Hamsiye 400 bin ton avlanma kotası getirildi

Tarım ve Orman Bakanlı­ğı, önceki gün hamsi ile birlik­te 7 tür için toplam avlanabilir miktarları belirlerken, bazı su ürünlerinin avcılığının yasak­lanmasını kararlaştırdı. Res­mi Gazete’de yayımlanan teb­liğ doğru olduğunu ve balıkçılık üretiminin yüzde 60'ını oluştu­ran hamsinin ilk etapta üretim planlaması kapsamına alındı.

Bakanlığın yayımladığı iki ayrı tebliğ ile 1 Eylül 2024-31 Ağus­tos 2028 dönemini kapsayacak şekilde su ürünleri kaynakları­nın korunması ve sürdürülebi­lirliğinin sağlanması için avcı­lığa ilişkin yükümlülük, sınır­lama ve kurallar düzenlendi. Tarımsal Üretim Planlaması uygulamasıyla tebliğ hükümle­ri uyumlu hale getirildi.

Tebliğin yeni çıktığını ve bu­nu çok kısa süre kullanacak­larını ifade eden Su Ürünleri Kooperatifleri Merkez Birliği Başkanı Ramazan Özkaya, is­tedikleri düzenlemenin henüz çıkmadığını ve TBMM’de 23 milletvekilinin araştırma ko­misyonunda çalışmalar yaptı­ğını aktardı.

Söz konusu millet­vekillerin balıkçı, kooperatifler ve balıkçı barınaklarına gide­rek sorunları araştırdıklarını kaydeden Özkaya, “Sorunları rapor haline getirilip, ona göre tebliğ çıkaracaktık. Fakat rapor maalesef eylüle yetişmeyecek­lerini söylediler ve ekim ayında çıkacak. Bu rapor çık­tıktan sonra, tüm ku­rum ve paydaşlar bir araya gelerek bir teb­liğ çıkaracağız.

Yayım­lanan tebliğde çok dik­kate değer bir değişik­lik yok. Fakat kotaya gelince evet doğru bir karar. Çünkü gerçekten stoklar çökmeye başladı. Son 10 ile 15 yılda 150 bin ton kadar balığı­mız azaldı. Şimdi bizim yakala­dığımız balığın yüzde 60’ından fazlası hamsi. Onun için hamsi­ye 400 bin ton avlanma kota ge­tirildi. Fakat bu yıl 400 bin tonu yakalamak mümkün değil, bu sene çokça palamut var” dedi.

“Geleceğimiz denizler ve ata­larımızdan aldığımız bu deniz­leri gençlere bol bereketli olarak bırakmamız lazım” diyen Özka­ya, “Kotaya kesinlikle uyarsak, hem yatırımlar boşa çıkmamış olur hem gelecek nesillere bol bereketli deniz bırakmış oluruz hem de gençleri bu işin içinde tutarız” diye konuştu.

Balıkçılık ve yetiştiricilik da­hil 70 bin kişinin sektörde di­rekt istihdam edildiğini duyu­ran Özkaya, dolaylı olarak ise 300 bine yakın kişinin istih­dam edildiğini ifade etti.

“Lüfer için Marmara’da kıyı sınırı geri çekilsin”

 Kendilerinin tebliğde talep ettik­leri konunun Karadeniz'de gırgır teknesinin kıyıya 16 metreye sını­rına çekilmesinin Marmara'da da uygulanmasını istedikleri­ni ifade eden Deniz Ürünleri Avcıları Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Nihat Işık, “Bunu Marmara’da pa­lamut lüfer balıkları geçiş gösterdiği dönem için iki üç ay istedik. Şimdi pa­lamut Karadeniz'de çok iyi duruyor ama şu an Marmara'dan geçiş yap­maya başladı. Palamut, Marma­ra'dan aşağıya Çanakkale'ye doğru gidiyor.

Bu iki üç ay sürü­yor ve vatandaşın kaliteli balık yemesi için ifade ediyoruz. Az tutulduğu için sadece resto­ranlara gidiyor. Lüfer balığını gırgırcı tutmayınca ne vatanda­şın sofrasına gelebilir ne de tez­gahtan alınabilir. Kıyı yasağının 24 metreden 16 metreye düşü­rülmesi iyi olur. Çünkü lüfer balı­ğı Marmara'ya geçti. Lüfer balığı Marmara'ya girdiği zaman on kulaçtan gitmez, yedi kulaçtan gider. Milyonlarca lüfer geçi­yor ve biz sadece arkasından bakıyoruz. Biz yetiştiriyoruz, büyütüyoruz ama avlama­dan Moritanya'ya gidiyor ve orada yem oluyor” dedi.

Yeni tebliğde yasak bölgeler oluşturuldu

Yeni yayımlanan tebliğin daha önce kullandıkları ile benzer olduğuna vurgu yapan Nihat Işık, yeni tebliğde ufak tefek değişikliklerle yasak bölgeler konulduğunu iletti. Hamsi için 400 bin ton avlanma kotası belirlendiğine değinen Işık, “Diğerlerin avcılığı aynı şekilde devam edecek ve onlarda bir kota yok. Diğer türler olan palamut, çinekop, istavrit ve sardalya her yıl olmuyor. Sadece hamside bir standardı var, o da bazen Karadeniz'de bazen de Marmara'da oluyor” açıklamasında bulundu.

Suriye'nin Hama şehrinde 5,2 büyüklüğünde deprem Fitch, İsrail'in kredi notunu düşürdü Emtiada gündem resesyon ve jeopolitik riskler Yaş meyve sebzede temmuz ayı ihracatı 206 milyon doları aştı Bu yıl palamut bereketi yaşanacak