Mersin, yeni projelerle turist sayısını iki katına çıkaracak
Mersin, yeni kent plajlarının tasarlanması, mevcutların modernizasyonu, tarihi kent merkezinin canlandırılması, kamu taşınmazlarının turizme kazandırılması gibi projelerle 4 yılda turist sayısını ikiye katlamayı hedefliyor.
Abone olBelma BAĞRIK
MERSIN - Mersin Turizm Platformu Başkanı Numan Olcar, RIS Mersin projesinin devamı niteliğindeki RIS + projesi ile kente gelen turist sayısını 4 yılda 2 katına çıkarmayı planladıklarını söyledi. Mersin TurizmPlatformu’nun 2005 yılında çalışmalarına başlanan RIS Mersin projesi ile kurulduğunu belirten Olcar, “O zamana kadar kimsenin telaff uz etmediği turizm kelimesi RIS projesiyle öne çıktı. Bugün kentte en önemli söylem artık turizm üzerine. Son 2-3 yılda yapılan yatırımların otel ağırlıklı olması bu algının sonucu. RIS Mersin projesi, profesyoneller ile birlikte organize bir iş yapıldığında somut sonuç alınabildiğinin en iyi örneğidir. Proje kapsamında turizmde oldukça yol alındı. Ancak tamamlanamayan projeler var. Bu nedenle hazırlanan RIS + projesi ile projelerin güncellenmesi, eksikliklerin giderilmesi sağlanacak” dedi.
Tamamlanamayan ve gerçekleştirilmesi planlanan bazı projeler hakkında bilgi veren Numan Olcar, kamu taşınmazlarının turizme kazandırılması projesinin en önem verdikleri proje olduğunu dile getirdi. Olcar, atıl durumda olan kamu binalarını özellikle yabancı sermaye yatırımcıları ile 4-5 yıldızlı otel veya tatil köyü hale getirmek istediklerinin altını çizerken, şu an sadece Kapızlı bölgesinde 11 kamu taşınmazı olduğunu kaydetti. Mersin’in tarihi kent merkezini canlandırma projesini ise merkezi finans ve ihale birimine teslim ettiklerini aktaran Olcar, “Proje artık Mersin Valiliği’nde. Bu proje ile tarihi çarşılar ve eski evler yeniden turizme kazandırılacak. Bu sayede kent merkezi daha canlı bir hale gelecek. Ayrıca Mersin’in merkez bölgelerinden biri olan Çamlıbel’i markalaştırma projesi de var. Çamlıbel’i Nişantaşı gibi bir konsepte getirmek istiyoruz” diye konuştu.
Sahiller yeniden tasarlanacak
Kent plajlarının tasarlanması ve uygulamasıyla ilgili bir projeleri de olduğunu belirten Olcar, “Kent plajları için büyükşehir belediyesi ile birlikte proje yürütüyoruz. Kent merkezindeki sahil yolunda bulunan bütün restoranlar kaldırılacak. Yol boyunca her biri aynı standartlarda olan küçük büfeler yapılacak. Bu noktalarda da her 250 metrede bir mahmuzlama denilen rıhtım gibi taşlar dökülecek. Sonrasında bir kumsal oluşturularak kent merkezinde halk denize girebilecek” ifadelerini kullandı. Mersin’in diğer plajlarında da düzenlemeler yapılmasının planlandığını kaydeden Olcar, “Dünya ölçeğindeki örnekler gibi plajlar yapılacak. Kontrol dışı yapılaşmanın önüne geçilecek. Sahiller yeniden yapılandırılarak dünya standartlarına ulaştırılacak” dedi. Bu kapsamda Mersin sahillerinde yoğunluklu olan yazlık evlerin turizme kazandırılması gerektiğini aktaran Olcar, bunun için ayrı bir çalışma yapılması gerektiğini anlattı. Olcar, özellikle Kızkalesi’nin bir Akdeniz köyü olarak yeniden yapılandırılmasına ihtiyaç olduğunu vurguladı.
'Marka kent yoktur, markaların kenti vardır'
Mersin’in turizm pastasından aldığı payın giderek arttığını aktaran Olcar, “2007 yılında 80 bin olan ziyaretçi sayısı, geçen yıl 536 bine ulaştı. Artık milyonlu rakamları telaff uz etmemiz gerekiyor. Hedefl enen projelerin tamamlanması halinde turist sayısı 4 yılda iki katına çıkabilecek. Bir kentin kurumsallaşması markalaşmasından daha önemli. Marka kent yoktur markaların kenti vardır. Mersin’de bu zamana kadar görülen en büyük sorun kurumsallaşma ihtiyacı. Mersin’e hala bir kurumsal kimlik kazandırılmış değil” diye konuştu.
Saint Paul anıt müze statüsünden çıkarılsın
İnanç turizminin ise bölgenin en önemli potansiyellerinden olduğunu dile getiren Numan Olcar, “İnanç turizminde etkin olmak için yeni uygulamalara ihtiyaç var. Bunun için Tarsus’taki Saint Paul Kilisesi’nin anıt müze statüsünden çıkarılması gerekiyor. Hiç kimse buraya sadece dua etmeye gelmek için dilekçe vermek istemiyor. Bu önemli potansiyeli kullanmamız lazım” dedi. Mersin’in artık spor turizminde de isminin geçmesi gerektiğini belirten Olcar, Akdeniz Oyunları zamanında yapılan ve bazıları atıl duruma düşen spor tesislerinin spor turizmine kazandırılması için çalışmalar yapılması gerektiğini kaydetti.