Şşşş...Biraz sakin ‘yavaş’…

KEZBAN KARABOĞA

Metropollerde yaşıyoruz, stres kaynağı çok. Her şey çok hızlı; işleri ‘zamanında’ yapmalı, toplantıya acilen ‘yetişmeli’, güncel yayınları ‘kaçırmamalı’, gündemi ‘yakalamalıyız’... O yüzden bu yüzyılın kelimesi, ‘hız’. Bir nev-i ‘duran düşer’ durumu yaşıyoruz. Tabii, her durum kendi karşıtı ile var oluyor.

Hayatın bizden talep ettiği aşırı ‘hız’ kendi zıt durumunu yaratıyor. Slow Food (Yavaş Gıda), Slow Movement (Yavaş Hareketi), Slow City ( Yavaş Şehir) ve hatta Slow Reading (Yavaş Okuma) gibi gruplar ortaya çıkıyor.

İnsanlar yalnızca kentin kendisi değil, yaşam da çekilmez hal alınca, kaçış yolları yani ‘duraklar’ arıyor, yavaşlamak istiyorlar. En ‘yavaş’, sakin yollardan biri de ‘Trekking’.

ALTERNATİF KANAL OLDU

Trekking, İngilizce bir kelime. Türkçesi ‘sırt-çantalı gezi’, ‘yürüyüş’ ya da ‘doğa yürüyüşü’ anlamına geliyor. İşte bu iş öyle noktalara geldi ki, başlarda doğaseverlerin doğal güzellikleri yaşamak ve temiz hava almak amaçlı gerçekleştirdikleri kişisel veya arkadaş grubu etkinlikleri bir alternatif turizm kanalına dönüştü. İş büyüdü, ekonomik boyut kazandı. Trekking, şehrin stresinden kurtulmak isteyenlerin, haftasonu günübirlik şehre yakın parkurlarda ya da yabancı ülkelerde 2-3 haftalık turlar şeklinde, profesyonel rehber eşliğinde gerçekleştirdikleri bir spor haline geldi.

100'Ü AŞKIN GÜZERGÂH

Türkiye’nin hemen her şehrinde farklı parkurlar var. Buralarda düzenli etkinlikler yapılıyor fakat ben bu hafta İzmir ve çevresinden güzergâhlar önereceğim. Çünkü İzmir ve çevresi tarihi zenginlikleri ve doğal güzellikleriyle, trekking yapmaya elverişli parkurlarla dolu.
Orman Bakanlığı ile Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü'nün onayladığı İzmir çevresindeki yaklaşık 100 güzergâhta; doğa yürüyüşü, kamp etkinliği ve dağ bisikleti etkinlikleri düzenleniyor.

AİGAİ ANTİK KENTİ

İzmir'in enfes doğasını yaşamanız için birkaç örnek vereceğim. İşe şehrin yanıbaşındaki Karagöl ve Balçova Behzat Tepesi'nden başlayabilirsiniz, sonra Bergama Kozak Yaylası'na, Yeni Şakran'ın Köseler Köyü'nden Aigai (Aiolis) Antik Kenti'ne uzanabilirsiniz. Tire Kaplan Yaylası'ndan Ödemiş Beydağ ve Bademiye Cevizli dağa kadar da gidebilirsiniz. Buraları tanımak, biraz nefes almak istiyorsanız yapacağını şey çok basit: İzmir’e gelip dağcılık ve doğa sporları kulüplerinden birine üye olmak. İşte bu kadar kolay.

Trekking sırasında rehberinizin uyarılarına kulak tıkamayın!

Doğa yürüyüşlerine katılmadan önce T.C. Dağcılık Federasyonu İl Temsilciliği'nin ve kulüplerin düzenlediği eğitim ve seminer programlarına katılıp bilgi anlamında gerekli donanıma sahip olabilirsiniz. Yürüyüşler rehberlerin sorumluluğunda gerçekleşiyor. Bu nedenle rehberin uyarılarını mutlaka dikkate alın. Ayrıca çevreyi kirleten ve faunayı bozan tutum ve davranışlardan sakınmanız da çok önemli. Yürüyüşlerde sigara ve alkol almak kesinlikle yasak.

Yürüyüş için kısa notlar:

• 40 yaşın üzerindeysek doktora görünmeden yürüyüş programına başlamamalıyız
• Diyabet, hipertansiyon ve diğer sistemik hastalıklarımız varsa doktor kontrolü yaptırmalıyız
• Ciddi bir yemek sonrası hızlı ve ağır yürüyüşler yapmamalıyız
• Yürüyüş öncesi ve yürüyüş sırasında susuz kalmamalıyız
• Günlük yaşamda kullandığımız ince tabanlı, mokasen ayakkabılarla yürümemeliyiz, sonuçları can sıkıcı olabilir.
• Çok sıcak havalarda veya saatlerde yürümemeliyiz.

TREKKİNG malzemeleri

•Sırt çantası
•Sert tabanlı spor ayakkabı
•Rahat giysiler
•Yağmurluk
• İlk yardım malzemesi
•Yiyecek, içecek
•Düdük, bıçak, fener
•Bere, eldiven
•Enerji verici yiyecekler (kuru üzüm, incir, kayısı)