Spor sevdasını havuza aldılar
Spor salonlarına ilginin artması ve kalite-fiyat dengesindeki arayış sektörde yeni iş modellerinin gelişmesine neden oldu. Bunlardan biri de "havuz" yöntemi.
Abone olKEZBAN KARABOĞA
Türkiye'de spor salonlarına üyelik penetrasyonları çok düşük: yüzde ikilerde. Durum, İsveç, Norveç gibi Kuzey ülkelerinde yüzde 20'ler seviyesinde. Siz zaten bunları biliyorsunuz, dikkat çekmek istediğimiz nokta farklı. Türkiye'de spor salonları potansiyeli yüksek bir iş alanı. Ancak yatırımcılar ihtiyaç duydukları ivmeyi yakalamak için biraz da yaratıcı olmak zorunda. İşte bu zorunluluk yeni bir iş modelinin doğmasına neden oldu: Onlarca spor kulübünün yer aldığı üyelik ağı, başka bir deyişle bir kulüpler havuzu.
Fiyat önemli etken
Discount (uygun bütçeli) spor merkezlerinin sayısı arttıkça spor imkanlarına 'erişim' de kolaylaşıyor. Spor kulüplerine gitmek 'zengin işi' olmaktan çıkıyor. Neticede sağlıklı yaşam mottosu spora erişilebilirliği artırıyor. İşte havuz modelinin doğuş noktası da bu. Modelin ilk temsilcilerinden Sports & Merits'in yöneticileriyle yeni trendi konuştuk.
Bülent Ozan ve Türker Baloğlu tarafından Nisan 2016'da kurulan Sports & Merits, tek bir spor merkezine bağlı kalmadan İstanbul, İzmir ve Ankara'da 60'ı aşkın salona tek üyelik sistemi ile ulaşmayı mümkün kılıyor. Bir nevi, "Spor merkezlerini havuzluyor" da denilebilir. Bir ağ oluşturuyor.
Esneklik sağlıyor
Sport & Merits'in ABD' de Class Pass, Asya Pasifik'te KFit ve Avrupa'da Somuchmore gibi modelleri var. Hem çalışan üyeliği alıyor, hem de Migros, Odeabank, Türk Telekom, Microsoft ve benzeri kurumsal abonelikleri var. Sports & Merits'i, 'Türkiye'nin en esnek spor merkezi' olarak tanımlayan Bülent Ozan, "Biz spor merkezi işletmiyoruz, mevcuttaki salonlarla ağ, yani network oluşturuyoruz. Şu anda ağımızda 60'a yakın spor merkezi var. Bunu oluşturmak için 400'e yakın salonla görüştük" diyor. İki ortak, şirketin mottosunu "Ne istersen, nerede istersen ve ne zaman istersen..." diye belirlemiş. Bu şu demek: Beyaz yakalı çalışanlar tek bir salonu tercih etmek zorunda değil. Bugün İstanbul'da yüzmeleri, yarın İzmir'de zumba dersine katılmaları mümkün.
Şu anda üç büyük şehirde faaliyet gösterdiklerini belirten Ozan, şunları anlatıyor: "Yıllık, altı aylık ve aylık üyelikler yapabiliyoruz. Bu, beyaz yakalı çalışanlarımız için müthiş bir deneyim. Örneğin yoğun çalışan, çok fazla iş seyahatine çıkan bir beyaz yakalı ele alalım. Haftanın dört gününü İzmir'de geçiriyor, ailesi üç gün İstanbul'da oluyor. Bu havuz sayesinde üyeler için 'sporu' devamlı hale getiriyoruz. Yaptığı aktiviteleri çeşitlendiriyor. Tek bir spor salonunun aktivitelerine mahkum olmuyor. "
Yiyecek işine de gireceğiz
Gelecek planlarını anlatan Türker Baloğlu da Sports & Merits'i 'aktivite merkezi' olarak konumlandıracaklarını söylüyor. "Üyelerimiz şu anda 50'den fazla aktiviyete erişebiliyorlar. Bu sayı artacak. Daha sonra 'Foods & Merits' ile yeme içme, Sports & Entertainment' ile eğlence sektörüne gireceğiz. Tüketici hizmetleri platformu, yani 'Merits' plaftformu oluşturmayı planlıyoruz" diyor.
Y jenerasyonu sıkılgan
Genç ortakların hedefinde Y jenerasyonu var. Bülent Ozan, "sıkılgan" olarak nitelendirdiği bu kuşağın spor alışkanlıklarını kolay değiştirdiğini vurguluyor. "Bu kuşak esneklik istiyor" diyen Ozan, bu nedenle sektörde niş konuların arttığına dikkat çekiyor. Ozan, "Spor merkezleri giderek küçülüyor. Tek aktiviteye odaklanan butikmerkezler geliyor" şeklinde konuşuyor .
İşler durgunlaşmaya başlayınca...
Bülent Ozan ve Türker Baloğlu Sports & Merits'i kurmadan önce EY'da çalışıyordu. Bu yeni işi kurmaya nasıl karar verdiklerini Türker Baloğlu şöyle anlatıyor: "EY'da aynı departmanda yönetim danışmanlığı yapıyorduk. Aslında enerji uzmanıyız. Kurumsal hayattan başka neler yapılabilir diye çözüm arayışına girdik. Bunun nedenleri vardı. Ekonomik olarak bir durgunluk gözlemledik. Danışmanlar olarak gelirlerimizi koruyacağız ya da kaybedeceğiz gibi görünüyordu. Biraz yavaşlama olacağını fark ettik. Yangında ilk atılacak şey 'danışmanlık' hizmetleridir. "Neler yapabiliriz" diye araştırdık. Bir gün spor yaparken, Romanya'daki bir meslektaşımızın kurduğu şirketle ilgili bir yazı okudum. Şirketlerinin yüzde 30'unu satmışlar, bugün yaptığımız işi Romanya'da yapıyorlardı. Aradık, konuştuk. Sonra burada bu işin olup olmayacağına baktık. Var olan şirketlerin finansal tablolarını inceledik. Türkiye'de spor yapma penetrasyonlarını görünce işe girmeye karar verdik."
En iyi spor merkezi alternatif üyeliği
Sports & Merits; dünyanın gelişmekte olan piyasalardaki en büyük girişimcilik yarışmasını gerçekleştiren Seedstars World'ün İstanbul elemelerinde en iyi 15 girişim içine girdi. 3 binin üzerinde başvuru alan yarışmada, spor yapmamak üzerine kurulu tüm bahaneleri ortadan kaldıran iş modeli ile Sports&Merits Spor Merkezi üyeliği, Sports&Merits Seedstars World/ İstanbul'da; Türkiye'nin en iyi alternatif spor merkezi üyeliği girişimi olaraködül aldı.