'Gut, etkin bir tedavi ve diyetle tedavi edilebilir'
Prof. Dr. Türkçapar, gut, tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu ve etkin bir tedavi ve diyetle gut ataklarının önüne geçmek mümkün olduğnu açıkladı
Abone olİSTANBUL - Acıbadem Hastanesi Romatoloji Uzmanı Prof. Dr. Nuran Türkçapar, "kırmızı renkli, hassas, sıcak, eklem şişliği" olarak bilinen gut hastalığının tedavi edilebildiğini belirterek, etkin bir tedavi ve diyetle gut ataklarının önüne geçmenin mümkün olduğunu söyledi.
Türkçapar yaptığı açıklamada, hastalığın eklemlerde ani şekilde gelişen ağrı, kızarıklık, şişlik ve hassasiyete neden olduğunu ve mikrobik özellik taşımadığını, hastalık nedeniyle genellikle ayağın başparmağının tutulduğunu ancak diz, ayak bileği, dirsek, el parmağı gibi eklemlerin de etkilenebildiğini ifade etti.
Hastalığın erkeklerde daha sık görüldüğünü, menopozla kadınlarda da yatkınlığın arttığını vurgulayan Türkçapar, şunları kaydetti:
"Hastalık nedeniyle eklemdeki ağrı ve hassasiyet o kadar şiddetli olur ki, hasta üzerine basamaz, hareket ettiremez, ayakkabı giyemez hatta yorganın bile değmesini istemez. Ağrı ilk 12-24 saat içinde daha da şiddetlenir. Atak birkaç günle bir kaç hafta içinde kendiliğinden geçer. Bazen o eklemde daha azalmakla birkaç hafta daha rahatsızlık kalabilir. Gut, tedavi edilebilir bir hastalıktır. Etkin bir tedavi ve diyetle gut ataklarının önüne geçmek mümkündür. Çoğunlukla metabolik sendromun da bir parçasıdır. Kolesterol, trigliserit yüksekliği (hiperlipidemi), yüksek tansiyon, aterosklerotik kalp hastalığı, diyabet gibi hastalıklarla birlikteliği fazladır."
"Aşı alkol tüketiminden, et ve sakatattan uzak durulmalı"
Türkçapar, idrar yoluyla atılamayan ürik asitin kandaki seviyesinin yükselmesiyle ürik asit kristallerinin oluştuğunu ve bu oluşumun eklemde veya çevresindeki dokuda birikerek inflamasyona (iltihap) ve gut atağına neden olduğuna işaret ederek, hastalığın oluşumunda rol oynayan risk faktörleri hakkında şu bilgileri verdi:
"Gut için aşırı alkol tüketimi, et ve sakatat ağırlıklı beslenmek önemli bir neden. Belli hastalıklarda gut gelişimi daha fazladır. Kontrolsüz kan basıncı, diyabet, yüksek yağ ve kolesterol seviyeleri, damar sertliği bunlar arasında yer alıyor. İdrar söktürücüler, kanı sulandırması amacıyla alınan düşük doz aspirin, organ nakli tedavisinde organın atılımını önleyen bazı ilaçlar, lösemi tedavisinde kullanılan ilaçların yanı sıra, yoğun hücresel yıkımla aşırı ürat üretimi de hastalığın nedenleri arasında yer alıyor. Eğer anne, baba ve kardeşler gibi birinci derece akrabalardan herhangi birinde gut hastalığı varsa, bu hastalığın o kişide görülme riski artıyor. Gut hastalığında çoklu genetik yatkınlık söz konusudur."
"Gut, tedavi edilmezse daha ciddi durumlara yol açar"
Gut'un tedavi edilmezse daha ciddi durumlara neden olabileceğine dikkati çeken Türkçapar, hastalığın tuttuğu eklemlerde ve çevre dokuların hasara uğrayabileceğini ifade etti.
Türkçapar, atakların yılda birkaç kez tekrarlayabildiğini vurgulayarak, "Tedavi edilmeyen gut hastalığında, ürit kristalleri cilt altında toplanarak tofüs denilen nodüllere neden oluyor. Sıklıkla el, ayak, parmakları, kulak sayvanı, dirsek, aşil tendonu ve ayak tabanında biriken, genellikle ağrısız olan bu nodüller böbrek taşı ve böbrek fonksiyonunda bozulmanın yanı sıra bası bulgusuna, tendonlarda ve kemikte hasara neden oluyor" diye konuştu.
Prof. Dr. Türkçapar, atak ve atak dışı olmak üzere iki aşamadan oluşan tedavinin atakların ve komplikasyonların önlenmesi amacıyla yapıldığını dile getirerek, hastalıktan korunmak için günde 8-16 bardak su içilmesi, alkolden kaçınılması gerektiğini ve kilo kontrolü yapılmasını önerdi.