Demir Demirkan: Yazmak benim için cesaret işi
‘Saklı Sandık Hikayeleri: Zamanın Derinlikleri’ ile yazar Demir Demirkan, planladığı dörtlemenin ilk kitabını yazdı. Hayal ve gerçeğin iç içe geçtiği hikaye, hem mistik hem de duygusal bir keşif sunarken, Demirkan’ın müzikten edebiyata uzanan yaratıcı serüvenine de ışık tutuyor.
Dünya Gazetesi | Abone olGünay DEMİRBAĞ
Ünlü müzisyen ve yazar Demir Demirkan, romanı Saklı Sandık Hikayeleri: Zamanın Derinlikleri ile edebiyat dünyasındaki adımlarını sürdürüyor. Roman, dörtlemenin ilk kitabı, ikinci kitabın ise hikayesini belirlendiğini öğreniyoruz.
Demirkan, okuyucuyu bir sandık içerisinden çıkarak gerçekliğe geçen atın sırtında yolculuğa çıkarıyor. Fakat bu yolculuk gerçek mi hayal mi ikileminde kalan kahramanın ruhsal ve aşk dolu kendine ulaşma serüvenine dönüşüyor. Demirkan ile yeni kitabının oluşum sürecini ve edebiyata olan tutkusunu konuştuk.
“Yazmak hep hayatımdaydı”
Demirkan, yazmaya olan ilgisinin geçmişte kısa hikayelerle başladığını ve bu hikayelerin müziğine de yansıdığını söylüyor: “Pentagram ve solo albümlerimdeki bazı şarkılar, yazdığım kısa hikayelerden ilham aldı. Ancak bu hikayeleri toparlayıp yayımlama fikrim hiç olmamıştı. Roman yazma düşüncem vardı ama buna cesaret edemiyordum. 2023 yazında, bu işin üzerine gitmeye karar verdim. İlk romanımı bitirmek bana büyük bir özgüven verdi.”
“Hikayeler bir sabah aniden çıktı”
Demirkan, roman fikrinin ortaya çıkışını şu sözlerle anlatıyor: “Yazın Alaçatı’daydım. İki günlüğüne İstanbul’a gelmiştim ve bir sabah erkenden aklıma bu fikir geldi. Oturup yazmaya başladım. Aslında hikayenin tüm taslağı o sabah çıktı. Bu da benim için büyük bir motivasyon oldu.”
Romanın yazım süresi ise oldukça hızlı gerçekleşmiş. Beş ayda tamamlanan taslak, yayınevleriyle buluşmuş. Demirkan, sürecin başında bazı yayınevlerinden ret almasına rağmen, Kara Karga Yayınları’nın projeye sıcak bakmasıyla kitabın yayımlandığını belirtiyor: “Kara Karga gerçekten kitabın arkasında durdu. Bu benim için büyük bir şans. Doğru bir yayınevinde olduğumu düşünüyorum."
Saklı Sandık dörtlemesi nasıl şekillenecek?
Demirkan’ın dörtleme olarak planladığı serinin ilk kitabı Zamanın Derinlikleri, her bir romanın farklı bir hikayeye odaklandığı bir yapıda. Bu kitaplar arasındaki ortak nokta ise sandık teması: “Her kitap başka bir sandığı ve onunla ilgili hikayeyi anlatacak. Sandıklar, birbirine dolaylı olarak bağlı. Ancak karakterler ve hikayeler farklı olacak. Arada ‘misafir karakterler’ de görebiliriz. Bu fikir hoşuma gidiyor, ama henüz net değil.”
Yeni projeler ufukta
Demirkan, serinin ikinci kitabı üzerinde çalışmaya yakında başlayacağını söylüyor: “İkinci kitabın hikayesi ve teması belli. Yakında yazmaya başlarım diye düşünüyorum. Tahminen bir senemi alacak.”
Müzisyenliği ve yazarlığı aynı potada eriterek sanatını farklı bir boyuta taşıyan Demir Demirkan, edebiyata kattığı yeni solukla dikkat çekiyor. Saklı Sandık Hikayeleri: Zamanın Derinlikleri ile başlayan bu macera, okuyucular için sürprizlerle dolu bir serüven vadediyor.
Kahramanın yolculuğu ve aşkın anlamı
Romanın teması, klasik bir “kahramanın yolculuğu” hikayesi gibi görünse de, Demirkan daha derin bir mesaj verdiğini belirtiyor: “Ana karakter, hayata ve kendine inancını kaybetmiş, dibe vurmuş bir ruh. Bu roman, onun aşk sayesinde kendini yeniden bulmasını ve yeniden yapılandırmasını anlatıyor. Ama buradaki aşk, bir kadın-erkek ilişkisinden çok daha derin, spiritüel bir anlam taşıyor.” Demirkan, kitabın başlığıyla kendi müziği arasında bir bağ olduğunu da ifade ediyor: “Albümümde bir şarkımın adı da ‘Zamanda Saklı’. Bölüm isimlerini yazarken bu bağlantı kendiliğinden gelişti.”