Yılın ilk haftası piyasalar karıştı

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Bizim derdimiz üretimi artırmak. Ne var ki, piyasalarda olan bitenler ekonomi gündeminin başına oturunca, üretim konusu ile ilgilenen kalmıyor.

Piyasalardaki belirsizlik tabii olarak üretimi de etkiliyor.

Son hafta, petrol fiyatlarındaki gerileme, Çin ekonomisinden gelen haberler, doların tekrar değer kazanması piyasanın en önemli haberleri idi.

Üretim konusundaki tek haber, demir çelik üreticilerinin Çin’den ithal edilen demir çelik nedeniyle karşılaştıkları sorunlarla ilgili haber oldu.

Rusya’nın ambargosu, hudut kapılarındaki sorunlar unutuldu.

Dünya piyasalarını yakından izleyen dostum Eral İlham Karayazıcı’dan Türkiye’de piyasayı ilgilendiren dış gelişmeler hakkında bilgi aldım. Bana anlattığına göre, haftanın en önemli gelişmeleri petrol fiyatlarındaki gerileme ile Çin’de olan bitenlerdir.

Petrol fiyatları düştükçe üretici ülke ve şirketlerde yangın çıkar, yangın mahalleye yayılır mı korkusu ile panik halinde. Brent petrol dün sabah yüzde 4.3 kadar değer kaybetti. Yılın ilk dört gününde toplam kayıp yüzde 13'ü buldu.

Petrol ucuzladıkça Rusya çok zor duruma düşüyor. Rusya’nın üretim maliyeti 27 dolar. Buna karşılık 20 ay önce 110 dolar olan petrol fiyatları 32 dolara geriledi.  

 ABD petrol fiyatını düşürerek Rusya’yı sıkıştırmaya çalışıyor. Arabistan’da ABD’ye destek veriyor. Ancak olası bir yangın mahallenin ağa babası ABD‘yi de vuracağı için, bunun sonunda yangın çıkması ihtimali az. Bu arada Ruslar titrerler ama ölmezler. 

Çin dalgalı kur politikası uygulamıyor dövizin değerini devlet belirliyor.  

Geride kalan 30 ayda FED faizi artırdı, artıracak tartışmaları sonunda, gelişmiş ülkelerde dolar yüzde 20, gelişenlerde yüzde 60 değer kazanmıştı. 

Çin rekabeti kaybetmemek için, parasının değerini  yüzde 5.3 düşürmüştü.

Bu hafta (ağırlıklı kısmı dün sabah) parasının değerini  yüzde 2 kadar daha düşürdü.

Aslında bu yapılanlar normal bir kur ayarlamasıdır. Çünkü Çin parası pahalı kalınca dünyaya mal satmakta zorlanıyor. Ancak para ayarlamasını Çin yapınca (hayvanat bahçesindeki fil) ortalık toz duman oluyor. Bir süre sonra gerilim yerini normalleşmeye bırakacaktır. 

Dünya piyasalarında olan bitenler, dış piyasalarda konjonktürel dalgalanmaya yol açıyor. Yapısal sorun yaratmıyor. Bizde ise bu dalgalanmalar ekonomide olumsuz gelişmelere kapı açıyor.

Çünkü ekonomimiz büyük ölçüde dışa bağımlı hale geldi. Kırılgan bir yapımız var. Kırılganlık demek, dengelerin zorlukla tutturulması, ufak sarsıntıda dengelerin bozulması  demek.

Tüm yazılarını göster