Yeni hükümet "istikrar hükümeti"

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Başbakan Sayın Erdoğan 61'inci hükümeti kurarken "istikrar"a önem verdiğini gösterdi. Bakanlar Kurulu'ndaki önemli bakanlıklarda değişikliğe gitmedi.

Özellikle ekonomi, dış ilişkiler, sosyal politikalar konularında birlikte çalıştığı kişileri değiştirmedi.

Bu iş çevreleri ve piyasalar için önemlidir. Bu bir ölçüde istikrar işaretidir.

İçerideki ve dışarıdaki iş çevreleri, seçim sonu yepyeni bir kadro ile karşılaşmaktan hoşlanmayacaktı.

Her bakanlıkta başlamış işler, devam eden ilişkiler var.

Sayın Babacan'ın ekonominin kaptanlığını yapmaya devam etmesi önemlidir. Çünkü Sn. Babacan önemli bir birikime sahip oldu. Ekonomide hangi düğmeye dokunulur ise ne sonuç alınacağını bilir hale geldi. Bürokraside bir kadrosu var. Diğer kadroları tanıyor. Özel sektördeki oyuncuları biliyor.

İçerideki ve dışarıdaki iş çevreleri Sn. Babacan'ın ekonomi politikalarına aşina oldu. Neler yapabileceğini, neler yapmayacağını az çok tahmin edebiliyor.

Bu çok önemli.

Maliye Bakanlığı, Sn. Babacan'ın politikalarına destek veriyor. Bu uyumda Maliye Bakanı Sayın Şimşek'in yaklaşımı önemli.

AB İlişkileri şöyle böyle devam ediyor. Bu konuda belli bir deneyimi olan Sayın Bağış'ın daha etkin bir çalışma imkanına kavuşturulması önemli.

Enerji Bakanlığı'nda Sayın Yıldız'ın başlattığı projeler var. Bunların sonuçlandırılması gerekiyor.

Sayın Çağlayan ihracatı artırma konusunda iddialı. Bu iddiasını gerçekleştirmesi bekleniyor.

Devlet Planlama Teşkilatı kapandı. Şimdi Kalkınma Bakanlığı var. Sayın Yılmaz teşkilatı bakanlığa dönüştürürken, hükümete ve özellikle Başbakan'a danışmanlık yapabilecek şekilde yapılandırma sorumluğu taşıyor.

Gerçekçi olalım. Sayın Erdoğan tek başına her şeye hakim bir başbakan durumunda. Bakanlar onun belirlediği politikaların uygulayıcısı durumunda. Ama bir başka gerçek daha var. İnsanların gücü, kapasitesi sınırlıdır. Türkiye gibi bir ülkenin tüm sorunlarına tek bir kişinin çözüm getirmesi imkansızdır.

Bu nedenle bakanlardan beklenen başbakana daha fazla destek vermeleri, yeni politika kararlarının oluşturulmasında Başbakan'a alternatif öneriler getirmeleridir.

Bakanlar Kurulu'nun ana kadrosunun değişmemesi, bürokrasinin tepe noktalarında da önemli değişiklikler olmamasını sağlayacaktır. Bu önemlidir.

Özet ile görünen odur ki, kısa dönemde ekonomi politikalarında büyük değişiklik olmayacak, ekonomiyi yönlendiren,iş çevreleri ile ilişki içinde olan kadrolarda değişiklik olmayacak.

İş çevrelerini öncelikle ilgilendiren de budur.

Tüm yazılarını göster