24 Eylül 2009 Perşembe, günü Habertürk'te "Yılın Merkez Bankacısı Durmuş Yılmaz. Üç yıldır Merkez Bankası Başkanlığı'nı yürüten Yılmaz, ödülünü 6 Ekim'de alacak" başlığı altında şu haber yayınlandı:
"Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Euromoney dergisi tarafından 'Yılın Merkez Bankacısı' seçildi.
Durmuş Yılmaz'a ödülü 6 Ekim 2009 tarihinde İstanbul'da Hilton Oteli'nde düzenlenecek törenle verilecek. Durmuş Yılmaz, son 11 ayda politika faizlerini 9.5 puan indirerek krize karşı en cesur adımları atan başkan olarak dikkat çekti.
TCMB'nin faizleri Lehman Brothers batmadan önce yüzde 16.75 düzeyindeydi. "
Bir yıl sonra, 2010 yılında da Global Finans dergisinin Durmuş Yılmaz'ı 2010 yılının en başarılı Merkez Bankası başkanları arasında gösterdiğini öğrendik.
Durmuş Yılmaz ile ilgili haber şöyle:
"Türk lirasının aşırı değerlendiği gerekçesiyle ihracatçılar ve kimi zaman hükümet tarafından eleştirilen Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, prestijli ekonomi dergisi Global Finance tarafından '2010 Yılı Dünyanın En Başarılı Merkez Bankası Başkanları' arasına seçildi.
Dünya çapında başarılı yönetimi nedeniyle 7 merkez bankası başkanının 'A' notunu alarak girdiği listede Yılmaz'ın yanı sıra AB Merkez Bankası Başkanı Trichet ile Avustralya, İsrail, Malezya, Güney Kore ve Tayvan merkez bankası başkanları da yer aldı.
Merkezi New York'ta bulunan Global Finance, 1994 yılından bu yana 30 'kilit' ülkenin merkez bankası başkanlarının performansını ölçüyor. Dergi, başkanlara, enflasyon kontrolü, ekonomik büyüme hedefleri, para birimi istikrarı ve faiz oranları yönetimi gibi kriterlere göre, 'A' ile 'F' arasında değişen notlar veriyor. 'A' fevkalade bir performans, 'F' ise başarısızlık anlamına geliyor. Durmuş Yılmaz, Global Finance dergisinin 2009 yılındaki değerlendirmesinde ise 'B' notu almıştı."
Merkez Bankası Başkanı'nın yurt dışında yayınlanan dergiler tarafından yılın merkez bankası başkanı seçilmesi, yılın başarılı merkez bankacıları arasında gösterilmesi sevinilecek bir şeydir. Hem Başkan'ın şahsı için hem banka için hem de ülke için onur vericidir.
Fakat bu tür değerleme ve yayınlarda ölçünün kaçmaya başladığı dikkati çekmektedir.
Merkez Bankası Başkanlarımızın devamlı olarak, hemen her yıl bir yabancı dergi tarafından yılın merkez bankası başkanı seçildiğini öğreniyoruz.
Yavuz Canevi, Gazi Erçel, Süreyya Serdengeçti Merkez Bankası başkanı iken hemen her yıl, bir yerli veya yabancı dergi tarafından yılın merkez bankası başkanı olarak onurlandırılmıştı.
Merkez Bankası Başkanları yanında banka genel müdürlerimizin bazıları yabancı dergiler tarafından dünyada yılın bankacısı olarak ödülendiriliyor.
Bu tür ödüllendirmelerde 1990'lı yılların sonunda 2000'in başlarında ölçü kaçırılmıştı. Yılın bankacısı olarak seçilen bazı genel müdürlerin bankaları kısa süre sonra güç duruma düşmüş, bankalara el konulmuştu.
Açık anlatımıyla, başarılı yöneticilerin başarılarının takdir edilmesi, yöneticilerin onurlandırılması çok iyi bir yaklaşımdır.
Önemli olan bu konuda seçimlerin iyi yapılması, seçim kıstaslarının, seçicilerin belirlenmesine özen gösterilmesidir.
Dünyada her konuda, özellikle finans sektöründe şartlar o kadar hızla değişiyor ki, bu sektörde güncel değerlemeler her zaman isabetli olamıyor.
Merkez Bankalarında ve bankalarda tepe yöneticilerinin başarılarının değerlendirilmesi için en doğru zaman, görevden ayrıldıkları zamandır.
İşte o zaman, geriye dönük olarak görev sürelerinde yaptıkları bütünü ile değerlendirilerek başarılı olup olmadıklarını söylemek mümkün olabilir.