Vergi ve prim borcu yapılandırılması için TESK Başkanı Palandöken çok ça

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Sayın Babacan geçen hafta sonu müjdeyi verdi, ''Vergi ve prim borçlarıyla ilgili yeniden yapılandırma kararı aldık. Başbakanımız bir akşam programında açıkladı, ama basında çok fazla yer bulmadı. Hem Gelir İdaresi, hem Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından çalışma yapılıyor. Özellikle krizin etkisiyle ödeme sıkıntısı çeken mükellefler için bir yeniden yapılandırma programı olacak, ancak bu bir af değil. Ne olacak? Faizlerde indirim, taksitlerde kolaylık" dedi.

Krizden bu yana çok iş adamı ve dernek ve özellikle TESK Başkanı Bendevi Palandöken, esnaf ve sanatkârın vergi ve sigorta primi  borçlarının yapılandırılması gereğini  anlatmak için büyük çaba gösterdi.

Kriz her iş yerinde sorunlar yarattı. Vergi kayıdı bulunan, sigortalı işci çalıştıran  işyerleri  borçlarını ödeyemez duruma düştü.

İmkanı olan bir müteşebbis vergisini ve prim borcunu zamanında ödemeyince başına gelecekleri bilir. Önce banka kredisi kesilir. Sonra gecikme faizi ve cezaları katlanarak büyümeye başlar.derken icra takibi nedeniyle işyerine,evine haciz gelir.

İmkanı olan hangi işadamı bunları göze alabilir.?

Vergi Hocası Şükrü Kızılot ,Hürriyet'deki köşesinde TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken'in ısrarla esnaf ve sanatkârın, birikmiş vergi ve sigorta primi borcunu gündeme getirmesi sonucu, devletin toplam vergi ve sigorta primi alacağını yeniden yapılandırma beklentilerini artırdığını yazıyordu.

Başbakan'ın da katıldığı TESK'in düzenlediği iftar yemeğinde, Bendevi Palandöken yine esnafın vergi ve prim borcu sorununu gündeme getirip, yeni bir yapılandırmanın şart olduğunu belirtmişti, Şükrü Kızılot Palandöken'in ardından konuşan Başbakan'ın "Birikmiş vergi ve sigorta primi borçlarının yapılandırılması suretiyle, ödeme kolaylığı sağlanması konusunun incelenerek bir çözüm bulunması için" ilgili bakan ve bürokratlara talimat verdiğini yazmıştı.

Şükrü Kızılot'un tahminine göre,

-   Borçların önemli bir kısmını teşkil eden ve deyim yerindeyse "tefeci faizi oranı" esas alınarak hesaplanan faiz, gecikme cezası ya da gecikme zamlarının, "enflasyona göre" revize edilmesi,

- Enflasyona göre yeniden hesaplanan ve tutarı ciddi anlamda düşecek olan faizler ile vergi ve prim aslının, dondurulup, yıllık yüzde 2 ya da 3 faizle 30-40 ay süre ile taksitlendirilmesi, mümkün olabilecek.

Bu düzenleme için yasa çıkması gerektiğinden, Meclis'in açılmasını beklemek gerekiyor.

Ancak gecikme faizlerinin indirimi için kanuna gerek olmadığı belirtiliyor.

Aylık yüzde 1.95 yıllık yüzde 23.40 gecikme zammı ve faizi oranlarının aşağı çekilmesi  konusunun Bakanlar Kurulu'nun gündemine alındığı indirilen oranların önümüzdeki günlerde Resmi Gazete'de yayınlanacağı söyleniyor.

Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu Başkanı Bendevi Palandöken  uzun süredir   faiz borçlarının yeniden yapılandırılmasının temelini teşkil edecek olan gecikme faizlerinin indirilmesi gereğini gündemde tutmaya çalışıyordu.

Palandöken diyordu ki, "Ülkede faiz oranlarının geldiği seviye belliyken devlet kendi alacağına yüzde 30 faiz istiyor.Oysa faizi sıfırlasa bugüne kadar borcunu ödeyememiş olanlar borçlarını ödeme imkanına kavuşur.Çünkü faiz tutarı ana parayı geçmiş durumda olan çok sayıda vatandaş var.

Devletin uyguladığı bu faiz hem enflasyonla hem de Merkez Bankası'nın belirlediği faiz oranlarıyla uyuşmuyor.

Merkez Bankası bir yandan faizleri düşürürken devletin yüzde 30 uygulaması doğru bir yaklaşım değil. Biz bu durumu daha önce defalarca gündeme getirdik. Hükümet yeni teşvik paketleri açıklayarak bu kriz ortamında sanayiciyi destekliyor ancak esnaf ve sanatkarlar için de bir şeyler yapmaları gerekiyor.

Esnaf bırakın vergisini, Bağ-Kur'unu ödeyebilmeyi, günü müşterisiz kapatıyor. Esnafa soluk aldıracak bu düzenlemenin yapılması gerektiğini düşünüyorum. Şu da unutulmamalı, esnaf 'ben borcumu ödemem ya da ödemek istemiyorum' demiyor, biz zaten af çıkarılmasına da karşıyız. Çünkü adalet duygusu zedeleniyor ama faizler makul bir düzeye çekilir ya da kaldırılırsa, borçların ödenmesi için uygun vadeler belirlenirse herkes borcunu ödemiş olur. Böylece hem vatandaş zor durumdan kurtulur hem de devlet bu sıkıntılı süreçte kaynak sağlamış olur."

Görülüyor ki meslek kuruluşları eğer  üyelerinin temel sorunlarını doğru biçimde gündeme getirir ve gündemde tutabilirler ise sorunların çözümüne yardımcı olabiliyorlar.

Tüm yazılarını göster