Üzüm üzüme, şoför şoföre baka baka…

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Üzümün üzüme baka baka ne olduğunu biliyoruz; şoförün ne olduğunu da izliyor ve yaşıyoruz. Tümü değil tabii ki, kimi şoförler de birbirlerine baka baka zaten kıt olan akıllarını tümden yitirme noktasına geliyor, beyinleri yalnızca araç kullanma reflekslerini yerine getirebiliyor, muhakeme yeteneklerini ise tümden yitiriyorlar.

Bayram değil, seyran değil, nereden çıktı bu şoförler, diye düşünebilirsiniz, haklısınız. Küçük bir tatil için yollara düşerseniz ve 1.300 kilometreyi aşkın yolun onarım yüzünden topu topu 15-20 kilometresini sollama yasağı olacak şekilde gidiş-geliş olarak kat etmek durumunda kalırsanız, buralarda kimi şoförlerimizin beyinlerini nasıl evde ya da tatil yöresinde bırakıp araç kullandığını kolaylıkla gözleyebilirsiniz. Ya da, saatte 100 kilometre dolayında hızla giderken, arkanızdaki aracın size nasıl 3-5 metre kalana kadar yaklaştığını hayretle ve endişeyle izlersiniz.

Muhakeme yeteneği dedik. Bir örnek verelim: 500 kilometre bir yolu, saatte 100 kilometre ortalama hızla 5 saatte alırsınız. Saatteki ortalama hızınızı 125'e çıkarırsanız, 500 kilometre yolu 4 saatte alır, yani yalnızca bir saat kazanmış olursunuz; o da tabii bir kazanç ise…

Peki, 5 kilometrelik bir yolda her türlü tehlikeyi göze alarak ve daha da önemlisi başkalarını da tehlikeye atarak 100 yerine 200 kilometre hızla gitseniz ne olur ki… Kafası çalışan şoför bunu yapmaz, yapmıyor da zaten… Ama ya yapanlara ne yapılıyor, hiç!

Ya denetim?

Kimi "iyi" şoförler sollama yapılmasın diye gidiş-geliş yol arasına yaklaşık 100 metre aralıklarla plastik bariyer konmasına rağmen, "becerilerini" gösterip slalom yaparak buralarda bile öndeki aracı geçmekte sakınca görmüyorlar. Bilmem siz de düşünüyor musunuz, "trafik polisi buralarda denetim yapmıyor mu" diye. Denetim yapılıyor yapılmasına da, buraları geçtikten 5-10 kilometre sonra gayet düzgün yollarda hız denetimi yapıldığını görmek tuhaf oluyor.

Her yıl bir kasaba

Emniyet Genel Müdürlüğü verilerine göre, 2001-2010 dönemini kapsayan on yılda trafik kazalarında tam 43 bin 691 kişi yaşamını yitirdi. Üstelik bu sayı, kaza yerinde yaşamını yitirenleri gösteriyor. Kazalarda yaralananların bir kısmı da daha sonra yaşamını yitiriyor. Bu yüzden, trafik kazalarında ölenlerin sayısını tam olarak bilmek mümkün olmuyor. Ancak yapılan tahminler, kaza yerinde ve daha sonra yaşamını yitirenlerin toplamının her yıl 10 bin kişiye ulaştığı yönünde. Yani Türkiye, her yıl orta büyüklükte bir kasabasını trafiğe kurban veriyor.

Yüzde 90'ı şoför kaynaklı

Yılın ilk yarısında toplam 75 bin kaza meydana geldi. Bu kazaların yüzde 90 oranında 68 bininin nedeni, şoförler. 6 bin 442 kazanın nedeni yayalar, 258 kazanın nedeni de yolcular. 197 kazaya araçlar, 264 kazaya ise yollar neden oldu.

İlk altı ayda meydana gelen 630 bin kaza, 513 milyon liralık maddi hasara yol açtı. Ancak bu rakam, araçlarda oluşan maddi hasar. Trafik kazalarının ekonomiye olan toplam etkisini ölçmek ise pek mümkün değil. İnsan ve işgücü kayıpları bu hesaplamayı neredeyse olanaksız hale getiriyor.

Kontroller hızda yoğunlaşıyor

Emniyet Genel Müdürlüğü'nün web sayfasında yer alan trafik kontrollerinin hangi alanlarda yoğunluk kazandığına ilişkin veriler, kontrollerde ağırlığın aşırı hız konusuna verildiğini gösteriyor. Geçen yıl yaklaşık 1.4 milyon aşırı hız kontrolü yapıldığı belirtiliyor.

İkinci sırayı 436 binle emniyet kemeri kontrolü alıyor. Doğrusu, emniyet kemeri kontrolüne bu kadar önem verilmesini anlayamıyoruz. Emniyet kemerini, araç uyarı vermesin diye koltuğun arkasından dolandırarak yuvasına oturtan ya da üste para verip kemer yuvasına takılacak aparat alan kişiler, en fazla kendilerini tehlikeye atıyor. Bildiğim kadarıyla, Türk ceza yasalarına göre intihar girişiminde bulunanlar suçlanmıyor!

Kontrolde üçüncü sırayı cep telefonu, dördüncü sırayı alkol alıyor. Emniyet'in listesinde ne kırmızı ışık ihlalini görebiliyoruz, ne hatalı sollamayı… Bu konulardaki kontroller, çok az olduğu için mi listeye girmedi, bilmiyoruz.    

  Kazalara genel bakış   Sürücü belgeleri hangi nedenlerle geri alınıyor?
  Kaza Ölü Yaralı      Ceza    
  Sayısı Sayısı Sayısı Alkol Aşırı hız puanı Diğer Toplam
2001 442.960 4.386 116.202 80.347 15.185 5.192 5.104 105.828
2002 439.958 4.169 116.045 75.265 8.100 1.761 3.493 88.619
2003 455.637 3.959 117.551 76.262 4.391 2.931 2.500 86.084
2004 537.352 4.427 136.437 88.096 3.491 2.017 2.328 95.932
2005 620.789 4.505 154.086 72.759 2.193 1.474 1.744 78.170
2006 728.755 4.633 169.080 81.701 1.209 1.879 1.389 86.178
2007 825.561 5.007 189.057 106.168 985 2.165 1.242 110.560
2008 950.120(*) 4.236 184.468 133.757 1.827 2.695 1.153 139.432
2009 1.053.346(*) 4.324 201.380 121.787 1.090 14.330 1.412 138.619
2010 1.104.388(*) 4.045 211.496 139.844 638 21.894 1.196 163.572
TOPLAM 7.158.866 43.691 1.595.802 975.986 39.109 56.338 21.561 1.092.994
2011-6 630.523(*) 1.552 100.022
(*)Tarafların kendi aralarında 
anlaşarak düzenledikleri kaza   
tutanakları da dahil.  
Kontroller hangi alanlarda yoğunlaşıyor?    
  2010 2009 Değ.(%)
Alkol Kontrolü 142.610 124.570 14,5
Aşırı Hız Kontrolü 1.373.282 1.391.719 -1,3
Cep Telefonu Kontrolü 221.245 189.155 17,0
Emniyet Kemeri Kontrolü 436.494 438.176 -0,4
Koruma Başlığı-Gözlük Kontrolü 77.250 67.928 13,7
Takograf Kontrolü 122.743 119.588 2,6
Yaya Kontrolü 19.161 22.250 -13,9
Tüm yazılarını göster