Ülker, Godiva'da başarılı olmaya ”mecbur”

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Godiva markasının ve yurtdışındaki üretim tesislerinin Ülker tarafından satın alınması hem Ülker Grubu, hem de Türk ekonomisi için (1) bir başarıdır. (2) Çok önemlidir. (3) Diğer Türk kuruluşlarına da örnek olacak bir gelişmedir.

Ülker Grubu Türkiye'de, Türk markaları ile elde ettiği başarıyı, yurtdışında bir yabancı marka ile sürdürecektir. Bunda da başarılı olmaya "mecburdur". Hem Ülker Grubu, hem Türk ekonomisi bakımından mecburdur. Hem de bunu örnek alacak Türk sermaye gruplarına cesaret vermek bakımından mecburdur.

Ülker bugüne kadar Türkiye'de gıda şirketlerini yönetmede başarılı olmuştur. Markalarını yerleştirmek ve korumakta başarılı olmuştur.

Fakat küresel piyasalarda marka değerini korumak, markaya dayalı olarak satışları ve kârlılığı geliştirmek ayrı bir beceri istemektedir. Hele hele lüks gıda maddelerinde bu iş çok daha zordur.

Küresel pazarlardaki talebe dönük üretim ve pazarlama faaliyetini bu konuda deneyimli ekiplerin yürütmesi zorunludur.

Bu nedenle öncelikle Godiva'nın profesyonel tepe yöneticisinin sektörde başarısını ispatlamış kişiler arasından seçilmesi zorunluluğu vardır.

Profesyonel tepe yöneticisini destekleyecek yönetim kurulunun ise Godiva'nın gelişme stratejisini çizebilecek ve izleyebilecek gıda sektörünün inceliklerine vakıf kadrolardan oluşması beklenir.

Bu konularda Godiva'ya büyük yatırım yapan Ülker yöneticilerine "dışarıdan akıl vermek" gereksizdir. Tabii ki konuyu en iyi onlar değerlendirecektir.

Ancak, madem ki Ülker Grubu, Godiva'nın yönetim kuruluna katılan isimlerle ilgilerini kamuoyu ile paylaşıyor, madem ki kimin kim olduğunu medyada uzun uzun açıklıyor, o zaman bu bilgileri okuyanların da görüş belirtmelerini doğal karşılamak gerekir.

Diğer medya organlarında olduğu gibi DÜNYA Gazetesi'nde de dün yayınlanan açıklamaya göre, Godiva'nın yönetim kuruluna ünlü bir moda evi yöneticisi, ünlü giyim markaları firmalarını yöneten bir başka yönetici ve de sağlık ürünleri satan bir grubun yöneticisi üye olarak katılmış.

Açıklamalara göre bu 3 yabancı üye kredi sektörlerinde öne çıkmış kişiler.

Dikkati çeken üçünün de gıda sektörü ile ilgisinin olmaması.

Günümüzde yönetim kurulları eski yıllarda olduğu gibi (1) Formalite olsun diye oluşturulan kurullar değil. (2) Yönetim kurulu üyeleri artık isminin parlaklığına bakılarak değil, şirkete yapabilecekleri katkıya bakılarak seçiliyor.

Özellikle geçiş döneminde olan ve de zor bir ilki gerçekleştirmeye çalışan bir şirkette bunlar herhalde dikkate alınmaktadır.

Ülker Grubu yönetim kurullarına yapılan atamaları ve atananların özgeçmişlerini kamuoyuna geniş açıklamalarla duyurduğuna göre, bu atamalarla ilgili kamuoyunun değerlemesini bekliyor demektir.

Parasını ve ismini koyarak başarı arayışında olanlara gazete köşesinde akıl verilemez ama, atamalar ve ilgili duyuruları okuyan sade bir vatandaş olarak ve de Godiva'nın başarısını isteyen biri olarak bunları yazmanın yararlı olabileceğini düşünüyorum.

Dış pazarlarda elbise, ayakkabı, sabun, krem satmakla çikolata satmak aynı şey, onları yapan bunları da yapar deniliyor ise mesele yok demektir. Bu yazılanlar o zaman boşuna yazılmış demektir.

Tüm yazılarını göster