Tütün üretenler de işleyenler de işsiz

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Özelleştirme kapsamındaki Tekel'in Anadolu'daki yaprak tütün işlemeleri kapatılıyor. Bu işletmelerde çalışan 12 bin devamlı kamu işçisi ya tazminatını alarak işsiz kalacak ya da geçici personel statüsüyle devlette bir süre çalışabilecek. İşçiler sosyal hakları ve aldıkları ücretle kamu kuruluşlarında çalışmak için Başbakan'a ulaşmak istedi. Başbakan "Üreteceksin... Kazanacaksın... Üretmeden vermek yok" dedi...

İşçiler uzun süredir Ankara'da eylem yapıyor.

Üretmeden iş ve aş olmuyor. Ancak hükümetin uyguladığı politikalar üretimi teşvik edecek yerde üretimin gerilemesine, yeni üretim tesisleri açılacak yerde kurulu olanların kapanmasına yol açıyor.

Tütün sanayiinde yaşananlar yanlış politikaların çarpıcı göstergesi.

-2000'de 578 bin aile 234 bin hektar toprağı işliyor, 208 bin ton tütün elde ediyordu.

- 2008'de 194 bin aile 146 bin hektar toprak işledi. 118 bin ton tütün elde etti.

- 2009'da aile sayısı ve toprak büyüklüğünün gerilediği, üretimim 90 bin tona düştüğü söyleniyor.

- 2000'de 100 bin ton tütün ihraç ettik. 372 milyon dolar gelir sağladık.

- 2008'de ihracat 42 bin tona, ihracat geliri 173 milyona geriledi.

- Tütün, Türkiye'nin dünya pazarında rekabet avantajı olan bir tarım ürünü idi. Türkiye'de tütün üretiminde 2.5 -3 milyon insan ekmek yiyordu. Bu işten ekmek yiyenlerin sayısı 1 milyona düştü. Üretimdeki gerilemede tabii ki Tekel'in özelleştirilmesinin büyük etkisi var. Fakat özelleştirme sonu sigara pazarının tamamına hakim olan çok uluslu firmaların kendi özel tütün türlerine dayalı karma tütünü ithal ederek kullanmaları da Türk tütününe olan talebi yok etti. Tekel'in son büyük işletmesiyle birlikte ismi de (logosu) 2008'de BAT'a satılınca, eski Tekel, "TTA" (Türkiye Tütün Mamulleri, Tuz ve Alkol İşletmeleri) olarak değiştirildi.

Tekel tütünleri, Türkiye'ye yaygın 56 yaprak tütün işletmesinde işliyordu. Bu işletmelerin çoğu Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da idi. Bu bölgedeki yerleşim yerlerinde yaprak tütün işleme tesisleri önemli sayıda yerel istihdam sağlıyordu. Bunlar TTA'ya bağlı idi. İşletmelerde 12 bin devamlı kamu işçisi çalışıyordu. Tekel özelleştirildikten sonra, TTA bir süre ihracat için tütün satın aldı. Bu tütünler yaprak tütün işletmelerinde işlendi. Ama son 2 yıldır TTA tütün almıyor. Yaprak tütün işletmelerine tütün gitmiyor. İşçilerin işi yok.

Türkiye'den şimdilerde ihraç edilen tütünün yaklaşık yüzde 85'i Ege tütünü. Ege tütünü ile diğer bölgelerin tütünü ise İzmir ve çevresindeki özel sektöre ait yaprak tütün işletmelerinde işleniyor. Bu işletmelerde taşeron firmalar mevsimlik işçi çalıştırıyor. Hükümet eski Tekel'in şimdinin TTA'sının yaprak tütün işletmelerinde çalışan işçileri işten çıkarmaya karar verdi.

Bu işçilerin çoğu kıdemli ve ücretleri belli çizgiye gelmiş işçiler. Büyük bölümünün emeklilik süresi dolmadı. Özelleştirilen kuruluşlar için uygulanan 654 Sayılı Kanun'un 4/c maddesine göre bu işçilerden çalışmak isteyenlere "geçici personel" statüsü öneriliyor. Geçici personel yıllık sözleşme ile 12 ayda 10 ay 500 TL dolayında bir para alabiliyor.

Sosyal Güvenlik hakları devam ediyor ama, iş çalışma güvenliği yok. Sözleşmesi 1 yıl sonra yenilenmez ise hiçbir hakkı olmadan işsiz kalıyor. Görülüyor ki, her şeyin başı üretim. Görülüyor ki, yanlış politikalarla üretirken nasıl üretemez hale geliyoruz. Tarlaları, fabrikaları, işletmeleri artıracak yerde nasıl boş bırakıyoruz, kapatıyoruz. İşsizlere iş bulacak yerde işsiz sayısını artırmak, insanlara gelir sağlayacak yerde gelirlerini ellerinden almak için neler yapıyoruz. İşte bu da bize ders olsun. (Ama bu kaçıncı ders !)

Tüm yazılarını göster