Tüketici tüketmiyor, tükeniyor

Enflasyon düşmüyor, çünkü faiz doğru yer­de değil, reel faiz yok, para arzı ve kredi hacmi artmaya devam ediyor, maliye politi­kası eşlik etmiyor, yapısal reform yok, dene­yin sonuçları bunlar. Ortodoks sıkı para po­litikası, faizle kural bazlı rasyonel iktisat id­diası gerçekleşemedikçe sıkça duyulan can filikaları.

Cüneyt DİRİCAN cuneyt.dirican@dunya.com

Enflasyon düşmüyor, çünkü faiz doğru yer­de değil, reel faiz yok, para arzı ve kredi hacmi artmaya devam ediyor, maliye politi­kası eşlik etmiyor, yapısal reform yok, dene­yin sonuçları bunlar. Ortodoks sıkı para po­litikası, faizle kural bazlı rasyonel iktisat id­diası gerçekleşemedikçe sıkça duyulan can filikaları.

Çok çok güçlü talep var, talep yoğun, tüketi­mi kesmek lazım, hizmet enflasyonu çok bas­kın, asgari ücret ve kredi kartı tüketimi körük­lüyor. Ev araba alamayınca insanlar AVM’de paralarını harcıyorlar. Enflasyonu talep kay­naklı olarak gören bu ana akım neoklasik ez­ber cümleleri sık sık duymak mümkün.

Bir de shrinkflation, skimflation, greedfla­tion, cheapflation var. Bizde (yeni) keşfedil­miş gibi lanse edilse de küresel jargonda (yıl­lardır) var olan kavramlar bunlar. Esas odak­lanılması gereken yer faizden önce burası.

Bunlar sırası ile ürünün kalitesinin düşme­si, ürünün hacminin ve boyutunun (gramajı­nın) düşmesi, fahiş fiyat, fiyatı düşük ikame ürünlerin fiyatında hızlı ve aşırı yükselme şeklinde açıklanabilir.

Tağşiş listeleri, vergi listeleri yayınlanı­yor. Vatandaş listeyi alıp kamu otoritesi gibi yaptırım yapamayacağına, herkesin bu liste­leri alışverişte elinde kontrol listesi gibi tuta­mayacağına göre farklı çözümlerin gerektiği aşikâr.

Atomu parçalamak

Göbek salatada kullanılan atom geçen hafta 39 TL idi. Bu hafta aynı markette 69 TL. Ato­mu parçalasan iki katına bir haftada çıkmaz. Sera devreye girdi, maliyet arttı denirse ba­ri seralar halka arz edilse hisseleri alınsa da atomun ucuza finansmanı sağlansa.

Bir tek atom mu? Tavuklu pide menü geçen sene 39 TL iken şu anda 169 TL. Örnekleri izo­top misali çoğaltabiliriz. 15 kanaldan ibaret kablolu yayın ayrıcalıklı taahhütlü fiyatı ile 139 TL. Telefonda aynı içerikli paket internet hızında hiçbir iyileşme olmazken 2 katında.

Tüketicinin tek derdi fiyat artışı değil. Çağ­rı merkezinde çözüm bulamamak, faks çek­meden abonelik iptal edememek, yetkili ser­vise ulaşmak bir yana derdine çare bulama­mak gibi farklı dertleri var. Asgari ücretin yan etkisi. Gelir az olunca çalışan işinin ikamesi­ni hızla tercih ediyor, uzmanlaşma olmuyor.

Tüketimi patlatmak

Talep anlamında değil, garanti, servis, hiz­met ve ürün kalitesi anlamında tüketicinin parçalanması. Müşteri deneyimi, müşterinin sesi, tüketici hakkı da akla gelmeli talep, tü­ketim, enflasyon kelimeleri kadar.

Kahve makinesi süt haznesi daha 6 ay geç­meden kırılıyor, yenisi neredeyse yeni kah­ve makinesi fiyatına. Cep telefonunun ekra­nı bir alt model telefon fiyatına. UKOME’ye rağmen 2 katı okul servis ücreti uygulananlar var. AVM otopark ücretinde 3 saat kuralına neredeyse uyan yok.

Bir de yurtdışı abonelik, üyelikler var. Ör­neğin Radisson Rewards puanı satın aldınız diyelim, bir süre sonra “fair management” açıklaması ile siliniyor. Puan kazanılsa evet ama satın alınan bir ürünün iptalini çözmek, telefonda veya e-posta ile dünyanın öbür ucunda birine anlatmak çok zor.

Sokak hayvanlarının restoran, café, lokan­ta gibi yerlerde beslenmesi var bir de. Hatta okul yemekhanelerinde, hastane servislerin­de bile. Pandemiden çıktığımız çabuk unu­tuldu. Aynı kamusal alanlarda tütün ürünleri kullanımı da cabası.

Finansal terör

Sosyal medyada yatırım danışmanlığı ve tavsiyesi adı altında oltalama yöntemi ile ki­şisel bilgilerin çalınması söz konusu. Bilinen tüm platformlarda bu reklamlar dönüyor. Bil­dirmek çözüm olmuyor çünkü ihlal olarak görmüyorlar. Kaynağında bu soruna çözüm bulunmalı.

Sosyal medya dolandırıcılıkları, telefon do­landırıcılıkları en az sanal kumar, yasa dışı ba­his oyunları kadar büyük bir pazar olmalı ki bu kadar reklam veriliyor. Bu iş artık organize suç olmaktan çok Türk halkına ve ekonomisine yönelik finansal terör olarak ele alınmalı.

Çoğu kişi ve hatta firma bu dolandırıcılık­lar dışında, bilgi sızıntısı ve ele geçirme nede­ni ile ciddi finansal kayıplar yaşıyor, ne yapa­cağını, nasıl yapacağını bilmediği için kayıp­lar katlanıyor.

E-Devlet’ten şirket ortağı ve yetkilisi ol­mak engellenebiliyor. Noter, gayrimenkul, ta­şınmaz, araç satışlarına, çek karnesi gibi iş­lemlere benzer bir kontrol getirilebilir. İşlem sonrası bilgilendirme dışında öncesinde bil­gilendirme de olabilmeli.

Geneli ilgilendiren sorunlar genelde çözül­meli.

Tüm yazılarını göster