Toysalı Holding yatırımı işletmeye alınırken…

Rüştü BOZKURT BUZDAĞININ DİBİ rustu.bozkurt@dunya.com

Toysalı kardeşlerle tanışıklığımız oldukça eskilere gidiyor.

İskenderun'da çelik boru imalatını ilk kez gezdiğimizde, kendilerine bir dizi eleştiri yöneltmiştim; yol arkadaşlarım da eleştirilerin maksadını aştığını düşünmüşlerdi.

Aradan kısa bir süre geçince yeniden İskenderun'a indik. Aynı işyerlerini gezerken, daha önce yaptığımız eleştirileri haklı kılacak az şey kalmıştı.

O günlerden bugüne köprülerin altından çok sular aktı.Yeni tesisler kuruldu, yeni istihdamlar yaratıldı; yeni yatırım heyecanları yaşandı.

Osmaniye Organize Sanayi Bölgesi'nde ilk gittiğimizde kayalık arazide açılmış derin çukurları gördük. Bir sonraki ziyarette, birkaç metre yükseklikte temellerin atıldığına tanıklık ettik. Aradan bir yıl geçmemişti ki, devreye alınan tesisin bir bölümünde üretimin nasıl yapıldığına tanıklık ettik. Temel atılmasından sonra daha iki yıl bile olmamıştı; tesisin bütünüyle devreye alınması için son kontrollerin yapıldığını, montaj sahasında değişik uluslardan insanların karıncalar gibi koşuşturduklarını gördük.

Bütün ayrıntılarını bilmediğimiz gelişmeleri değerlendirirken keskin yargılar verirsek, kendimizi aşırı angaje etmiş oluruz. Aynı ölçüde, "övgüye kabız, sövgüye amel" tavrında ısrar edersek "özendirici" olamaz; gelişmenin önünü tıkarız. İşimizi bir "ölçü koyarak" yapmalıyız.

Bu sütunlardaki yazıların anayasasında, "… popülerlik tuzağına düşmemek için gayret gösterilecektir; buzdağlarının görüntüleri değil, dipteki büyüklükleri ilgi alanımız olacaktır" ilkesi yazılıdır.

Milyar dolarlık yatırım yapılıyor; doğrudan bin beş yüz kişiye iş sağlanıyor; dolaylı işçilikle on bin insana istihdam yaratılıyorsa, o yatırımları yakından izlemek hepimizin boynunun borcu olmalı. O nedenle, Doğu Akdeniz havzasına ayağımız düştüğünde yapılan tesisleri gezer; yöneticilerine sorular yönetir; onları da okuyucu ile paylaşırız.

Önce insan

Fuat Tosyalı'ya "Üretim tesisinin tasarımını nasıl yaptınız?" diyorum. Verdiği yanıt, yatırım yapacakların mutlaka göz önünde tutmaları gereken bir içerik taşıyor: "… bilen insanlarla yola çıkacaksınız. Sizin tek başına ne motivasyonunuz, ne de bilginiz yetmez. Bir ekip oluşturacaksınız, insanların düşüncelerine değer vereceksiniz. Biz, ciddi bir ekip oluşturduk; hep birlikte bilgileri ciddi fikirlere, fikirleri düşüncelere, düşünceleri projelere, projeleri de hayata taşıdık. Bu işler, ancak ekipler ve ortak aklı ile başarılabilir. Önce nitelikli insanlara güvenecek ve dayanacaksınız. O zaman, gerçeğe daha yakın durabilirsiniz."

Yıllarını yönetim sorunları üzerinde harcamış bir insan olarak, Fuat Tosyalı'nın özetlediği ilkenin çok önemli bir performans etkeni olduğunu biliyorum.

Ciddi tasarım

Gerekli donanıma sahip insan kaynağını toplamak bir ilk adım; işin gerek şartı; ama, asla yeterli değil. O insanlara, ciddi bir "tesis tasarımı" yapabilecek "gözlem" imkanlarını da vermeniz gerekiyor. Bu konuyu da Fuat Tosyalı'ya soruyorum. Yanıtı şöyle oluyor:

"Kafamızda tasarladığımız tesise örnek olabilecek kuruluşların önemli bir bölümünü gezdik. İtalya'dan Çin'e kadar, izin alabildiğimiz bütün benzer tesisleri inceledik. Her biri ile ilgili notlar aldık, raporlar oluşturduk. İleri özelliklerini, geri kaldıkları yönlerini değerlendirdik. Ülkemizin koşullarını, yakın çevremizdeki pazarın ihtiyaçlarını dikkate alarak bir tesisi kafamızda canlandırdık."

İlk yatırım maliyeti…

Tesisi tasarlarken "yatırım maliyeti" konusunda kısıtlarının neler olduğu, hangi değişkenlere ağırlık verdiklerini sorduğumda Fuat Tosyalı, "… ilk yatırım maliyetinde sapmaların olabileceğini, ama asıl önemlisinin işletme dönemi maliyetleri olduğunu daha başından düşündük. Tesisin makine-donanım seçiminden, yazılım ve kontrol sistemlerine kadar hep bu ilkeye sadık kalarak çalışmaları yürüttük. Tesis devreye alındıktan sonra, tasarım aşamasındaki bu titizliğimizin ve özenin ne denli etkili olduğunu gözleyeceğiz. İş süreçleri ve işgücü profilleri ile ilgili öngörülerimizi test etme imkanı bulacağız" dedi.

Diğer temel ilkeler

Önümüzdeki ay açılışı yapılacak olan tesisin başka ne gibi özellikleri olduğunu merak ettim.

Tasarım aşamasında "maliyeti düşüreceği" düşünülen bütün alternatifler gözden geçirilerek proje kapsamına alınmış.

Dışardan temin edilen girdilerin, tesis içinde üretilmesinin fayda-maliyet analizi yapılmış.

Ve hepsinden önemlisi de satış ve pazarlama konusunda, yılların birikimini dikkate alan yeni bir "strateji" kurgulanmış.

Yaklaşık bir milyar dolarlık bir yatırımdan söz ediyoruz. Entegre bir tesis kuruluyor. Uluslararası pazar, yakın çevremiz ve ülkemizin koşulları dikkate alınarak esnekliği olan, geçişler yapabilen bir tesis ortaya çıkmış.

Bu aşamadan sonra "iyi yönetim"in yanında ekonomi koşullarının da yardımcı olmasını beklemeliyiz. Tesiste doğrudan çalışan ve dolaylı kazanç sağlayanları düşünerek, böylesi yatırımların arkasında durmalıyız…

Tüm yazılarını göster