vDeğerli DÜNYA okurları taslakla ilgili bazı değerlendirmelerimi paylaşmak istiyorum.
Vergi inceleme sistemi
Değerli DÜNYA okurları uzunca bir süredir Türkiye'de tasarıdaki adıyla "tam inceleme" yapılmıyor.
Bunun yerine vergi inceleme raporlarının hemen hemen tamamının girişinde "sınırlı inceleme" olduğu ibaresini görürsünüz.
İncelemelerde daha önceden belirlenmiş konu avcılığı yapılıyor. Tartışmaya açık yorumlara dayanan çok sayıda konunun da bu incelemelerde dikkate alındığını görüyoruz.
Belki artık tam inceleme de yapılmaya başlanır.
Bir de körün değneğini bellediği gibi hep aynı şirketler inceleniyordu. Şimdi artık bu kategorizasyon ve düzenli, sürekli inceleme program ile daha önce incelenmemiş birçok firmaya da çeki düzen verilmesi sağlanabilir.
Vergi incelemelerinde şahsi yorumların önü alınmaya çalışılıyor
Değerli DÜNYA okurları zaman zaman bu bölümde değindiğimiz bir problemin çözülmesi için adım atıldığını görüyoruz.
Geçmişte Maliye Bakanı'nın yazılı emrine rağmen vergi inceleme elemanları tebliğlere, sirküler ve muktezaları dikkate almadan raporlar yazıyorlardı.
Kanuni düzenleme ile bu durumun önlenmesine çalışılacağı anlaşılıyor. İnceleme elemanlarının şahsi yorumlarına dayanarak tebliğe, sirkülere aykırı rapor yazmalarının önüne geçilmiş olacak.
Ücret konusunda iade edilecek tutar düşecektir
Anayasa Mahkemesi kararına uyum çerçevesinde yapılan düzenleme ile taslakta ücretliler için farklı oran belirleme yerine dilimlerde farklılık yoluna gidilmiş. Bilindiği üzere bu konuda çok sayıda dava açılmıştı. Beklentimiz açılan davalarda (süre vb. usul tartışmaları bir yana bırakılıp, esasa ilişkin karar verilebildiği hallerde) mevcut düzenleme ile yeni düzenleme arasındaki farkın iadesi yoluna gidilebileceği yönündedir.
Yatırım indiriminde aykırılık yine Anayasa'ya aykırı düzenleniyor
Değerli DÜNYA okurları, bildiğiniz üzere daha önce de bu konudaki görüşlerimi paylaşmıştım. Taslakla getirilen düzenleme yine kazanılmış hakların kullanımının sınırlanması anlamına gelmektedir. Önceki düzenleme süre sınırı getiriyordu. Şimdi "miktar" sınırı getiriyor. Özünde birbirinden çok da farklı değil. Önemli olan ilkelerdir. Devlet olarak bir konuda taahhütte bulunmuş ve yaptığın harcamaları vergi matrahından indirteceğim demişseniz bunu görmezden gelemezsiniz. %25'le sınırlama görmezden gelmektir. %25 %1 de olabilirdi. %7.5 de. Hukukilik, güven ilkesi, geçmişe dönük düzenleme yapmama, kazanılmış haklara saygı vb. anayasal ilkeler göz ardı edilemez.