Tekstilin alternatifi gayrimenkul olamaz

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

(Önümüzdeki dönemde tekstilin gayrimenkule alternatif olduğunu görürsek şaşırmayalım)

Son yıllarda özellikle iplik sanayiinde, eskinin şartlarına göre yapılmış yatırımlar, gelişen ve değişen ekonomik şartlara uyum sağlayamayınca, genelde "tekstil" kötüleniyor. Ve de ne yazı ki "tekstilin alternatifi olarak gayrimenkul" ortaya çıkıyor.

Belki de Türkiye'de gelişmelere uygum sağlayamayan tekstil kuruluşları yöneticilerinin "balon yapan" gayrimenkul sektörünün cazibesine kapılmaları bu olumsuz gelişmenin ardındaki neden oldu.

Hafta sonu Hürriyet'te Ayşegül Akyarlı Güven'in bir haberi yayınlandı. "Edip İplik, gayrimenkulü sevdi. Tekstil Fabrikasını soğuk hava deposu yapacak" başlığını taşıyan haber şöyle idi:

"1972 yılından bu yana tekstil sektöründe faaliyet gösteren Edip İplik, Lüleburgaz'da sürdürdüğü tekstil faaliyetini durdurarak, gayrimenkule girme kararı aldı.

Şirketin performansından 4-5 yıldır memnun olmadıklarını ifade eden şirket ortağı Kenan Koç, "Tekstil konusu gayrimenkul işinde büyümemiz konusunda ayağımıza dolanıyor. Bu nedenle satış kararı verdik. Lüleburgaz'daki tesisi hemen değerlendirmeyi planlıyoruz. Edip İplik'i sadece marka olarak satabileceğimiz gibi komple tesis ile birlikte de elden çıkartılabiliriz. Müşterimizin talebi doğrultusunda tesisi satışa da çıkartabiliriz" dedi. Lüleburgaz'daki tesisi soğuk hava deposu olarak kullanmak isteyen bir şirketten lojistik ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik başvuru da aldıklarını söyleyen Koç, şöyle konuştu: "Aslında depo olarak kullanıma yönelik iki başvuru aldık. Ancak, sadece bir tanesi kontrata dökülme seviyesine kadar geldi. Talebin kaç sene kullanıma yönelik olduğunu görüp bu konudaki kararımızı vereceğiz. Soğuk hava deposunda karar kılarsak 1 milyon dolarlık bir yatırım yapmamız yeterli olacak."

"Şirketin değeri bugün 29 milyon doları buluyor. Ancak, bu 29 milyon dolarlık hacmin içinde İstanbul'daki 212 projesi de yer alıyor.

Şu an Mahmutbey'deki projemiz bizim için daha değerli. Ancak, Lüleburgaz'da da tekstil fabrikamızın kapladığı alanın dışında 200 bin metrekarelik arsamız var. Tekstil fabrikasını depo olarak değerlendirsek bile burada farklı bir proje uygulayabiliriz."

Tekstildeki politikaların ve Güney Doğu'daki teşvik konusunun haksız rekabete yol açtığına dikkat çeken Koç şunları söyledi: "Döviz kuru da geriye dönünce gayrimenkul, tekstilden daha cazip gelmeye başladı. Lüleburgaz'da 5 sene sonra tekstilden bu kadar para kazanamayız. Çünkü sektör artık patronun kendi maaşını çıkarmak için çalıştığı bir şirket haline geldi. Borsada izlediğimizi rakiplerimiz de bir türlü değer artırmayı başaramıyor. Piyasa değerimiz son yıllarda negatife döndü."

Sayın okuyucularım Edip İplik, Türkiye'nin en eski ve en büyük iplik yatırımlarından biridir.

Teşvik belgesi Edirne için verilen ve bu nedenle adı Edirne İplik Sanayi AŞ olan yatırım, Turgut Özal'ın özel ilgisi ve desteği ile, pazara daha yakın olması için İstanbul Mahmutbey'e kaydırılmış idi.

Daha sonra büyüyen iş imkanları nedeniyle 1998 yılında Lüleburgaz'da çok modern bir fabrika yapılmıştı. 2005 yılında Mahmutbey'deki fabrika kapatıldı. Üretim Lüleburgaz'a kaydırıldı.

2008 yılında Mahmutbey'deki fabrika binası yıkılarak yerine 212 adı ile alışveriş merkezi, işhanı ve residans yapımına başlandı.

Anlaşıldığı kadarı ile şimdi Lüleburgaz fabrikası da aynı kaderi paylaşacak.

Edip İplik 1990 yılında halka açıldı. İMKB verilerine göre halen piyasa değeri defter değerinin 0.92'si ölçüsünde 28.8 milyon dolar dolayında. Bu değer Mahmutbey'deki ve Lüleburgaz'daki gayrimenkulleri de içeriyor.

Edip İplik tesisleri 2006 yılının yarı yılında 7.7 milyon YTL, 2008 yılının yarı yılında 833 milyon YTL, bu yılın yarı yılında 3.9 milyon YTL zarar açıklamıştı.

Ekonomi bakımından, sektör bakımından Edip İplik gibi önemli bir tesisin üretimden çekilmesi üzücüdür.

Fakat Edip iplik olayı genellenemez. Günümüzde gayrimenkulun tekstilin alternatifi haline geldiği söylenemez.

Bütün dünyada tekstil yaşarken Türkiye'de tekstilin sonu gelemez. Önemli olan işletmelerin değişen ve gelişen şartlara uyumudur.

Unutulmamalıdır ki gayrimenkulde balon patladı. Uzun süre gayrimenkul eski cazibesine kavuşamayacak. Balonlu fiyatlara göre yapılan hesapların gözden geçirilmesi gerekecek.

Önümüzdeki dönemde tekstilin gayrimenkule alternatif olduğunu görür isek şaşırmıyalım.

Tüm yazılarını göster