Tarımsal yatırımlar: "Sel önünden kütük kapma" dönemi mi?

Rüştü BOZKURT BUZDAĞININ DİBİ rustu.bozkurt@dunya.com

Tarımsal üretime olan talebin artacağını ileri sürmek için yeteri kadar gerekçe üretebilirsiniz.

Diyebilirsiniz ki, sağlık koşullarındaki gelişme nedeniyle çocuk ölümleri azalıyor; ortalama ömür uzuyor ve bu iki eğilim dünyamız hiçbir zaman barındırmadığı kadar insana aş yaratma sorumluluğunu omuzlarımıza yüklüyor.

Hızınızı alamaz, orta sınıfın artışını, harcanabilir gelir düzeyinin yükseldiğini, bu iki olgunun gıda maddeleri tüketiminde sadece nicelik gelişmesi yaratmadığını, niteliğin gelişmesinde de itici etki yaptığını ileri sürebilirsiniz.

Heyecanınızı artırmak istiyorsanız; ataerkil ailenin hızla çözüldüğünü, çekirdek ailenin topluma egemen olduğunu; kadının iş yaşamına girişinin hızlandığını, bu nedenle gıda maddelerinde "paketleme" ihtiyacının yeni bir "gıda tüketimi kalıbı" yarattığına ilişkin rakamları sıralar;yatırım için iştahları kabartan argümanları sıralayabilirsiniz.

Yerel düşün, küresel davran

Bilim ve teknolojideki gelişmelerin "ulaşabilirlik" ve "erişebilirlik" alanlarını genişlettiğini anımsatır; gıda üretiminde arzın sınır dinlemediğini,coğrafi yalıtımın kırıldığını, mevsimlere meydan okuduğunu, kültürel-arka plan sınırlamalarının aşıldığını; tüketim kalıbı homojenliğinin arttığını,bunun da müşteri ve rakip algılamasını köklü biçimde değiştirdiğini ve yeni fırsat alanlarının oluştuğunu anlatarak yatırım iştahınızı kabartabilirsiniz.

Enformasyon-odaklı, küresel ve ağ kurumuna dayalı yeni ekonomik düzen içinde, sadece ülke ya da bölge sınırlarında kalmayan, dünyanın her yerinde "pazar satın alarak büyüme" stratejisi uygulayan bir işyeri düşü kurabilir; tarımsal alanın bu konuda fırsat pencerelerini açtığını düşünebilirsiniz.

Küresel ekonominin temel eğilimlerinden biri olan "…yerel düşün,küresel davran" ilkesini uygulamada en uygun alanın tarım kesimi olduğunu düşünebilir ve bu düşüncenin sizi bir an önce yatırım yapmaya istekli hale getirmesine bütün kanalları açabilirsiniz.

Tarım-teknoloji işbirliğinin, "çiftçi sayısında azalma" ama "tarımsal üretimde artış" yaratan etkilerini dikkate alarak, sermaye-yoğun tarım işletmeciliği aşamasına geçildiğini gözler; bu alana yapılacak yatırımların endüstri ve hizmetler kesimine yapılan yatırımlardan daha önemli olduğunu da düşünebilirsiniz.

Ürün arzında yetersizlik

Gelecek günlerde, organik büyüme, işbirlikleri ve ortaklıklar oluşturarak rekabet gücü olan örgütlü tarım işletmeleri aşamasına geçileceğini, bu eğilimin çok güçlü olduğunu düşünerek; süreç içinde yer almak için kervana katılanlar arasında olmak için istekli olabilirsiniz.

Sermayenin "gıda işleme yatırımlarına" yöneldiğini; ama gıda üretimini destekleyen "tarımsal üretimde arz eksikliğini" görür; üretim alanında "…ciddi yatırım boşlukları" bulunduğunu düşünür; boşlukları doldurmanın tam zamanı olduğuna kendinizi ikna edebilirsiniz

Dünya genelinde insanların "gıda güvenirliliği" bilincindeki yükselişi gözler; bunun yeni yatırımlara, organize işletmelere olan ihtiyacı artıracağını hesaplar; bu ihtiyacın yaratacağı yatırım fırsatlarını kaçırmamak için düşünce ve fikir üretme teknenizin yelkenini alabildiğine rüzgarlandırabilirsiniz.

Yapısal ve ekonomik özellikler

Söylenen ve söylenmeyen değişmelere yenilerini ekler; tarımsal alanda yatırım yapmanın tam zamanı olduğuna kendinizi inandırabilir; tarımsal yatırım fırtınasını ıskalamamak, "…sel önünden kütük kapma" konusunda treni kaçırmamak için heyecanlanmanız da son derece doğal. Daha da ileri giderek, gerekçelendirmiş ve "zihni meşrulaştırma sürecini" tamamlamış bir olgunlukla hemen yarın harekete geçme kararlılığı gösterebilirsiniz…

Üretilen gerekçelere, ortaya konan ölçülere, motivasyon yaratan söylemlere itirazım yok.

Küçük bir uyarım var: Birincisi, tarımsal alanda yapılacak yatırımlarda değişken sayısı çok fazla. İkincisi, tarladan sofraya değer yaratma zincirinin tüm halkalarındaki ayrıntılara dikkat edilmeli. Başlangıç noktasına hassas bağlılık ilkesine bir gölge sadakati ile uymak gerekiyor. Eğer fizibilite aşamasında gerekli ayrıntı özeni gösterilmezse, Van Et Fabrikası'nda yaşananları, Amasya'da Fersu'daki yılgınlıkları, milyonlarca inek ithal edip sonuç alamama gibi kaynak israfını ölçek büyüterek tekrar edebiliriz.

Tarımsal projelerde sloganlar fikirlerin yerini aldığında, bütün bu tuzaklar yolumuza serilir.

Sektörün yapısal ve ekonomik özelliklerini mutlaka dikkate almalı, kendimizi dolduruşa getirerek yatırım yapma yoluna sapmamalıyız. Bize "…kral çıplak" diyebilecek insanlarla mutlaka projelerimizi tartışmalıyız. Kamu yöneticileri, kanaat önderleri ve beklenti yaratıcı konumda isek, ayrıntı bilgisi ile genel eğilim arasında dengelere ne kadar hakim olduğumuzu her an kendimize anımsatmalıyız…

Tüm yazılarını göster