Tarım, işsizliği yine frenleyebilecek mi?

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Hatırlanacaktır, eylül ayında yüzde 13.4 olarak gerçekleşen işsizlik oranının, ağustosa göre değişmemesi sürpriz olarak nitelenmişti. Küresel krizin hiç söz konusu olmadığı yıllarda bile eylülde ağustosa göre artan işsizliğin, bu yıl sabit kalmasının nedeni ise hemen anlaşılmıştı; tarımdı bunu sağlayan. Tarım istihdamı mevsimsel etkenlerle eylül ayında ağustosa göre yine azalmıştı azalmasına ama, bu yılki azalma önceki yıllardakinden çok az olmuştu. Örneğin 2007 yılının eylül ayındaki tarım istihdamı, ağustosun 164 bin altındaydı. Aynı şekilde geçen yıl ağustostan eylüle tarım istihdamı 170 bin kişi azalmıştı. Bu yılki azalma ise 100 binde kalmıştı. Sanayideki istihdam ise uzun bir aradan sonra az da olsa artış gösterince işsizlik oranı sabit kalmıştı.

Türkiye İstatistik Kurumu, bugün ekim ayının verilerini açıklayacak. Bir kez daha belirtmekte yarar var; ekim ayının verisi olarak açıklanacak rakamlar, eylül-ekim-kasım aylarının ortalamasını gösterecek.

İşsizlik oranı, tarımda mevsim etkisiyle ortaya çıkan istihdam azalmasının hız kesmesi sayesinde eylülde sabit kalmıştı. Bu eğilim, acaba ekimde de sürecek ve tarım sektörü, işsizlik oranını frenlemeye devam edebilecek mi?

Önce son iki yılın sektörler itibariyle istihdamının eylülden ekime nasıl değiştiğine bir göz atalım:

Tarım sektöründeki istihdam 2007 yılının ekim ayında eylüle göre tam 399 bin kişi azaldı. Aynı aylar itibariyle geçen yılki azalma ise 177 bin kişi oldu.

Sanayideki istihdam yine aynı aylar itibariyle 2007'de 37 bin kişi, geçen yıl ise 45 bin kişi geriledi.

Hizmetlerde sırasıyla 115 bin ve 6 bin kişilik azalma kaydedildi.

İnşaat sektöründe ise 2007 yılında 53 bin, 2008 yılında 6 bin kişilik azalma oldu.

Rakamların ortaya koyduğu tablo çok açık. Toplam istihdamın yönünü, büyük ölçüde tarımdaki değişim belirliyor. Bu yıl ekimde eylüle göre sanayi istihdamında çok büyük olmasa da bir artış kaydedildiğini görebiliriz. Ancak, bu olası artış, işsizlik oranı üstünde çok belirleyici olabilecek gibi görünmüyor. O yüzden tarım istihdamının boyutunda ortaya çıkacak gerileme büyük önem taşıyor.

Tarımdaki gerileme, eylülde olduğu gibi ekimde de görece düşük kalırsa işsizlik oranı ekim ayında hızlı bir artış kaydetmeyebilir. Ancak bu konuda bir tahmin yapmanın zorluğu da ortada. Örneğin sanayideki istihdamın ekimde eylüle göre çok büyük bir değişiklik göstermediği tahmininde bulunmak mümkün. Sanayi istihdamı artı ya da eksi küçük bir oynama göstermiştir; kuvvetle olasıdır ki istihdamda eylülde olduğu gibi ekimde de artış yaşanmıştır. Toplam istihdamda en büyük paya sahip olan hizmetlerde ise dengesiz bir eğilim göze çarpmaktadır. Biraz önce belirttik; hizmetler istihdamı eylülden ekime 2007 yılında 115 bin azalmış, geçen yılki azalma ise yalnızca 6 binde kalmıştır. Dolayısıyla hizmetlerde bu yıl ekimde nasıl bir gelişme olduğunu kestirmek pek kolay görünmemektedir.

Bütün bu etkenleri bir araya getirdiğimizde, TÜİK'in bugün açıklayacağı, hatta siz bu satırları okurken açıklamış olduğu ekim ayı işgücü istatistiklerinde çok sürpriz bir işsizlik oranı görme olasılığımız bulunduğunu belirtmek gerekiyor.

Tarımdaki istihdam azalması biraz hız kazanırsa işsizlik fırlar gider ve yüzde 14 çok kolaylıkla aşılır.

Sanayide tahminlerin ötesinde bir istihdam artışı olursa, bu durum işsizliğin tırmanışını önleyebilir.

Hizmetlerdeki istihdam gerilemesi geçen yılki gibi tek haneli binler düzeyinde değil de, 2007'deki gibi 100 binin üstünde oluşursa işsizlik yine çok artabilir. Ya da tam tersi, hizmetlerde bir iyileşme yaşanmışsa bu işsizliği aşağı çekebilir.

Yani ortada adeta çok bilinmeyenli bir denklem var. O yüzden de ekim ayı  işsizlik oranı konusunda tahmin yapmak pek kolay değil. Hem bir ayın oranı çok da önemli sayılmaz. Temel sorun, işsizlik oranında geçmiş yılların halen çok üstünde bulunmamız ve bu sorunun öyle kısa vadede geride bırakılamayacak kadar derin olmasıdır.

Tüm yazılarını göster