Ülkemizin bu günlerdeki gündeminde ne anlatmak gerektiği üzerine epey zamandır düşünüyorum.
Cafer Gümüş ve Hüseyin Günday ışıklar içinde yatsınlar.
Prof. Dr Yücel Akıncı şimdi nerelerdedir bilemiyorum; kulakları çınlasın.
Gençlik liderleri olarak İsmet İnönü' ye giderler: "Menderes'e verilen cezanın Bayar'a neden verilmediğini sorarlar. Hayatın örsünde balyozlanmış İsmet Paşa şu tarihi anlatımda bulunur: "Siyasette haklı-haksız yoktur; güçlü-güçsüz vardır. Güçlü olanlar hep haklı gibi gözükür. Ancak, güçlü olanlar kendilerine ilkelerden ve yasalardan sınırlar çizmezlerse, bir gün kendi güçleri içinde boğulur. Bugün hain ilan ettiklerimiz, yarın kahraman olabilir. O nedenle, siyasette 2000'de 1 ihtimal dahi olsa tamiri imkansız hatalar yapmamak gerekir. İdam, tamiri imkansız bir hatadır!"
İşte görmüş geçirmiş bir devlet adamının siyasete bakış açısı böyle olur. Uzatılan her mikrofona konuşan, konuştuğunun arkasında sağlam bir felsefi zemin olmayan, kendini ilke ve yasalarla sınırlı görmeyen bir siyaset anlayışının ülkemiz gündemine egemen olmasından fevkalade rahatsız oluyorum.
İsmet Paşa' nın söylediklerine herhangi bir şey eklemenin ya da çıkarmanın abesle iştigal olacağını düşünüyorum. Siz ne dersiniz sevgili okuyucu... Siz ne dersiniz!