Sigortadan tazminatını alan bir kişi "Tabii sigortacıların işi bu neden teşekkür edeyim" derken, diğer taraftan sigorta şirketlerine teşekkür mektupları yazanların da sayısı da az değil. Hakkettiğinden fazlasını alanlar çok daha mutlu oldukları kesin. Geçtiğimiz haftalarla kanser tedavisi gören bir sanatçımızın sigorta şirketinin ödediği tazminatın bir kısmını geri ödemesi gerçekten bir erdem.
Hiç kimse kendini kandırmasın, her sigortalı olası bir tazminat durumunda "Ben sigorta şirketinden nasıl daha fazla tazminat alırım" diye düşünmüştür. Bu nedenle de sigorta şirketleri de hasarları didik didik edip, bir suistimal olup olmadığını araştırmaya çalışıyor. Bu karşılıklı güvensizlik ortamı da sigortacılığı kötü etkiliyor. Geçenlerde ABD'nde elini kesip sigorta şirketlerinden haksız tazminat isteyen biri yakalanıp, iş ortakları ile cezaevine gönderilmiş. Türkiye'de de benzer olaylar yaşanmıştı. Elini parmağını kesip, yakalandıklarında ve tazminat alamayacağını anladıklarında "Peki benim parmaklarım ne olacak ?" diyenleri duyduk.
Bu tür suistimaller yargıya intikal ettiğinde ise hakim genelde mağdur gördüğü için sigortalı lehine davayı kapatıyordu. Son yıllarda hakimler artık ellerine gelen deliller doğrultusunda farklı kararlar da almaya başladılar. Fakat ne olursa olsun ihtisas mahkemeleri olmadığı için bilirkişi raporu ile dava sonuçlandırma yoluna gidiliyor.
Sigorta Tahkim Komisyonu göreve başladığından bu yana tüketicinin de, sigorta şirketinin de mağduriyeti önlenmiş oluyor. Henüz çok iyi bilinmemesine rağmen Sigorta Tahkim Komisyonu'na başvurular hızla artıyor. Sigorta poliçesi satın aldıktan sonra oluşan hasar sonrası hakkının yendiğini düşünüyorsan, Tahkim Komisyonu'na müracaatın yeterli. Bunun en önemli avantajı mahkeme kadar uzun sürecin geçmemesi. 45 gün gibi çok kısa bir sürede başvurun tarafsız sigorta hakemleri tarafından incelenip karar verilebiliyor. Maliyeti de mahkeme masraflarından çok daha az. Şayet çıkan sonuçtan tatmin olmazsan yargı yolu açık.
Bütün sigorta şirketleri Sigorta Tahkim Komisyonu'na üye. Yani verilecek kararı saygılılar. "Sigorta şirketi benim paramı ödemedi, ya da eksik ödedi" diye ortalıkta konuşmak yerine www.sigortatahkim.org adresine gidip müracaat ile ilgili bütün bilgilere ulaşabilirsiniz.
Sigorta Tahkim Komisyonu Müdürü Metin Karacan, 2011 yılında Tahkim Komisyonu'na yapılan başvuru sayısında önceki yıla göre yüzde 61 gibi ciddi bir artış olduğunu, başvuru sayısının ise toplamda 3.126'ya yükseldiğini belirtti.
Metin Karacan'ın verdiği bilgilere dayanarak ; Komisyon'a yapılan başvuruların dağılımına baktığımızda ise sektörün prim üretimiyle paralel olarak en önemli payı yüzde 44'le trafik sigortasının aldığını görüyoruz. Trafik poliçesinden kaynaklanan uyuşmazlık başvurularını, yüzde 29'la kasko, yüzde 8'le yangın sigortalarına ilişkin başvurular takip ediyor. İl bazında ise başvuruların yüzde 40 gibi önemli bir bölümü İstanbul'dan gelirken, Ankara yüzde 8, İzmir ise yüzde 6'lık bir oranla İstanbul'u takip ediyorlar. İl bazında dağılımlara baktığımızda bugüne kadar 79 ilimizden başvuru yapıldığını görüyoruz.
Bu, sistemin bütün ülke çapında erişilebilir olduğunu gösteren önemli bir gösterge olduğunu söyleyebiliriz. Komisyon'a 2011 yılında yapılan başvuruların yüzde 83'lük kısmında uyuşmazlık miktarının 15 bin TL ve altında olduğunu görüyoruz. Komisyon'un öncelikli amacının düşük miktarlı uyuşmazlıkların mahkemelere taşınmadan kısa sürede çözülmesi olduğu belirtilebilir. Öte yandan, 2011 yılında sigorta hakemlerince toplam 1.149 uyuşmazlık karara bağlandı. Karara bağlanan bu uyuşmazlıkların yüzde 28'in de sigortalının talep ettiği miktar tamamen kabul edilirken, yüzde 39'un da miktarın kısmen kabulüne, yüzde 33'ün de ise tamamen reddine karar verildi. Görüldüğü gibi hem hızlı, hem de adil bir yol. Öyle sağda solda "sigorta şirketi paramı vermiyor" diye söylenerek vakit kaybedileceğine www.sigortatahkim.org sitesine girip başvuru yapılması yeterli.