Sigortacıları "Devlet" yerine koymayalım

Can KANTAR SEKTÖRÜN İÇİNDEN cankantar@gmail.com

Sigorta konusu çok hassas bir konu. Gerçekten birçok bilinmeyeni var. Tüketici sigorta yaptırırken kafası karışıyor. Karar veremiyor. Bu nedenle acentesine güvenmekten başka bir çaresi kalmıyor. O ne derse ona evet diyor… Teminatlar, muafiyetler, gibi birçok karışık konu aslında sorunların sebebini oluşturuyor. Bilgilendirme Yönetmeliği de bu nedenle çıkmıştı. Ama duyuyorum ki hiç kimse poliçesindeki bilgilendirme formunu okuyup imzalamıyor. Yarın öbür gün sorun çıktığında çok dizimizi döveceğiz. Bu bilgisizlik ne yazık ki medyada da var. Bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar az olan sigorta konusunda haber yapabilecek gazeteci arkadaşım var. Bu arkadaşlarımın dışında haber yapanların yazısını okurken durum hemen anlaşılıyor zaten.

Şunun altını özellikle çizmekte fayda var. Özel sigortalarla ilgili haber yapacaksanız lütfen sektör yöneticilerine danışın ve onların da görüşlerini alın. Tek taraflı haber yapmamakta fayda var. Ne yazık ki bizde bir konuda uzmanlaşmış gazeteci sayısı çok az. Sigorta konusunda haber yapan arkadaşım sonrasında gidip bir kozmetik firmasının basın toplantısını da izleyip haber yapabiliyor. Bu konuyu kesinlikle meslektaşlarımı yermek için yazmıyorum. Sistem böyle.

Sigorta felakette hatırlanıyor

Gazeteci arkadaşlarım özel sigortalar konusunda bilgisiz ise, haber kaynağı ne söylerse onu yazmak zorunda. Meslektaşlarımın arasında işini biraz daha ciddiye alanlar araya bir de sektör yöneticisinin görüşünü koyabiliyor. Bu da bir yöntem… Şimdi gelelim asıl söylemek istediğime.. Birçok felaket ne yazık ki bize sigortayı hatırlatıyor. Bu günler sigorta sektörü için ise bir sınav. Çünkü geriye dönük sektör iyi bilinmiyor. Ya da şöyle söyleyeyim; hasarı olan tüketicilerimizin yüzde 97'si hasarını alıyor. Geriye kalan yüzde 3'ün hasarı reddediliyor. İşte bu yüzde 3'ün propagandası nedeniyle sigortacılar çok iyi bilinmez. Sigortacılarda yüzde 97'ye hasarlarını ödediklerini kamuoyu ile paylaşmazlar. Paylaştıklarında "hasar ödemek zaten sizin işiniz değil mi ?" diye bir soru ile karşılanmaktan çekinirler.

Bizler özel sigortalarla ilgili gazetelerde haber yapar, yazı yazarız, televizyonlarda programlar hazırlarız, sonra bir ünlü sanatçımız çıkar "hey sana sesleniyorum, sigortacı neden falancanın parasını vermiyorsunuz?" diye televizyonlardan milyonlara seslenir. Ayıkla pirincin taşını. Bir gazeteci arkadaşım bir haber yapar "Sel teminatı DASK kapsamına alınacak ve geriye dönük olarak vatandaşlar bu haktan faydalanabilecek" diye haber yapıp ortalığı karıştırır ve  mağdur vatandaşlarımızı yanlış bir beklentiye sokar.. Böyle bir şeyin gerçekleşmesinin ne kadar zor olduğunu ve çıkan kanunların geriye dönük işlemeyeceğini pekala biliyordur arkadaşım. Ama popülist bir yaklaşım bile olsa sektöre zarar vermek için yeter. Bu sefer para mara alamayınca mağdur vatandaşlarımız belki de DASK'ı suçlayacak bunun için. Sonra bir bakıyoruz bir sivil toplum örgütü başkanı çıkıp "sigortacılar eksperleri vasıtasıyla selden zarar gören sigortalılara çok kötü davranıyor. Hasarlarını hemen ödemiyorlar. Ne olacak canım bu insanlar zaten mağdur bir kerelik sigortacılar ince eleyip sık dokumadan paralarını versinler" diyebiliyor.

Sigorta şirketleri kar amaçlı ticari müesseselerdir

Öncelikle sigortacılar hasar tespiti yapmadan mağdurların paralarını ödedikleri birçok örnek var. Bu son felaket sonrasında da ekspertiz raporları hazırlanmadan milyonlarca lira mağdur sigortalılara ön ödeme şeklinde hemen ödendi. Fakat buradan şunu söylemek isterim ki, sigortacıları ve sigorta sektörünü Devletimizin yerine koymayalım lütfen. "Bir kerelik verin, neden bu kadar araştırıyorsunuz, hemen ödeyin" gibi yaklaşımlar son derece yanlıştır. Sigorta şirketleri de kar amaçlı birer ticari müessese olduğunu unutmamalıyız. Sigortacılar havuzda biriken paraları paylaştırıyor. Konu ne kadar trajik de olsa bunu fırsat bilip haksız kazanç sağlamak isteyenlerin de çıkacağını unutmamak gerekir. Bu nedenle sigortacılar da hassaslar. Sigortacılarını iyi niyetinden şüphe etmek yerine bazı konularda dürüst davranarak onların işini kolaylaştırmak görevimiz olmalı. 

Tüm yazılarını göster