Sigorta acentelerinin geleceğini etkileyecek günler yaşıyoruz. Yönetmelik Taslağı görüşe açıldı. Taslaktan kimse memnun olmadığına göre başarılı bir taslak olduğunu düşünüyorum. Birkaç değişiklik mutlaka olacak. Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürü Ahmet Genç'in bu konu üzerinde çok hassas olduğunu tahmin ediyorum. Bir taraftan acenteler diğer taraftan sigorta şirketleri mutlaka görüş bildirecek ve kendi isteklerinin dikkate alınması konusunda ısrarcı olacaklardır. Demokratik tutumu ve her kesimi dinleyen tavrı ile sektörde bir fark yaratan Sigortacılık Genel Müdürü Ahmet Genç'in istekler hangi kesimden gelirse gelsin uzlaşmacı tavrının yanı sıra aklına yatmayan konuları da kabul etmediğini de duyuyoruz. Umarım Yönetmelik son şeklini aldığında da her kesim mutlu olur. Çünkü artık önümüze bakmalıyız. Sektörün yapacak çok şeyi var. Bütün aktörleri ile sigorta endüstrisi daha da büyümek için artık düzenlemelerin biran evvel yapılmasının gerekliliğinde hem fikir.
Herkes yönetmeliği bekliyor
Sigorta Acenteleri Yönetmeliği'ni herkes bekliyor. SEGEM eğitimlere başlamak için bekliyor. Acenteler ise yok fiziki şart, yok sermaye yeterliliği gibi konuların hemen açıklığa kavuşması için bekliyor. Tek hedef acentelerin kurumsallaşması olmalı. Çünkü acenteler sigorta şirketlerinin vitrinidir. Sigorta acenteliği zorlaşıyor. Mesleğe saygınlık getirilmesi esas. Belirli bir büyüklüğe erişemeyen acentelerinde yavaş yavaş sistemden çıktıklarını duyuyoruz. Bir o kadar da sisteme giren var. Ama şu unutulmamalıdır ki, böyle bir hassas sektörde bu kadar sirkülasyon tehlikeli. Vatandaş bugün bir poliçe alacak, bir daha ki yıl acentesini yerinde bulamayacak. Ya da hasar olduğunda vatandaş bakacak acentesinin yerinde yeller esiyor. Böyle bir durumun acenteler için ve dolayısıyla sigortacılık sektörü için büyük bir prestij kaybı olduğunu düşünüyorum.
Muhasebeciler hep sigortacı oluyor
Geçtiğimiz aylarda İzmir Ticaret Odası 56'ıncı Sigorta Grubu Meslek Komitesi Başkanı Hüseyin Saygılı bana İzmir'de yaptırdığı bir araştırmayı göndermişti. Daha önce yayınlamaya fırsat bulamamıştım. Araştırma yapmak için bile gidildiğinde acentelerin büyük bir kısmına ulaşılamamış mesela. Ya adreslerinde yok, ya kapanmış ya da sahiplerine ulaşılamamış. Bu rakam aşağı yukarı yüzde 30'a denk geliyor. Acente sahiplerinin 4/3'ü erkek ve üniversite mezunu. Burada sigorta acenteliği yapılacak en ideal yaş aralığı ise 35-44 çıkmış. Sigorta acenteliğini seçenlerin önceki meslekleri ise muhasebeci, bankacı ve otomotiv satışçısı olarak çıkmış araştırma sonucunda. İhtisas alanlarında da her zamanki gibi kasko birinci sırada yer alıyor. İlginç bir araştırmaydı ve sizinle geç de olsa paylaştım. Bu araştırmayı yaptıranları da kutlarım.
Bankalar sigortacılık yapsın mı ?
Gelelim en hassas konuya "bankalar ne kadar sigortacı olmalı?" Yasa ile bazı kısıtlamalar getirilmek istenmiş. Şu da bir gerçek ki bankalarda yapılan sigortacılık faaliyeti o kadar da önemli değil. Prim üretim sıralamasında ilk 10 şirket arasında 5'inin bir banka bağlantısı yok. Şirketler tarafından bakıldığında acente dağıtım kanalı dışında alternatif dağıtım kanalları yaratılarak bu rekabet ortamında bir adım öne geçmek ilk hedef. Acenteler tarafından bakıldığında ise "haksız rekabet yapılmadan sadece zorunlu sigortalar satılsın" deniyor. İstatistikler gösteriyor ki zaten tüketici bankadan sigorta yaptırmayı kendi tercihi neticesinde yapmıyor. Orada onlara sunulan şartlar gereği ilk sene yaptırılıyor sonraki senelerde hemen uygun bir acente seçiliyor. Acentelerin en çok canının sıkıldığı bölüm ise "sigortanı da bizden yaptırırsan sana farklı kredi faiz oranı uygularım" tehdidiydi. Bu yönetmelikle de bunun önüne geçileceği tahmin ediliyor.
Özetle, ne yapılırsa yapılsın yönetmelik nasıl çıkarsa çıksın, sigortacılığın saygınlığının yolu kurumsallaşmış bir acente yapısının oluşturulmasından geçiyor bence.