SGK Başkanı Birol Aydemir'e sahip çıkmalıyız!

Yavuz DİZDAR yavuz.dizdar@dunya.com

SAĞLIK / Dr. Yavuz Dizdar Geçtiğimiz hafta sağlık alanında çok olumsuz bir gelişmenin sinyallerini aldık. Hürriyet Gazetesi'nin internet sitesinde Metehan Demir imzasıyla verilen habere göre Bağ-Kur, Emekli Sandığı ve SSK gibi herkesi ilgilendiren kurumların toplandığı ortak çatı olan Sağlık Güvenlik Kurumu'nun (SGK) Başkanı Birol Aydemir "Ben o bakanla çalışmam. Bir daha da geri dönmüyorum" diyerek görevinden ayrıldı. Aydemir'in bağlı olduğu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile arasındaki anlaşmazlık nedeniyle bu karara vardığının açıklandığı haberde, Aydemir'in zaten uzun süreden beri rapor ve izin kullanarak iş ortamından koptuğu "Uzlaşmam mümkün değil. Bakan Beyin tarzı ile benim şahsiyetim ve kariyerimin bir arada bulunmasının ihtimali yok. Bu nedenle, ben burada artık çalışmıyorum" dediği ifade edilmekte. Bakan Çelik ile Aydemir'in arasında "hatırı sayılır" bir anlaşmazlık yaşandığı, anlaşmazlığın tartışma boyutunun bile ötesine geçtiği açık. Son derece başarılı bir bürokrat Sağlık alanının dışında olanlar Birol Aydemir'i tanımayabilirler. Kısaca tanıtmamız gerekirse, 'sağlıkta dönüşüm' olarak adlandırılan programın gerçekleştirilmesinde katkısı olan en önemli isimlerden biri olduğunu söylememiz yeterlidir. Sağlıkta dönüşüm başlığı altında yapılanların birkaçını dile getirelim. Sağlık güvenlik kurumları tarafından kullanılan bütün karneler ortak bir veri tabanında izlenebilir hale gelmiştir. Pirim borçları olanlar, ilaç suiistimali yapmak isteyenler (gereksiz ilaç kullanımı), hatta sahte raporlarla pahalı ilaç reçete edenler saptanabilir hale gelmiştir. SGK özel hastanelerden hizmet alımı konusunda da fazlasıyla belirleyici olmuş, eskiden suiistimale açık satın alma uygulamalarını denetleyebilmiştir. Son olarak uygulamaya sokulan MEDULA sistemi sayesinde internet üzerinden e-fatura ve muhasebe de mümkün olmuştur. Kısacası, Türkiye sağlık alanında ilk defa otomasyonla tanışmış, dahası uygulayabilir hale gelmiştir. Aydemir sistemin üstünlüğüne inanır, peki politikacı neyi savunur? Bütün bu saydıklarımız elbette çok olumlu gelişmelerdir. Birol Aydemir'in başında bulunduğu kurumun kararlarını "tıbbi ve pratik uygulanabilirlik açısından" zaman zaman eleştirsek de, sağlık sisteminin yeniden yapılanmasında çok önemli adımların atılmasını sağlayan bir bürokrat olduğunu da sonuna kadar savunuruz. Dahası kişilik yapısının mutedil, çalışanlarına saygılı, iş odaklı ve sorun çözücü olduğunu da çok iyi biliriz. Yıllardır hedeflenen, ama bir türlü uygulama aşamasına getirilemeyen dönüşümün önemli mesafeler almasını sağlamıştır. Bu yapılanlar, bir bakanın anlayamayacağı kadar fazla ayrıntıyı içermekte ve çok ciddi bir koordinasyonu gerektirmektedir. Şimdiki gelinen noktada spekülasyon yapmak istemiyoruz, ancak SGK'nın en yetkin adamının bakanla anlaşmazlık sonucunda ayrılmış olması, ister istemez bir tarafta sistemin üstünlüğüne inanan iyi niyetli ve başarılı bir bürokrat, diğer tarafta ise seçmene şirin görünmeye çalışan, sistemi delmek pahasına müdahale etmekten çekinmeyen bir politikacıyı gözümüzde canlandırmaktadır. Umuyoruz sorun aşılır, yapılan olumlu işler yarım kalmaz. Türkiye Birol Aydemir gibi başarılı bürokratları her zaman yetiştiremiyor. Böyle birini bulduğu zaman da politik ihtiraslarla kolay kolay harcamamalı.

Tüm yazılarını göster