Seçim sonu gündemi: Kredi Güvence Fonu-harcama çeki-IMF

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Başbakan ile hükümetin şimdilerde seçimi unutup geçim konusunda faaliyetini yoğunlaştırması gerekir.

Önceliği olan konular, banka kredileri için Kredi Güvence Fonu'nun oluşturulması, alt gelir gruplarına "Harcama Çeki" dağıtılması ve IMF anlaşmasının sonuçlandırılmasıdır.

Kredi Güvence Fonu

Kredi Garanti Fonu'nun amacı kriz rüzgarından etkilenen firmalara nefes aldırmaktır. (1) Kriz firmaların gelir-gider trafiğini bozdu. Bu nedenle bazı firmalar eskiden kullandıkları kredileri ve faizini ödeyemiyor. Bankalar bunların üzerine gitse hem firma batacak hem bankalar alacaklarını tahsil edemeyecek. Bir fon oluşturdular ve bankaların risklerine karşı tam veya yarım güvence verilir ise hem firmalar hem bankalar rahatlayacak. (2) Bazı firmaların üretimi sürdürebilmeleri, işçi çıkarmamaları için ek finansman desteğine ihtiyaçları var. Bankaların parası var ama kriz korkusu ile bu desteği sağlayamıyor. Bir fon oluşturulur, bankaların risklerinin tamamına veya bir bölümüne garanti verilir ise firmalar da bankalar da rahatlayacak.

Başbakan seçim öncesi bir söyleşide "1 milyar TL'lik bir Kredi Garanti Fonu'ndan söz etti. Buna özel sektör kuruluşlarının da katkı yapacağını belirtti.

Bankacılık sektörünün toplam kredileri 366 milyar TL. Bu toplamda ihracat kredilerinin payı 30 milyar TL. Yatırım kredilerinin payı 24 milyar TL. İşletme kredilerinin payı 82 milyar TL. İhtisas kredilerinin payı 19 milyar TL. Toplamın 109 milyar TL'lik bölümü yabancı krediler. Bu büyüklükte bir kredi hamcı içinde hükümetin oluşturacağı 1 milyar TL'lik fon ekonomiye hiçbir olumlu etki sağlayamaz. Fon bir an önce oluşturulmalıdır. Devlet katkısı en az 5-10 milyar TL olmalıdır.

Az gelirlilere ihtiyaç çeki

Bugüne kadar uygulamaya konulan KDV ve ÖTV indirimleri, ortanın üstü ve üst gelirin yapacağı harcamalara yönelik teşvikler idi. Bu teşviklerin faturasını ortanın altı ve alt gelir grubundakiler zorunlu gıda ve ihtiyaç maddeleri üzerine binen vergilerle ödeyecek. Otomotiv,beyaz ve kahverengi eşya,konut,elektronik eşyada KDV ve ÖTV indirimleri yararsız değildir. Ama gelir dağılımını daha da bozacak niteliktedir.Ortanın altı ve alt gelir grubundakilere "ihtiyaç çekli" dağıtılarak bir defalık bir destek hem ekonomik hem sosyal yarar sağlar. Öncelik emeklilere ve işçilere verilmelidir.

İşçiler için kaynak hazırdır. İşsizlik Sigortası Fonu'nda 39.7 milyar TL vardır. Bu fon işçilerin katkısı ile oluşmuştur. Bu fondan sadece işçiler ve işçi emeklilerine, bir defaya mahsus olmak üzere ihtiyaç çeki dağıtılabilir.

Vakit geçirilmeden aylık geliri bin TL'nin altında olan işçilere ve işçi emeklilerine İşsizlik Fonu imkanları kullanılarak ihtiyaç çeki dağıtılmalı, aylık geliri bin TL'nin altındaki emeklilere ise bütçe kaynağından destek sağlanmalıdır.

IMF anlaşması kısa sürede sonuçlandırılmalı

IMF anlaşması kısa sürede sonuçlandırılmalı ki, ekonominin kaynaklar-harcamalar tablosu ortaya çıkabilsin. IMF Anlaşması ile ilgili olarak kamu oyuna "seçim sonu IMF'den 30 milyar-40 milyar-50 milyar gibi büyük rakamlarda paranın geleceği ve bütün dertlerin biteceği" şeklinde ümit pompalanmıştır.

IMF ile anlaşmaya varılsa da beklenen büyüklüklerde döviz imkanı sağlanmayabilir.

IMF'nin resmi sitesinde verilen bilgilere göre bugüne kadar imzalanan stand-by anlaşması sayısı 13'tür. Bu anlaşmalar ile IMF tarafından taahhüt edilen destek 33.0 milyar SDR'dir. (1 SDR =1.48 dolar). Bugüne kadar 13 ülkeye kullandırılan kredi toplamı ise 11.3 milyar SDR'dir. (Romanya'ya geçen hafta taahhüt edilen 11.4 milyar SDR'lik destek rakamı resmi kayıtlara henüz girmedi.)

Açık anlatımıyla IMF'nin hem destek miktarı hem de kısa sürede serbest bırakacağı imkan beklenen büyüklüklerde olmayabilir.

Onun için IMF anlaşmasının bir ana önce sonuçlandırılarak, neyin ne olacağının görülmesi zorunludur.

Tüm yazılarını göster