Sapiens’in timsah gözyaşları

Ekosistem ve ekosistemin baş aktörleri hayvanlar, insan faaliyetleri sonucunda her geçen gün daha fazla tehdit altında kalıyor. İnsanlık, kendi varlığını sürdürebilmek adına diğer türleri bilinçsizce yok etmeye devam ediyor.

Burak Tayiz Yeşil Odak

Ekosistem ve ekosistemin baş aktörleri hayvanlar, insan faaliyetleri sonucunda her geçen gün daha fazla tehdit altında kalıyor. İnsanlık, kendi varlığını sürdürebilmek adına diğer türleri bilinçsizce yok etmeye devam ediyor.

İnsan ile hayvan arasındaki bu acımasız ilişkide insanın başat rolü, sadece bireysel güvenlik sorunlarını gündeme taşımakla kalmıyor; aynı zamanda ekosistemlerin bütünlüğünü de tehdit ediyor.

Hayvan saldırılarının iki yüzü

 Timsahlar yılda 2500 insanın ölümünden sorumlu. Buna karşın her yıl insanlar tarafından öldürülen timsah sayısı 100 binleri aşıyor. Avustralya başta olmak üzere dünyanın farklı ülkelerinde timsahlar, moda markaları için deri olarak kullanılmak üzere yetiştiriliyor. Bir çanta yapmak için en az üç timsahın öldürülmesi gerekiyor. Köpek balıkları tüm dünyada, yılda 6 insanın ölümünden sorumlu.

Yıl bazında kaydedilmiş en yüksek insan ölümü vakası ise 63. Buna karşın insanlar tarafından her yıl ortalama olarak 100 milyon  köpek balığı, yüzgeçleri ve etleri için ticari amaçlı olarak öldürülüyor. Bilim insanlarına göre dünyanın içinde bulunduğu iklim kriziyle mücadelede köpek balıklarının oldukça önemli bir rolü var. Araştırmalar köpek balıklarını denizde bırakmanın atmosferdeki karbondioksit miktarını azalttığını ortaya koyuyor.

Sayıları bir zamanlar 1,5 milyonu bulan filler ise yılda ortalama 500 insanın ölümüne neden oluyor. Günümüzde popülasyonlarının sadece 400 binden az olmalarının sebebi ise son 30 yılda insanların yaklaşık 1 milyondan fazla fil öldürmüş olmaları. Filler karbon stoğunu artırma ve hayati besinleri etrafa yayma yetenekleri nedeniyle ‘Ormanın mega bahçıvanları’ olarak biliniyor. Kaplanlar… Yılda 225 insan, kaplan saldırıları nedeniyle hayatını kaybediyor. Ama insan saldırısı sonucu ölen kaplan sayısı 100 binleri aşmış ve ne yazık ki artık kaplanların nesli tükenmek üzere.

Bugün güncel olmayan verilere göre tüm dünya üzerindeki kaplan sayısı yalnızca 3200 kadar. Arılar… Arı sokmasından ölen insan sayısı yılda 5 ila 100 arası. Ancak insanlar tarafından bal için yok edilen arı popülasyonu ve kovan sayısı, yılda 8 milyon. Arılar dünya için baldan daha önemli olan tozlaşmayı sağlıyorlar. Yani yediğimiz besinlerin büyük bir kısmından arılar sorumlu.

Hayvan hakları ihlal raporu ve Türkiye

 Türkiye’ye dönelim...Güncel olmayan verilere göre, Hayvan Hakkı İhlal Raporu’nda her yıl en az 22,7 milyon hayvan ülkemizde işkence görüyor ve yaşam hakkı gasp ediliyor. Yalnızca deneylerde işkence gören hayvan sayısı ise 209 bini geçiyor. Zehirlenme, boğma, yakma, asma, ateşli silahla öldürme, cinsel şiddet, deri yüzme, uzuv kesme, trafik kazaları, avcılık ve ihmal gibi nedenlerle hayatını kaybeden hayvanların sayısı 820 bini aşıyor. İnsan kaynaklı orman yangınlarında ölen hayvanların sayısı ise maalesef tam olarak ölçülemiyor.

Mesele sokak köpekleri mi?

 Mesele hayvan saldırısı ise insanlar için asıl risk sokak köpekleri değil sivrisinekler… Her yıl yaklaşık 1 milyon insan, sivrisinek ısırığı sebebiyle hayatını kaybediyor. Bu durumda acil uyutulması gereken canlılar arsında önceliğin sivrisineklerde olması gerekmiyor mu? Sivrisineklerin ölümü, insanlık için doğru bir karar olur mu? İnsanlar için doğru olan kararların, ekosistem için doğru olduğu kabul edilebilir mi?

Ya da mesele çocuklarımızın saldırı riski altında olması ise Gazze’de 13 bin çocuğu öldüren “insan” içinde bir yasa tasarısı düşünülüyor mu? Yoksa sokak köpeklerinin bir tehlike olarak görülmesinin arındaki gerçek; hava kirliliğinin, su kirliliğinin, toprak kirliliğinin, habitat kaybının, ormansızlaşmanın, milyarlarca hayvanın, on binlerce türün yok olmasının, küresel ısınmanın, altıncı büyük yok oluşun doğrudan sorumlusu olan, gezegenin en saldırgan ve en istilacı canlısı “düşünen insanın” timsah gözyaşları mı?

Tüm yazılarını göster