İçeride bizim "fış fış kayıkçı" ciddiyetinde sürdürdüğümüz futbol yönetimine sonunda UEFA el koymak durumunda kaldı. Federasyon Başkanı Mehmet Ali Aydınlar'ın, "Kendisini şüpheli gören kulüp varsa Avrupa kupalarına katılmayabilir." şeklindeki tepki çeken açıklamaları doğal olarak bir sonuç vermemişken, UEFA Başmüfettişi Pierre Corno yıldırım hızıyla geldi ve iki gün içerisinde meseleye noktayı koydu. Aslında meselenin püf noktası olaylara dışarıdan bakabilmekten ibaret. Demek ki, görünen köy bir İsviçreli için bile kılavuz istemiyor. Bizim "dominant ve domestik" düşünce yapımız ne İsa'yı ne Musa'yı kırmadan işleyişi devam ettirmek üzerine kuruluyken, mevzu "Şampiyonlar Ligi markası" olunca UEFA'nın nasıl süratli ve kararlı davrandığını gördük. Bu karar sanırım "ligin marka değeri" dedikleri esnada bile aslında Türkiye ligini kulak arkası edenlere bir cevap niteliğinde. Esasen Pierre Corno'nun randevuyu direkt olarak soruşturmayı yürüten savcıdan alması TFF açısından okunması gereken bir mesajdı ama bugün itibariyle Türk futbolunun tepe yönetimi "Kararı biz aldık." demeçleri veriyor. Bu demeçler teoride ne kadar doğruysa pratikte bir o kadar da yanlış. Eğer UEFA federasyona izlenimini bildirmemiş olsaydı yine bu karar alınabilecek miydi? Hiç sanmıyorum. Şimdi gelinen noktada Fenerbahçe cephesine hüznün ve öfkenin hâkim olduğunu görüyoruz. Bahsettiğimiz duyguların hedefi neresi olursa olsun benimsenecek hareket tarzını "ligden çekilme" seviyesinde tartışmak Fenerbahçe'ye yalnızca zarar verecektir. Öncelikle şunu iyi tespit etmek lazım. Ligden çekilmenin cezası küme düşürülmek. Eğer Fenerbahçe bunu yaparsa, devam eden davada mahkeme tarafından şike yapıldığı kararı verildiği an, sarı-lacivertliler bir kez daha küme düşmek durumunda kalabilirler. Yani Fenerbahçe'nin iki kere alt lige düşmesi söz konusu olabilir. Çünkü bir yanda "6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun" çerçevesinde devam eden bir mahkeme diğer yanda federasyonun yetkileri içerisinde kalan "ligden çekilme" durumu hâsıl olacak. Yukarıda bahsettiğimiz kanunun 19. maddesi, "Bu kanuna göre bir spor kulübüne veya spor kulübünün mensubuna ceza verilmesi, bu kulübün bağlı olduğu federasyonun yaptırım uygulama yetkisini ortadan kaldırmaz." hükmüyle sabit olduğuna göre Fenerbahçe Türk futbol kamuoyunu cezalandırayım derken kendisine uygulanacak yaptırımları da katmerli hale getirebilir. Borsada işlem görmekte olan ve piyasa değeri hatırı sayılır rakamlara erişmiş bir kulüp için bunlar alınması kolay kararlar değil. Şu aşamada Fenerbahçe yönetiminin önünde iki yol var. Birincisi, bu davada haklı olduklarına inanıyorlar ise hukuki mücadeleyi sonuna kadar sürdürmek. İkincisi ise mevcut yönetimde şikenin varlığına dair vicdani bir kanaat (hatta bilgi ve görgü) varsa -Şampiyonlar Ligi'nden de ihraç edilmişken- bir an evvel itiraf yoluyla cezayı çekip tamamlamak. Milan, Lazio, Torino, Juventus, Fiorentina, Marsilya, Porto ve Boavista… Bu ekipler geçmişte şike davalarına konu olmuş ve çeşitli cezalara çarptırılmış kulüpler. Bu takımlar içinde Avrupa kupalarından ihraç edilenler de oldu ancak uzun vadede kulüplerin tüzel kişiliği kendisini bir şekilde onarmaya başlıyor. Kuvvetler ayrılığı prensibine sıkı sıkıya bağlı bir ülkede yaşıyor isek, yargının Türk futbolunun ekonomik bekasını düşünerek karar vermeyeceğini bilmeliyiz. O konunun muhatabı gereği halinde yasama (TBMM) ve yürütme (Hükümet) organları olur. Dolayısıyla topu mahkemeye atmak Türk futbolunun marka değerini kurtarmayacağı gibi "Fenerbahçe'siz bir lig" düşüncesi de mahkemeden çıkacak nihai kararı değiştirmez.
Dünya liglerinde transfer
· Rus kulübü Anzhi, Inter'in Kamerunlu yıldızı Samuel Eto'o ile resmi olarak sözleşme imzaladı ve transferini gerçekleştirdi. Resmi sitesinde bir açıklama yayınlayan Anzhi, Eto'o ile 3 yıllık sözleşme imzalandığını duyururken, bonservisine 28 milyon euro, Eto'o'ya ise kalacağı süre içinde toplam 20 milyon euro verileceği dile getirildi.
· Valencia'nın başarılı orta saha oyuncusu Juan Mata, bu sezondan itibaren Chelsea için ter dökecek. Londra ekibi, bu transfer için Valencia'ya 26.7 milyon euro bonservis bedeli ödeyecek. 5 yıllık kontrata imza atacak olan Mata'nın ise alacağı ücret henüz açıklanmadı. Valencia formasıyla çıktığı 179 maçta 43 gol kaydeden Mata, 11 kez de İspanya forması giydi.
· Lyon'un yıldızı Michel Bastos'un menajeri, Juventus'un başarılı kanat oyuncusu için son bir şansı daha bulunduğunu söyledi. İtalyan ekibi daha önce iki kez transfer girişiminde bulunmuş ancak Lyon'u ikna etmeyi başaramamıştı. Yeni sezon öncesinde takıma bir kanat oyuncusu almak isteyen Juventus'un ismi daha önce Fiorentina'dan Juan Manuel Vargas ve Hamburg'dan Eljero Elia ile de anılmıştı.
· Premier Lig'e bu sezon yükselen Queens Park Rangers, Newcastle United'ın transfer listesine koyduğu Joey Barton için teklif yapmaya hazırlanıyor. Sosyal paylaşım sitesi twitter'daki hesabından kulüp yönetimini eleştiren Barton, sözleşme uzatma teklifini de geri çevirmişti. Newcastle United yönetimi, 2012'de sözleşmesi biten Barton'ı satarak gelir elde etmek istiyor.
· Barcelona, Brezilyalı forvet oyuncuları Keirrison'u Cruzeiro'ya kiraladığını duyurdu. 22 yaşındaki futbolcu Cruzeiro'da yılın sonuna kadar oynayacak. Gelen haberlere göre Brezilya ekibi, Keirrison'un ücretinin bir kısmını ödeyecek. 2009'da Barcelona'ya Palmerias'tan 14 milyon euroya transfer olan Keirrison henüz Katalan ekibiyle resmi maça çıkmamış ve sırasıyla Benfica, Fiorentina, Santos ve Cruzeiro'ya kiralanmıştı.
· Samuel Eto'o'yu Anzhi'ye satan Inter, kadrosuna Borussia Dortmund'un genç yıldızı Mario Götze'yi katarak taraftarını sevindirmek istiyor. 19 yaşındaki yetenekli orta saha oyuncusu, forvet arkasında ve kanatlarda oynayabiliyor. Bu ayın başlarında Almanya Milli Takımı formasıyla 3-2'lik Brezilya galibiyetinde bir gol atmış olan Götze'nin Inter'e en az 20 milyon euroya mal olacağı tahmin ediliyor.
Türkiye liglerinde transfer
· Arda Turan'ın Atletico Madrid'e transferi sonrasında çalışmalarını hızlandıran Galatasaray yönetimi, Köln'ün Alman yıldızı Lukas Podolski için net adımlar atıyor. Galatasaray yönetiminden KAP'a yapılan açıklamada, "Profesyonel Futbolcu Lukas Podolski ve Kulübü FC Köln ile resmi görüşmelere başlanmış olup gelişmelerden kamuoyu haberdar edilecektir" ifadelerine yer verildi.
· Volkan Şen'e sadece Trabzonspor'un talip olmadığını söyleyen Bursaspor Başkanı İbrahim Yazıcı, daha fazla parayı veren kulübün yetenekli futbolcuyu alacağını açıkladı. Yazıcı konu hakkında "Volkan'ın transferiyle ilgili henüz kesinleşen bir şey yok. İmzalar atılmadan bir şey söylenmez. Trabzonspor'un yanı sıra başka kulüpler de kendisine talip. Daha fazla parayı veren Volkan'ı alır." şeklinde konuştu.
· Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Ankaragücü'nün oyuncularıyla yaşadığı problemler diğer takımların iştahını kabarttı. Sarı-lacivertli ekipten ayrılmayı düşünen Marek Sapara'ya Trabzonspor talip oldu. Şenol Güneş'in orta sahadaki alternatiflerini artırmak adına istediği Sapara için yapılan ilk görüşmelerin olumlu geçtiği kaydedildi. 29 yaşındaki Sapara'nın da Trabzonspor'un teklifine sıcak baktığı söyleniyor.
· Spor Toto Süper Lig'in yeni takımlarından Mersin İdman Yurdu, Bursaspor forması giyen savunma oyuncusu İbrahim Kaş'ı kiraladığını açıkladı. Son olarak Getafe forması giyen ve 2009-2010 sezonunu Beşiktaş'ta kiralık olarak geçiren 24 yaşındaki İbrahim Kaş, 6 kez de A Milli Takım forması giyme başarısı gösterdi.
· Sercan Yıldırım, Volkan Şen ve İbrahim Kaş'la yollarını ayıran Bursaspor'da transfer çalışmaları daha da hız kazandı. Yeşil beyazlıların Mersin İdman Yurdu ile anlaşan İbrahim Kaş'ın yerine savunmanın sağ kanadı için Fransız ekibi AS Nancy'in Faslı oyuncusu Michael Chretien Basser'i yeniden gündemine aldığı iddia edildi.
· Futbol Federasyonu, 2011-2012 futbol sezonu birinci transfer ve tescil döneminin, daha önce açıklandığı gibi 5 Eylül Pazartesi akşamı sona ereceğini bildirdi. Federasyondan yapılan açıklamada, transfer döneminin uzatılacağı yönündeki bilgilerin gerçeği yansıtmadığı belirtilerek, "FIFA kuralları gereği 12 hafta (84 gün) sürecek transfer dönemi 5 Eylül'de bitecek." denildi.