Rüzgar ve akarsu santrallerinde yer seçimi

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Devlet rüzgar santralarında üretilecek elektrik için 9 cent, akarsu santralarında (HES) üretilecek elektrik için 7 cent alım garantisi veriyor. 

Çok sayıda yatırımcı rüzgar ve HES santralı lisansı elde etmek için çaba gösteriyor. Lisans alanların çoğu da yatırım yapıyor. 

Bu tür yatırımlara soyunanlar daha önce deneyim sahibi değiller. Bizde rüzgar ve su haritaları güvenilir değil. Fizibilite çalışmaları iyimser yaklaşımla hazırlanıyor. 

Sonuç olarak yanlış yer seçimlerinde, yanlış tesisler kuruluyor. Şimdilerde rüzgar ve HES yatırımı yapanların bazıları mutsuz. 

Normal bekleyiş bu tür tarırımların 6-7 yılda kendilerini ödemesi. Kredili yatırımların en çok 10 yılda kendini öder hale gelmesi. 

Genelde rüzgar ve akarsu santralarında 1 MG güç için 1.5 milyon dolar yatırım yapılıyor. Bu güç suyun ve rüzgarın düzenine ve gücüne göre yılda 2-3 milyon kWh elektrik üretmesi gerekiyor. Açık anlatımıyla yatırımcının mutlu olabilmesi yılda en az 150 milyon dolarlık elektrik üretimine bağlı. 

Ne var ki yer seçimindeki hatalat ve de rüzgar ve su düzeninin bozulması hesapları alt üst ediyor.Örneğin Doğu Anadolu’da geçen yıl 111 milyon kWh elektrik üreten bir HES, bu yıl 25 milyon kWh elektrik üretebildi. 

Geçtiğimiz günlerde ekonomi gazetecileri Doğu Anadolu’da akarsular üzerinde elektrik santraları inşa eden Gülsan’ın yatırımlarını gezdiler. Yatırımlardaki gelişmeleri yazdılar. 

Yer seçimi ve su düzeni ötesinde farklı bir sorunu gündeme getirdiler. Sorun şu; Devletin lisans verirken, sınır komşusu ülkelerle aramızdaki su anlaşmalarını dikkate almaması ve de çevre bölgedeki köylülerin sulama ihtiyaçlarının hesada katılmaması. 
Abdurrahman Yıldırım, Gülsan’ın bu konuda karşılaştığı güçlükleri şöyle anlatıyor: Aras üzerindeki 7 HES’in sorunu 2006 yılından itibaren enerji sektörüne giren Gülsan, 11 tane HES lisansı almış. 3’ü tamamlanmış, 2’si inşa halinde, diğerleri de proje aşamasında. 

Enerjiye toplam 700 milyon dolarlık yatırım yapılacak. 500 megavat kapasiteye ve 1 milyar kilovatsaat üretime ulaşılacak. 

Kars Sefaköy bitmiş ve üretime başlamış. Ama kapasitesinin epey altında çalışıyor. Nedeni Aras Nehri havzasında çiftçilerin su hakkı ve Ermenistan’a verilmiş asgari su garantisi. Gülsan Enerji sorumlusu Gökçe Gül de, Baba Mehmet Gül de aynı şeyi söylüyor: “İnaaatı bitirdik, su tutmaya başladığında İğdır Ovası çiftçilerini ve yerel yönetimleri karşımızda bulduk. Bizim suyumuz nerede diye. Deklere edilmemiş havza hakları var. Su kullanımının planlanması lazım. Bir de Ermenistan’a devletin su taahhüdü varmış. O da ortaya çıktı. Bize ‘su verilmesi lazım, gelen suyu tutmayın, bırakın’ dediler. Uluslararası bir problemin tarafı olduk. Hiç hak etmediğimiz şekilde taahhüt senedi imzalamak zorunda kaldık. 65 milyon dolar harcadığımız santral şimdi dörtte bir kapasiteyle çalışıyor. Sorun sadece bizim değil. Havzadaki 7 enerji santralının da sorunu. Havza ve enerji planlamasının bir arada yapılması şart.” 
Görülüyor ki son yıllarda özel sektörün büyük ilgi gösterdiği rüzgar ve akarsu santraları yatırımlarını yapanlar ciddi sorunlarla karşı karşıya.

Tüm yazılarını göster