Reel kur başlangıç düzeyine doğru iniyor

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Nedir reel kurun başlangıç düzeyi; her endekste olduğu gibi 100, başlangıç yılı da 2003. Merkez Bankası, TL’nin reel değeri anlamında 2003’ü görece istikrarlı bir yıl olarak nitelemiş ve reel efektif döviz kuru hesaplaması için de söz konusu yılı baz kabul etmeye karar vermişti.

Reel efektif döviz kurunun 100’ün üstünde oluşması TL’nin değerli olduğu, 100’ün altına inmesi ise reel olarak değer kaybettiği anlamına geliyor. Ya da, 100’ün üstünde olmakla birlikte azalmakta olan endeks, TL’nin değer kaybetme sürecinde olduğunu gösteriyor. Veya cümleyi tersinden kurgularsak, böyle bir eğilim döviz kurunun yükselmekte olduğunu ortaya koyuyor. Tıpkı son dönemde yaşadığımız gibi...

Merkez Bankası’nın dün açıkladığı aralık ayına ilişkin reel efektif döviz kuru endeksi, 106.85 düzeyine inildiğini gösteriyor. Reel kur endeksi, aralık ayında gerilediği bu düzeyle, 2011 yılının ekim ayındaki 106.74’ten sonraki en düşük düzeyde bulunuyor. Yani TL, reel olarak son 26 ayın en düşük düzeyine inmiş durumda.

100’ün altına doğru!

Reel efektif döviz kuru endeksi aralık ayında 106.85’e gerilerken, söz konusu ayda ortalama olarak dolar 2.0578, euro 2.8180 düzeyinde oluştu. Reel efektif döviz kuru endeksi elbette TL’nin yalnızca dolar ve euroya karşı olan değerinden yola çıkılarak hesaplanmıyor. Hesaplamada Türkiye’nin dış ticaretine konu tüm paralar, ticaretle ağırlıklandırılmak suretiyle dikkate alınıyor, ayrıca ilgili ülkelerdeki enflasyonla bizim enflasyonumuz da hesaplamayı etkiliyor. Ancak, reel kur hesaplamasını basitleştirmek adına dolar ve euronun seyrine bakmak da bir fikir veriyor. Bu bağlantıyı grafikte daha kolaylıkla görebiliyoruz zaten.

Yeniden rakamlara dönersek... Aralıkta endeks 106.85’e gerilediğinde dolar 2.0578, euro 2.8180 düzeyinde bulunuyordu. Geldik ocak ayına ve dolar şimdiden 2.20’ye, euro 3.00’e dayandı. Yani TL hızla değer yitiriyor. Doğal olarak bu eğilim reel efektif döviz kuru endeksine yansıyacak ve endeks muhtemelen yakın zamanda baz düzeyi olan 100’e doğru inecek, hatta bu düzeyin altına bile gerileyebilecek.

Her yıla yüzde 2 puan da tutmadı

Merkez Bankası, reel efektif döviz kurunun her yıl 2 puan kadar artmasının normal olduğunu, bu farkın da ağırlıklı olarak Türkiye ile diğer ülkeler arasındaki enflasyon ölçüm yöntemlerinden kaynaklanacağını dile getiriyordu. Yani Merkez Bankası’nın bu tezine göre, 2003’ten bu yana geçen 10 yılda reel efektif döviz kuru endeksinin her yıl 2 puan artarak 120’ye ulaşması normal sayılacaktı. Oysa endeks değil 120’ye ulaşmak, 2013’ü 106.85 düzeyinden kapattı.

Bu arada, geçtiğimiz aylarda, reel efektif döviz kuru endeksinin 120’ler dolayında oluşmasının normal sayılması gerektiği, oysa endeksin çok daha aşağılarda seyrettiği, dolayısıyla bundan sonra aşağı gidişin iyice yavaşlamasının bekleneceği dile getiriliyordu.

Bu bir varsayım olduğu kadar, biraz da temenni idi kuşkusuz. “Endeks 120 civarında olması gerekirken 110’a indi, demek ki bundan sonra artık daha fazla gerileme yaşanmaz” demek, ne kadar gerçekçi bir yaklaşım sayılabilir ki?

Nitekim sonuç ortada. 110’un altına da inildi, şimdi 107’nin altına da. Ve mevcut gidişat, biraz önce de belirttik, bir süre sonra 100’ü bile görebileceğimizi söylüyor bize.

Bir çığ koptu geliyor. İster birilerinin anlamsız yere gürültü koparmasından olsun, ister birilerinin sessizce iş yaptıklarını zannederken kopardıkları gürültüden olsun... Çığ, bu gidişle önüne katıp götürecek çok şeyi.

Reel kur endeksi yalnızca bir gösterge. Çığın tahribatını ve sonuçlarını diğer göstergelerde daha detaylı göreceğiz.

Tüm yazılarını göster