Rakam hakimiyetinin böylesi!

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

"…Ekonomide bir dizi sorun var; büyüme var, işsizlik var, ama bu yönetim açısından söyleyebileceğimiz bir de sahipsizlik var. Bu yönetim Türkiye ekonomisine sahip çıkma ihtiyacını dahi hissetmiyor, seyirci bir tablodadır. Ekonomi bugün sahipsiz bir haldedir. Uzun süreden beri ifade ediyoruz. Ortaya bir makroekonomik program koyun, neyi hedeflediğimizi bilelim, nereden yola çıktığımızın adını koyunuz, düzenli bir ekonomik orta vadeli program koyunuz, bir türlü koymadılar. Ortada bir bütçe var. En son katılım öncesi ekonomik program diye Avrupa Birliği ile ilişkiler açısından bir iki düzeltme yaptılar bütçede ama ortada program yok. Şu anda Türkiye yüzde 4 kalkınmayı hedefleyen ülke durumunda, yani 2009 yılının ağustos ayındayız, önümüzde bilmem işte beş aylık bir süre var, dört aylık bir süre var aslında, ağustos ayını da çıkın, eylül, ekim, kasım aralık, dört ay sonra Türkiye yüzde 4 kalkınacak diyor. Kim diyor? Bugünkü hükümet diyor. Ekonomiyi de buna göre kurmuş, her şeyi buna göre kurgulamış. Birinci üç aylık rakam yüzde 13,6 Türkiye küçüldü. Resmi rakam, kendileri ilan ediyor. İkinci üç aylık yine iki rakamlı bir küçülmeyi işaret ediyor. Ortalama IMF'nin hesabı yüzde 5,5, OECD daha fazla, 5,8 diyor, biz yüzde 4 kalkınacağız diyoruz. Dünya bize yüzde 6 civarında küçüleceksiniz diyor, biz yüzde 4 kalkınacağız diyoruz, buna göre rakamları kurmuşuz, bu oyunu oynuyoruz. Bu oyun gerçekçi bir oyun değil, ciddi bir düzen değil, bunun adını koyun, doğrusunu söyleyin diyoruz, hâlâ bu ifade edilmiyor.(…)"

"Türkiye bugün bir bütçe krizi ile karşı karşıya. İlk kez Türkiye şu anda bütçeyle ilgili kanunlara göre başlatması gereken çalışma sürecini harekete geçirebilmiş değildir. Maliye Bakanlığı'nın yapması gereken iş var, yapılmadı. DPT'nin yapması gereken iş var yapılmadı. Bütçe hazırlığı için bunlar şart. Niye yapılamadı? Niye Maliye işini yapamıyor? Çünkü 2010 yılıyla ilgili hedefler ilan edilemedi, yani 2010 yılıyla ilgili hedefin ilan edilmesi 2009 yılının ne olacağının adının konmasına bağlı. 2009 yılında yüzde 4 kalkınacak derseniz 2010 yılı için hedef koyamazsınız, çünkü bu doğru değil, nitekim koyamıyorlar…"

Bu konuşma, 4 Ağustos Salı günü yapıldı. Yani hükümetin bu yıl yüzde 4 büyüme öngördüğü ve bunu sağlamanın mümkün olmadığı dile getirilen bu konuşma çok yeni. Peki, Türkiye'nin 2009 yılı büyüme hedefi gerçekten yüzde 4 mü? Ya da Türkiye yılın ilk çeyreğinde konuşmada ifade edildiği gibi yüzde 13.6 mı küçüldü, yoksa yüzde 13.8 mi?

Başlangıçta yıllık büyüme hedefi yüzde 4'tü. Ancak sonra bakıldı ki, küresel kriz herkesi olduğu gibi bizi de vuruyor, başlıca büyüklükler gözden geçirildi ve değiştirildi. Ne zaman mı, nisan ayının ortasında. Dönemin Başbakan Yardımcısı Nazım Ekrem, 13 Nisan'da katılım öncesi ekonomik programı açıkladı. Ekren'in verdiği bilgiye göre, artık Türkiye'nin 2009 yılında yüzde 4 büyümesi beklenmiyordu, bu oran, yüzde 3.6 küçülme olarak revize edilmişti. Büyüme hedefinin yerinde artık yüzde 3.6'lık bir küçülme öngörüsü yer alıyordu; ancak, ekonomiyle ilgili bakanlar daha sonra yaptıkları açıklamalarda bu orandan daha büyük bir küçülmeyle karşı karşıya kalınabileceğine de vurgu yapıyorlardı.

Katılım öncesi ekonomik programla değiştirilenin yalnızca büyümeye ilişkin hedefler olmadığını, başka hedeflerde de değişiklik yapıldığını anımsatalım.

Hükümeti eleştirmek, 2010 yılına dönük bütçe çağrısında geç kalındığını ya da diğer konularda yanlışlar yapıldığını söylemek başka; ta 13 Nisan'da açıklanan bir değişiklikten aradan neredeyse dört ay geçtiği halde habersiz bir şekilde konuşma yapmak başka…

Soru şu; bilin bakalım Türkiye'nin 2009 için halen yüzde 4 büyüme hedefi olduğunu sanan politikacı kim? 

Tüm yazılarını göster