Stabilizasyon demek, istikrar, dengeleme, sabit kılma demektir.
Stimulus kelimesinin karşılığı, uyarı, tepki, dürtü demektir.
Stabilizasyon Paket’leri ekonomide istikrarı-dengeyi sağlayan paketlerdir.
Stimulus paketler ise, ekonomiyi uyarmayı, harekete geçirmeyi hadef alan paketlerdir.
Türkçe’de biz stabilizasyon paketlerine istikrar paketi, Stimulus Paket’lere ise uyarı paketi diyoruz.
Bütün dünyada merkez bankalarının hedefi bugüne kadar istikrar idi. Ve de bu nedenle merkez bankası başkanları devamlı istikrar paketinden söz ederdi.
Şimdilerde dünyada merkez bankaları krizden çıkış için uyarı paketleri peşinde.
Aynı şeyleri Türkiye’de de görüyoruz.
Merkez Bankası uyarı paketleri açıklıyor. Merkez Bankası Başkanı devamlı olarak konuşarak uyarı için cesaret veriyor.
Merkez bankalarının 2 temel fonksiyonu vardır.
(1) Merkez bankaları ekonomide ince ayarı yapar.
(2) Merkez bankaları beklentileri yöneltir.
Bugüne kadar bizim Merkez Bankamız da ince ayar peşinde idi. Şimdilerde ise beklentileri yönlendiriyor.
Merkez Bankası Başkanı gelecek hakkında halka ve para sahiplerine devamlı olumlu mesajlar vererek ekonomiyi uyarmaya/canlandırmaya çalışıyor.
Faiz oranlarının düşürülmesinin arkasında ekonomiyi uyarma bekleyişi var. Faiz oranı düşürülünce:
1) Daha önce verimli sayılmayan bazı projeler verimli hale gelecek, daha önce yapılamayan harcamalar yapılabilecek. Böylece ekonomi hareketlenecek.
2) Faiz oranları düşürülünce firmalar ve insanlar birikim yapmaktan cayacak. Birikimlerini harcayacak. Merkez Bankası Başkanı, “Faiz oranları önümüzdeki yıl, belki de 3 yıl boyunca düşük kalabilir” mesajı vererek ekonomiyi uyarmaya coşturmaya çalışıyor. Ekonomilerde uyanmanın temelinde moral ve bekleyiş var. Moraller düzelecek, insanlar gelecek hakkında korkudan kurtulacak ki ekonomi uyansın.
İşte bütün dünyada olduğu gibi bizde de Merkez Bankası şimdi bu politikayı izliyor.