ABD'de Drexel Üniversitesi (Philadelphia), üç boyutlu baskı yöntemiyle, dinozor "basacak."
Bu cümleden pek bir şey anlaşılmıyor... "Basacak" derken? Yani, üç boyutlu yazıcıdan, dinozor "çıkartacak."
Hımmm.... Nasıl yani?
Dinozor kemikleri üç boyutlu taranacak. Bütün veriler, üç boyutlu baskı makinesine verilecek. Aynı kemikler,
daha küçük boyutta, yazıcı tarafından plastikten "basılacak."
Hah!.. Şimdi oldu da, neden?
Araştırma ve eğitim için...
Ne araştırması?
Dinozorlar acaba nasıl yürüyordu?
Üzerinden "yıllar" geçmiş ! Nasıl yürüyorduysa yürüyordu?
Yoo, olmaz. "Oralarda" bu konular önemli. Paleontoloji diye bilim dalı var.
***
Drexel, Amerika'da inovatif fikir üreten teknik üniversitelerinden.
3D baskıyla üreteceği 15-20 cm boyundaki
yeni model dinozorlara robotik özellikler de katacak.
Ve yürütecek.
3D öncesi koşullarda dinozor modelleri alçı ve metalden
yapılıyordu. Hem pahalı, hem ağır (80 tona çıkanlar
var), hem tehlikeliydi (devrildiği zaman kazalar).
Yeni kuşak dinozorlar, plastikten olacak.
Drexel, hem eğitim, hem ticari amaçlı düşünüyor.
Daha ufak boy hafif plastik dinozorları müzelere ve okullara satacak.
Müze derken, dünyanın en çok nesneye sahip müzesi, bilim ve teknoloji ağırlıklı Smithsonian (Başkent Washington) 137 milyon "nesne"sinin 3D kopyalarını yapmaya girişiyor.
İlk iş olarak, ABD Kurucu Baba'larından, Üçüncü Başkan Thomas Jefferson'ın bir heykeli 3D olarak "basıldı."
Beyefendinin uzaklardaki müze malikanesindeki heykeli bu işe uygun cihazlarla "tarandı" ve ortaya, heykelin tıpatıp kopyası çıkartıldı. Washington'daki serginin girişine konuldu. Bu işlem ne kadar ileri teknolojiyse, bir o kadar da ucuz. Çünkü işe, alçıdan kalıp almak girmiyor. Sonra bununla ilgili bir sürü başka işlem
de yok.
***
İşin ironik bir yanı da var: Jefferson, sadece ABD Anayasası'nda şekillenen liberal özgürlükçü görüşleriyle ünlü değil. Yenilikçiliği de destekliyordu.
Yazılarının kopyasını o an çıkartmaya yarayan yenilikçi bir aracı ilk ve sürekli kullanmasıyla ünlü.
Dolmakalemi, bir başka dolmakaleme bağlayarak, bir yazının kopyasını yazmayı sağlayan poligraf'ın patenti 1803'te alınmıştı. Jefferson, hemen bundan kullanmaya başladı. İşlemi daha iyileştirmek için mucit John Hawkins'e öneriler yaptı.
Kopya meraklısı Thomas'ın heykelinin kopyası, -görse onun da kullanmak isteyeceği- yenilikçi bir sistemle 200 yıl sonra yapıldı işte.
***
Günümüze dönersek yeniden... 3D tekniği hızla gelişiyor.
General Electric, bu yöntemle jet motoru parçaları üretmeye başladı. Kobalt ve krom tozundan... Ama şimdilik, baskı fazla yavaş.
Artıları ise çok:
- Baskısı yapılan şey, daha hafif ama daha dirençli
malzemeden yapılabiliyor.
- Malzemeden tasarruf: Atık yok. Her şey milimine kadar kullanılıyor. Titanyum gibi çok pahalı bir malzeme örneğin hiç boşa gitmiyor.
- Seramik bile kullanmak mümkün olacak.
- Tıpta protez yapmaktan, Hollywood filmlerine kılıkkıyafet-parça üretimine kadar akla gelebilecek her konuda 3D baskı yayılıyor. O kadar ki 16 mikron inceliğinde baskı bile yapmak mümkün oldu. Bir alyuvar=9 mikron!