Proje disiplini ya da Filyos Projesi'ne genel bir bakış

Rüştü BOZKURT BUZDAĞININ DİBİ rustu.bozkurt@dunya.com

Sağlıklı gelişmeden söz edebilmemiz için, sürdürülebilir, kararalı ve bizden ilerde olanlarla aramızdaki açığı kapatan bir sistem işleyişi, birikim sistemi oluşturulması ve geliştirilmesini sağlamalıyız.
 

Ülkemiz kaynaklarının kıtlığını dikkate alarak, Filyos Projesi gibi büyük yatırımlar kadar, en küçük yatırımlar için de proje ve harcama disiplini çok önemlidir.
 

Proje disiplini ya da  Filyos Projesi'ne genel bir bakış
 

"Kriz" dediğimizde, birikim sisteminin kendini yeniden üretemez hale gelmesini, gelirler ile giderler arasında dengenin bozulmasını, geleceği tehlikeye sokan eğilimlerin ağırlık kazanmasını anlamak gerekiyor.
Sağlıklı gelişmeden söz edebilmemiz için, sürdürülebilir, kararalı ve  bizden ilerde olanlarla aramızdaki açığı kapatan bir sistem işleyişi, birikim sistemi oluşturulması ve geliştirilmesini sağlamalıyız.
Sağlıklı gelişmenin çok değişik bileşenleri arasında "proje disiplini" de önemli araçlardan biridir. "Proje disiplini" dediğimizde;
Dünya genelindeki "eğilimlerin" erken uyarı mantığı ile izlenmesi, eğilimlerin yarattığı "fırsat ve tehlikeler" baskın hale gelmeden saptanması,
Kendi "olanak ve kısıtlarımızla" ilgili "dinamik net bilgi" sağlayan "dinamik bir envantere"sahip olunması,
"Öngörme ve önlem alma disiplinin" ilk adımı olan ön-araştırmaların ayrıntılı biçimde yapılması ve  "potansiyellerin" gerçekçi biçimde saptanması,
Potansiyellerin "ulaşabilir" ve "erişebilir" sınırlarının belirlenmesi ve  "ölçeklendirme" yapılması,
Odaklandığımız "kaliteli fikirlerin projeye dönüştürülmesi" aşamasında  "ciddi fizibilite çalışmaları" yapmadan yatırım yapılmaması,
Yatırım yönetiminde, fizibilitelerde öngörülen "harcamalarda disipline" bir gölge sadakati ile uyulması,
Sınırsız bir şeffaflıkla projelerle ilgili "geri bildirimlerin" değerlendirilmesi, "sapmaların analiz edilmesi" ve "düzeltmeler yapılarak" ilerlenmesi vb. çabaları anlıyoruz.
 

Bir  örnek: Filyos Projesi
Filyos Projesi, Batı Karadeniz Bölgesi'nde Akçakoca Dağları'ndan Ilgaz ve Arkut Dağları'na, Roma İmparatorluğu döneminde bir eyaleti kapsayan, Beylikler döneminde de Çobanoğlu ve İsfendiyaraoğlu'nun egemenlik kurduğu iç bütünlüğü olan bir coğrafyayı kapsamaktadır.
Filyos Projesi çok uzun zamandır ülkemizin gündemindedir; yaratılan umut ve beklentiler ile ulaşılan sonuçlar arasındaki farklılık, yöre insanında ve projeyle ilgilenen diğer insanlarda umutsuzluk yaratmaktadır.
Bugünün penceresinden baktığımızda, Filyos Projesi çok sayıda alt projenin birlikte ele alınmasını  gerektiriyor: Şöyle ki,
1.Liman mendireği, alt yapı ve üst yapılarının tamamlanması,
2.Liman arka planında konteyner ve dökme yük alanlarının bitirilmesi,
3.Havzada düzenli bir sanayileşmenin olmazsa olmazı olan OSB'ler için gerekli kamulaştırma ve altyapıların tamamlanması,
4.Zonguldak, Bartin ve  Karabük arasındaki iç yolların bir an önce bitirilmesi, havza içi ulaşım bütünlüğünün sağlanması,
5.Ülkemizde taşkınları ile ünlü olan Filyos Çayı Islahı çalışmalarının sonuçlandırılması,
6.Irmak-Zonguldak demiryolu ıslahının tamamlanması, BALO Projesi bağlamında Ankara ve çevresinden hangi yüklerin bu havzaya  kayacağının netleştirilmesi, Karadeniz Ereğlisi'ndeki oluşumların da bu bağlamda değerlendirmeler kapsamına alınması,
7.Bölgede düzenli gelişme için fiziki planlar kapsamında Çevre Düzeni (1/100.000) ve Nazîm Planların (1/25.000, 1/5.000'lik ) ve Uygulama Planlarının (1/1000'lik) eş zamanlı tamamlanması,
8.Bölge yeraltı ve yerüstü kaynakları, fiziki sermaye stoku hakkında gerçekçi dinamik bilgi veren, planlama imkanı yaratan dinamik bir "envanterin" hızla hayata taşınması, özellikle kömürlerin   çıkarılmasının ekonomisini somutlaştırılan fizibilitelerin ortaya konması,
9.Çatalağzı Termik Santrali'nin arazisi, altyapısı, yerli ve ithal kömürden enerji üretmeye ilişkin yarattığı olanak ve kısıtların net biçimde ortaya  konması vb.
Ayrıntı bilgisine sahip olmadığımız zaman, aşırı ve noksan değerlendirmelerle "beklenti yönetimini"  genellikle çıkmaza sokuyoruz.
Ereğli'den Zonguldak'a, Bartın'dan Karabük'e bu orta ölçek kentlerimiz, ülkemizdeki kendine özgü  gelişmeler nedeniyle "orta sınıfını" yitiriyor olması; göç verme sürecinin hızlanması  yadsıyamayacağımız gerçeğimiz. Yörenin sorunları ve çözümler üzerinde gereken araştırmayı yapmayanlar, kendi çıkarlarını odak alan ve üstü önemli ölçüde "istihdam" gibi kutsal şallarla örtülen  açıklamalar yaparak, sorunların çözümüne değil, daha karmaşık hale gelmesine yol açtıklarının farkına varmalı.
Daha önce çok yazdım; bir kez daha tekrarlıyorum: Filyos Projesi'nin virgülüne bile karşı değilim...Karabük'te, Bartın'de ve Zonguldak'taki dostlarımız, gelişmeleri yakından izlemeye çalıştığımızı, düşüncelerimizi her ortamda söylediğimizi biliyorlar.
Eğer proje disiplinine uyulmaması sadece Filyos Projesi'ni ilgilendirse, endişelerimiz daha az olurdu. Korkarım ki, gelecekte yaşayacağımız önemli sorunları "proje ve harcama disiplinini" hiçe sayan  anlayışımız besleyip büyütecektir.
Filyos Projesi  kapsamında, havzada yaşayan ve ülke yönetiminde sorumluluk taşıyanlara çağrım şudur:
1.Açıklamaların, mutlaka Filyos Projesi'nin bütünü dikkate alınarak yapılmalıdır.
2.Projeyle ilgili açıklamaları herkes kendine göre anlatıyor; çıkar gruplarının açıklamalarında ciddi çelişmeler var. Bu çelişkileri uzlaştıran bir "ortak dil" gerekiyor. Kendi aramızda bir uzlaşma sağlanmazsa, siyasi irade üzerinde etkimiz azalır.
3.Havza  bütününde  alt-projeler bir bütün içinde ele alınmazsa, yaratacakları kapasiteler ve kapasite darboğazları nedeniyle ciddi kaynak israfına yol açacaktır. Eğer bu proje "anonsu kendin büyük proje"  kapsamında ele alınıyorsa, bu açıkça ortaya konmalı ve ona göre gerekçeler üretilerek, projenin kamuoyu  zihninde meşrulaştırılması sağlanmalıdır.
4.Filyos Projesi'nin bugün geldiği aşamanın ve  geleceğe dönük yatırım projelerine ilişkin sistemli bir kamuoyu bilgilendirme mekanizması kurulmalıdır.
5.Filyos Projisi için harcanacak her kuruşun Beytülmal (Devlet Hazinesi) olduğunu unutmadan, tüy bitmemiş yetimin hakkını ilgilendirdiğinin bilincinde olarak  hareket edilmelidir...Özellikle  medyada   Filyos Projesi'nin ilerisi ve gerisini iyice araştırmadan, nokta açıklamaları çok öne çıkarmanın da projeye de ülke kaynaklarının etkin kullanılmasına hiçbir hayrı olmayacaktır.
Ülkemiz kaynaklarının kıtlığını dikkate alarak Filyos Projesi gibi büyük yatırımlar kadar, en küçük yatırımlar için de proje ve harcama disiplini çok önemlidir...Geleceğimizin inşası, proje ve harcama disiplininde kendimize yapacağımız yatırımlara sıkı sıkıya bağlıdır.
 

Tüm yazılarını göster