Alper Koç / Yatırım Finansman
Eylül ayı başından beri Avrupa Merkez Bankası ECB'nin atacağı adımları, Almanya Anayasa Mahkemesi'nin istikrar fonları hakkında vereceği olumlu kararı ve Fed toplantısından çıkacak QE3 kararını satın almayı tercih eden küresel piyasalarda yükseliş çabaları devam etti. ABD hisse senetleri piyasaları bir kez daha bir önceki zirve seviyelerine çok yaklaştı. Avrupa endekslerinde iyimser fiyatlamalar devam ederken Çin Shanghai endeksi kritik 2100 seviyesinin altından tepki yükselişi başlattı ve gelişen pazarların bir miktar rahatlaması için öncü görevi gördü. Nitekim son dönemde gittikçe zayıflayan Latin ABD borsaları da biraz nefes aldı.
MSCI Dünya Endeksi'ne göreceli zayıf görünümü devam eden MSCI Gelişen Pazarlar endeksinin mevcut görünümüne rağmen MSCI Türkiye endeksi de son haftalarda Gelişen Pazarlar Endeksi'ne göreceli olumlu performans göstermeye devam etti
Üçüncü çeyreğin bitmesine az bir zaman kalırken ve ABD Başkanlık seçimleri yaklaşırken ABD borsa endeksleri başta olmak üzere küresel hisse senetleri piyasalarının genelinde yükseliş eğilimi korunuyor. Öte yandan hisse senetleri piyasalarında birbirinin içerisine geçmiş ve eğilip bükülmüş yükseliş dalgaları hacimsiz ve momentumsuz şekilde uzuyor.
EuroUSD paritesi orta vadeli kritik 1.28- 1.30 direnç aralığına, Ons Altın ise 1750- 1760 USD direnç aralığına yaslanmış durumda. Her ikisinde de sözkonusu aralıklar önümüzdeki günlerde çok güçlü orta vadeli direnç görevi görüyor olacak. Dolar endeksine baktığımızda ise 84.10 seviyesinden başlayan düzeltme sürecinin devam ettiğini görüyoruz.
2009 yılı Mart ayından beri bir çok piyasada sürmekte olan yükselişlerin bir geri alış çabası olarak mı kalacağı, yoksa ciddi bir yükseliş trendine mi dönüşeceği sorusunun cevabını alacağımız günlere artık giriyoruz. Dow Jones Industrial ve S&P 500 endeksleri hala 2007 yılı zirvelerinin altındalar. Almanya DAX endeksi, İngiltere FTSE100 endeksi dahil bir çok Avrupa endeksi de aynı şekilde 2007 zirvelerinin altındalar. Gelişen pazarlarda USD bazındaki görünümler daha da zayıf. Yılın üçüncü çeyreğinin bitmesine az zaman kalmışken EuroUSD paritesinde ve Ons Altın'da orta vadeli direnç aralıklarının geçilmesi, hisse senetleri piyasalarında yükseliş çabalarının, USD'da ise değer kaybının bir miktar daha devamına neden olacaktır.
Dünyanın en büyük ekonomisine sahip ABD'de Başkanlık seçimleri öncesi finansal piyasalarda iyimserliği sürdürmek adına Fed'ten her türlü destek gelmeye devam edecek gibi görünüyor. Büyük yatırımcı kitlesi bunun farkında olduğu için pozisyonlarını yükseliş yönünde sürdüyor. "Nasılsa ihtiyaç duyulduğu anda Fed imdada yetişecektir" algısı artık genele yayılmış durumda. Piyasaların doğal dinamiklerine dışarıdan yapılan müdahaleler artık kanıksanıyor ve her kesim durumdan memnun. Hiç kimse oyun bitsin istemiyor, o yüzden kartlarını bırakmak ta istemiyor. Dış müdahaleler sıklaştıkça piyasalar kendi doğasına dönemiyor.
İyisi mi rüzgara karşı durmamalı. Ancak rüzgar yön değiştirirken kimseyi dinlemez, o yüzden oyunun bittiğini anladığımızda hızlı davranmasını da bilmeli...