OVP'deki dış ticaret tahminleri de tutmayacak

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Orta vadeli programa göre bu yıl ihracatın 149.5 milyar, ithalatın 239.5 milyar dolar olarak gerçekleşmesi bekleniyor. Buna göre 90 milyar dolar da ticaret açığı verilecek. Ama öyle görünüyor ki, bu rakamlar olumlu anlamda sapma gösterecek. Olumlu anlamda, diyoruz; çünkü gidişat ihracatın 149.5 milyarı aşacağını, ithalatın ise 239.5 milyarın altında kalacağını gösteriyor. Bu durumda doğal olarak ticaret açığı da 90 milyar doların altında oluşacak.
Bu değerlendirmeyi, TÜİK'in dün açıkladığı eylül ayı dış ticaret rakamlarından yola çıkarak yapıyoruz. Eylül ayında ihracat 13 milyar doları aştı ve geçen yıla göre yüzde 21 artış gösterdi. Yüzde 21, ihracatta bu yıl kaydedilmiş en yüksek artışa işaret ediyor. İthalat ise 19.8 milyar dolarda kaldı ve geçen yıla göre yüzde 6.4 geriledi.
Eylül ayı itibariyle yıllık ihracat 148.5 milyar dolara çıktı. Bu rakam, yıllık ihracatın şimdiye kadar ulaştığı en yüksek düzey. Yıllık ithalat ise 235.7 milyar dolara gerilemiş durumda.
Yıllık ihracat eylül sonunda 148.5 milyar dolar, OVP hedeflerine göre 2012 yılsonu ihracat beklentisi 149.5 milyar dolar; yani son çeyrek ihracatı, geçen yılın aynı dönemine göre yalnızca 1 milyar dolar artacak. Bu, gerçekçi bir beklenti mi?
2011 ihracatı 134.9 milyar dolardı ve bu yılın ilk üç çeyreğinde 13.6 milyar dolarlık artış oldu. Yani, her ay için ortalama 1.5 milyar dolarlık artış kaydedildi. OVP'ye göre, ilk üç çeyrekteki aylık 1.5 milyar dolarlık artıştan, son çeyrekte aylık 300 milyon dolarlık artışa inilecek. Bu, gerçekçi sayılabilecek bir öngörü mü?

Ya ithalattaki tuhaflık!
İthalat ise geçen yıl sonundaki 240.8 milyar dolardan, bu yıl eylülde yıllık bazda 235.7 milyar dolara indi. Yani 5.1 milyar dolarlık bir gerileme oldu. OVP'ye göre, yıllık ithalattaki azalma eğiliminin durması ve son çeyrekte artış görülmesi bekleniyor. Yıllık beklentiyi daha önce aktardık; 239.5 milyar dolar. Buna göre son çeyrekteki ithalatın geçen yılın 3.8 milyar dolar üstüne çıkması gerekiyor. İlk dokuz ayda 5.1 milyar dolarlık gerileme yaşandıktan sonra, son üç ayda hangi etkenlerle 3.8 milyar dolarlık artış ortaya çıkacak, doğrusu bilinmiyor.
Dolayısıyla orta vadeli programda yer alan bu yıla ilişkin dış ticaret tahminlerinin tutmayacağını söylemek yanlış olmaz. Tıpkı cari açık tahmininin de tutmayacağı gibi.

2012 bile tutmazsa...
Son açıklanan OVP, 2013-2015 dönemine ilişkin. Bu programda 2012 gerçekleşme tahminlerine de yer veriliyor. 2012 artık program olmaktan çoktan çıkmış, gerçekleşmesine az bir zaman kalan verilere ilişkin tahminlerden söz ediyoruz. Ama onlarda bile sapma ortaya çıkacağı kesin gibi. Şu durumda, 2013'ün ya da daha sonraki yılların hedeflerinin gerçekleşmesi konusunda nasıl ikna olacağız?

Altının hızı kesildi!
İhracat eylül ayında bir kez daha 13 milyar doları aştı. Bu ihracatın yüzde 10'dan fazlası yine altın. Ancak, altının ihracata olan katkısı azaldı. Her ne kadar eylülde 1.3 milyar dolarlık altın ihraç edilmişse de, bu rakam, son beş ayın en düşük düzeyine işaret ediyor. Altında rekor ihracat 2.1 milyar dolarla ağustos ayında gerçekleşmişti.
Türkiye'nin dokuz aylık altın ihracatı 10.7 milyar doları buldu. İthalat ise 6.7 milyar dolar oldu. Bu dönemde 204.6 ton altın ihraç ettik, ithalatımız ise 136.4 ton olarak gerçekleşti.
Son iki ayda adeta bıçakla kesilmişçesine yavaşlamış, hatta durma noktasına gelmişse de, altın ihracatı ağırlıkla İran'da yoğunlaştı. 10.7 milyar dolarlık altının 6.4 milyar dolarlık kısmı İran'a yapıldı. Bu ülkeyi 3.2 milyar dolarla Birleşik Arap Emirlikleri izledi. Zaten son iki aydır altın ihracatında Birleşik Arap Emirlikleri öne çıktı. Özellikle eylüldeki 1.3 milyar dolarlık ihracatın 1.1 milyar dolarlık kısmı bu ülkeye gerçekleştirildi.

İran'a yapılan altın ihracatı uzun süre tartışıldı. Bu ihracatın, alınan petrol ve doğalgazın bedeli olarak gittiği konuşuldu. Ancak resmi kayıtlarda görülen takas ticaret, İran'la yapılan ticaretin çok çok altındaydı. Daha sonra anlaşıldı ki, İran'ın uluslararası ticarette karşılaştığı ödeme zorlukları yüzünden ihraç ürünlerinin bedelini bir anlamda altın alarak tahsil etmesiyle tırmanan altın ihracatı kayıtlara, klasik anlamda takas ticareti olarak yansımıyordu. Bu ticaret özünde takas ticaretti, ama görünürde bir takas işlemi söz konusu değildi; yani yapılan işlem kılıfına uydurulmuştu.

Altın ihracatı durursa...
Türkiye, biraz ithal ettiğini satarak, biraz stoklarına başvurarak dokuz ayda 10.7 milyar dolarlık altın ihraç etti. Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın son enflasyon raporunu açıklarken verdiği bilgiye göre, Türk halkının yastık altında 115 milyar dolarlık altını olduğu tahmin ediliyor. Bu altının ne kadarı yastık altından çıkar ve ihracata konu olur, bilinmez. Ama, bu altının çıkması kadar, İran gibi, BAE gibi altın alacak ülke bulmak da gerekiyor.
Türkiye, altın ihracatı sayesinde bu yılki ihracatında kayda değer bir artış sağladı. Ancak, bu yıl yüz güldüren altın ihracatının, bittiği takdirde hüsrana yol açacağını da unutmamak gerek.

Tüm yazılarını göster