Her ülkede okulların açılması piyasada hareket yaratır. Çünkü her öğrenci için okul öncesi belli harcamalar yapılır.
Özellikle ABD’de “Back to School” (okula dönüş) adı verilen dönem, yıl sonu canlılığın başlangıcı sayılır. Onu “Holiday Season” (tatil dönemi) diye adlandırılan “yeni yıl öncesi” dönem izler. Bu dönemlerde harcamalar artar, piyasa canlanır.
Bizde de eskiden eylül ile başlayan dönem, “Harman sonu” diye adlandırılır ve bu dönemde piyasa canlanırdı.
Şöyle veya böyle harman sonu alışkanlığı devam ediyor. Fakat okula dönüş şimdilerde daha önemli bir talep hareketine imkan veriyor.
Özellikle her ilde açılan üniversiteler, sayıları artan üniversiteler, yurtlarda kalan öğrencilerin harcamalarını artırdı.Teknoloji ürünleri, giyim, kuşam ihtiyacı büyük bir harcama kapısı açıyor.
Ulaştırma, yeme-içme sektörlerine hareket geliyor.
Bu yıl harman sonu ve okula dönüş hareketini Kurban Bayramı hareketi izleyecek. Kurban Bayramı'ndan sonra da yeni yıl hazırlıkları başlayacak.
Rahmetli Vitali Hakko, yıllık cironun üçte birinin, yılbaşı öncesi aylarda yapıldığını söylerdi.
Talep canlılığı arkasından üretim artışını getirir. Üretim artışına şu günlerde ihtiyacımız var. Ancak sorun artan talebin nasıl finanse edileceğidir.
Maaş ve ücretlerde önemli artış yok. Bu durumda alt ve orta gelir grubundan çok, talebin üst gelir grubunun harcamalarından kaynaklanması beklenir.,
Alt ve orta gelir grubunun kredi kullanarak, borçlanarak harcamalarını artırma alışkanlığında sınıra gelindi.
Sağlıklı talep, dengeli olan taleptir.Sürekli olan taleptir. Piyasaların canlanmasında alt ve orta gelir grubundakilerin talebinin artması çok önemlidir.
Bütün bunlara rağmen piyasalar için yılbaşına kadar şanslı bir dönem başlıyor. Eğer döviz fiyatında artış da durur ise, piyasaların morali daha da düzelir. Bu olumlu gelişmeler sadece üreticilere, ticaret kesimine değil, tüm ekonomiye iyilik getirir.