Türkiye’de gelir dağılımındaki bozukluk 2023 yılında minimal düzeydeki iyileşmeye rağmen varlığını korudu. Yüzde 5’lik gelir dilimlerine göre en tepe ile en alt arasındaki fark 24 kat oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2023 yılı gelir dağılımı araştırması revize sonuçlarını yayımladı. TÜİK, “eşdeğer hane halkı kullanılabilir fert geliri”ne göre toplam gelirden alınan payları yüzde 5, yüzde 10 ve yüzde 20’lik gelir grupları bazında ayrı ayrı ölçerek açıklıyor. Buna göre gelir dağılımında tavan-taban farkı olarak en çarpıcı sonucu, en üstteki yüzde 5 ile en alttaki yüzde 5’lik dilimlerin karşılaştırması veriyor.
En yüksek gelire sahip eşdeğer hane halkı kullanılabilir fert gelirine sahip yüzde 5’lik dilimin toplam gelirde 2022’de yüzde 23,3 olan payı 2023’te 0,6 puan artarak 23,9’a çıktı. Buna göre nüfusun yüzde 5’lik kesimi toplam gelirin yaklaşık dörtte birini elde etti. En alt yüzde 5’lik gelir diliminin payı da yüzde 0,9’dan yüzde 1’e yükseldi. En üstteki birinci ve ikinci yüzde 5’lik dilimler toplandığında yüzde 10’luk en üst gelir grubunun payı yüzde 33,2’den yüzde 33,9’a, en alt yüzde 10’un payı da yüzde 2,3’ten yüzde 2,5’e yükseldi. En üst gelire sahip yüzde 20’lik dilimin payı önceki yıla göre 0,7 puan artarak yüzde 48,7’e ulaştı, en alt yüzde 20’lik kesimin payı ise 0,1 puan artarak yüzde 6,1 oldu.
Toplumun en yüksek gelir elde eden yüzde 5’inin payının en düşük gelir elde eden yüzde 5’lik kesime bölünmesiyle 2022’de 26,2 kat olan fark, 2023’te 23,9 kata geriledi. Buna göre en tepe ile en alt kesim arasındaki gelir uçurumu bir nebze daraldı. Gelirden en fazla pay alan yüzde 10’luk kesim ile en az pay alan yüzde 10’luk taban arasındaki fark da 14,2 kattan 13,8 kata geriledi. En yüksek gelir elde eden yüzde 20 ile en az gelir elde eden yüzde 20 arasındaki fark ise değişmeyerek yüzde 7,9 oldu.
Gelir dağılımı eşitsizliğin ölçütlerinden olan Gini katsayısı, önceki yıla göre 0,005 puan artışla 0,420 olarak tahmin edildi. Tüm sosyal transferler hariç tutulduğunda Gini katsayısı 0,488, emekli ve dul yetim maaşı dahil diğer tüm sosyal transfer gelirleri hariç tutulduğunda ise 0,431 olarak belirlendi.
Gini katsayısı, sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımında eşitliği, bire yaklaştıkça bozulmayı gösteriyor. Buna göre Gini katsayısında önceki yıla göre yaşanan minimal artış gelir dağılımında yeterli olmayan bir iyileşmeyi işaret ediyor. Gini katsayısı hesabında hanenin ve bireylerin elde ettiği yıllık gelirlerin toplamından, gelir referans döneminde ödenen vergiler ve diğer hane veya kişilere yapılan düzenli transferler düşüldükten sonra bulunan hane halkı kullanılabilir geliri baz alınıyor.
-Beyana göre hesaplanan sonuçlarda; toplam gelirde en yüksek payı yüzde 48,5’le maaş ve ücret geliri almaya devam etti. Bu pay önceki yıla göre 2,3 puan arttı.
-İkinci sırayı yüzde 22,1’le önceki yıla göre 1,1 puan artan müteşebbis geliri aldı. Sosyal transfer gelirinin payı ise 3,7 puan azalarak yüzde 17,6’ya geriledi.
-Tarım gelirinin müteşebbis geliri içindeki payı yüzde 19,8, emekli ve dul-yetim aylıklarının sosyal transferler içindeki payı yüzde 89,8 olarak gerçekleşti.
-Tarım gelirinin müteşebbis geliri içindeki payı yüzde 20,5 olurken, emekli ve dul-yetim aylıklarının sosyal transferler içindeki payı ise yüzde 88,4 olarak gerçekleşti.
-Yıllık ortalama esas iş gelirleri sırasıyla yükseköğretim mezunlarında 157 bin 851 TL, lise ve dengi okul mezunlarında 114 bin 374 TL, lise altı eğitimlilerde 89 bin 12 TL, bir okul bitirmeyenlerde 63 bin 425 TL ve okur-yazar olmayan fertlerde 45 bin 637 TL.
-Önceki yıla göre yıllık ortalama esas iş gelirinde en yüksek artış yüzde 89,7 ile lise altı eğitimli, en düşük artış ise yüzde 79,6 ile okur-yazar olmayan fertlerde gerçekleşti.
-Sektörel ayrımda yıllık ortalama esas iş geliri en yüksek 121 bin 13 TL ile hizmetler, en düşük ise 92 bin 632 TL ile tarım sektöründe.
-Önceki yıla göre; yıllık ortalama esas iş gelirinde en hızlı artış yüzde 100,9’la tarım sektöründe, bunu yüzde 86,7 ile sanayi yüzde 83,2 ile hizmetler, yüzde 74,3’le inşaat izledi.
-Yıllık ortalama esas iş gelirleri işverenlerde 408 bin 174 TL, kendi hesabına çalışanlarda 115 bin 622 TL, ücretli maaşlılarda 102 bin 821 TL ve yevmiyelilerde 53 bin 334 TL oldu. Geçen yıla göre en yüksek artış yüzde 108,1’le yevmiyeliler, en düşük artış ise yüzde 80,7’le ücretli maaşlılarda.
-Deprem nedeniyle TR63 (Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye) bölgesinin yer almadığı araştırma sonuçlarına göre, Türkiye’de yıllık ortalama eşdeğer hane halkı kullanılabilir fert geliri 2023 yılında 90 bin 116 TL oldu. Yıllık ortalama eşdeğer hane halkı kullanılabilir fert geliri en yüksek olduğu bölge 124 bin 723 TL ile İstanbul. Bu bölgeyi, 115 bin 758 TL ile Ankara ve 107 bin 583 TL ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) bölgesi izliyor. En düşük yıllık ortalama eşdeğer hane halkı kullanılabilir fert geliri ise 41 bin 385 TL ile TRB2 (Van, Muş, Bitlis, Hakkâri) bölgesinde.
TÜİK’in gelir dağılımını gösteren verilerinde yaptığı revizyondaki farklar iktisatçıların dikkatini çekti. Dr. Orhan Karaca, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Günün sürprizi gelir dağılımı araştırması sonuçları oldu. Çoğu kişi bunu yeni bir araştırma sanmış ama aslında ocak ayında yayınlanan verileri düzeltmişler… Düzeltme durumu epeyce düzeltmiş ama 2022’de gelir dağılımında bozulma olduğu gerçeğini değiştirememiş” dedi. TÜİK revizyona ilişkin, “Hanehalkı gelirinin bir bileşeni olan izafi kiranın hesaplanmasında metodolojik iyileştirme yapılmış ve kamuoyuyla paylaşılmıştır. Ancak, iyileştirme sürecinde güncellenen bir kodlama işlemi nedeniyle hanehalkı izafi kira gelirinin eksik hesaplandığı tespit edilmiştir” bilgisi verdi.
TÜİK, yıllık ortalama hane halkı kullanılabilir gelirinin 2023 yılında yüzde 84,1 artarak 181 bin 200 TL olduğunu açıkladı. Yıllık ortalama eşdeğer hane halkı kullanılabilir fert geliri ise önceki yıla göre yüzde 85,3 artarak 90 bin 116 TL oldu. Yıllık kullanılabilir fert gelirlerinde en yüksek düzey 111 bin 969 TL ile tek kişilik hanelerde. En düşük yıllık fert gelirine sahip hane halkı tipi ise 70 bin 115 TL ile en az bir çekirdek aile ve diğer kişilerden oluşan haneler.