Not artışı ümidi alevlendi, faiz indi ama kredi faizi ucuzlamayacak

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Dün Moody’s den ve Merkez Bankası’ndan 2 haber geldi.

Piyasalar  uzun süredir ne istiyordu:

- Kredi notu artsın

- Merkez Bankası faizi indirsin.

İlk haber not artışı ümidini arttırdı.

Kredi derecelendirme kuruluşu Moody's, 28 Ocak Pazartesi Türkiye ile ilgili bir telekonferans düzenleyeceğini açıkladı.

Telekonferansın ana teması "Geçiş Döneminde Olan Bir Gelişen Piyasa Olarak Türkiye'nin Kredi Notu Dinamikleri” olacak.

Telekonferansın katılımcıları arasında Moody's'in Kıdemli Türkiye Analisti Sarah Carlson da var.

Telekonferans tanıtımında görüşülecek konular arasında "Yatırım Yapılabilir Notuna Yaklaşan Bir Ülke Olarak Türkiye" ifadesine yer verilmiş.

Telekonferansta "Türkiye bir yandan sürdürülebilir büyümeyi sağlarken diğer yandan dış kırılganlıkları yönetebilir mi?" sorusuna da yanıt aranacak.

İMKB'deki son yükseliş hareketinde piyasada çıkan "Moody's'ten not artırımı gelebilir" söylentileri etkili olmuştu

17 Ocak'ta Reuters'a konuşan Moody's yetkilileri, "Spekülasyonlar hakkında yorum yapmıyoruz, Türkiye'nin notuna dair duruşumuz Kasım'daki raporda yansıtılıyor" demişlerdi.

Moody’s haberi olumlu.

Gelelim Merkez  Bankası’ndan gelen haberlere:

Merkez  Bankası, politika faizi diye adlandırılan bir hafta vadeli repo ihale faizini yüzde 5.5 düzeyinde sabit tuttu ama,  gecelik borçlanma faizini yüzde 5’den yüzde  4.75’e, borç verme faizini yüzde  8.5’dan yüzde 8.25’e indirdi.

Bu iki haber piyasada ne tür rüzgar estirir?

-Kredi değerleme kuruluşlarının not artırımı, ülkenin dışarıdan daha ucuz ve daha uzun vadeli kredi bulmasına imkan sağlar, ülkenin dış piyasalarda  kredibilitesini, saygınlığını artırır.

-Bizde  piyasalar kredi notunun artması halinde borsada endeks artışının hızlanmasını, döviz fiyatının düşmesini, faizin aşağıya inmesini bekliyor.

-Borçlanma faizinin 0.25 puan inmesi, bankaların  mevduata daha az faiz ödemelerine yol açacak.

-Borçlanma faizinin yüzde 8.5 dan yüzde 8.25’e indirilmesi bankaların kredi faizlerini de düşürmelerine yol açacaktı ama, Merkez bankası bunu önlemek için bankaların kanuni karşılık oranlarını yükseltti. Açık anlatımı ile paranın maliyetini artırdı. Bu durumda bankalar  kredi faizini geriye çekemeyecekler.

-Merkez Bankası banka kredilerinin genişlemesini yüzde 15’de sınırlamakta ısrarcı. Kredi maliyetinin aşağıya inmesini önleyerek talebi kısıyor.

Bugüne kadar faizin ucuzlamasını savunanların hedefi kredi maliyetini aşağıya çekmekti. Merkez bankası faizi  indirdi ama maliyete bindirdi. Sonuç, kredi kullananların derdi bitmeyecek.

 
Tüm yazılarını göster