Necmettin Erbakan

Murat YÜLEK KÜRESEL BAKIŞ myulek@aya.yale.edu

Prof. Necmettin Erbakan'ı kaybettik. Bu vesileyle Erbakan'ın Türkiye için önemini gözden geçirelim.

Her şeyden önce, Erbakan, mühendis olsa da ve hayatı teknik alan da geçse de hiç şüphe yok ki romantik bir liderdi. Kendi dünyasında, dünyanın merkezine Türkiye'yi, daha doğrusu "Büyük Türkiye'yi" oturtmuştu. Türkiye'nin sıradan bir ülke olmadığına inanırdı. Bunun için de ekonomisinin gelişmesi gerektiğini düşünürdü.

Ülkesini bu şekilde "pozisyonlamasında" üç faktör rol oynamış olabilir: Cumhuriyet'in ilk dönemlerinde doğmuş ve o heyecanlı dönemlerde yaşamış olması;  Osmanlı İmparatorluğu ile barışık olması ve Osmanlı-Türk "cihan mefkûresine" fikren bağlılığı ve son olarak İstanbul Teknik Üniversitesi'nden (İTÜ) mezun olmuş olması.  İTÜ, o dönemde Türkiye'nin tek teknik üniversitesiydi.

Tüm Türkiye'den ancak en seçme öğrencileri kabul ediyordu ve oldukça idealist bir ortam oluşmuştu. Sezai Türkeş-Fevzi Akkaya'dan Turgut-Korkut Özal kardeşlere, Recai Kutan'dan Süleyman Demirel'e kadar iş ve siyaset dünyasının en önemli liderlerinin İTÜ'nden mezun olması bir tesadüf değildi.

İkinci olarak, makine mühendisliği mesleği, hayatına ve fikirlerine yansımıştı. "Ağır sanayi" "fabrika yapan fabrikalar" Türk siyasetine Erbakan'la girdi. Temsan, Testaş, Tümosan gibileri başta olmak üzere çok sayıda kamu ve özel sektör şirketi onun vizyonuyla kuruldu. Devrim otomobilinin yapılmasından TUSAŞ'ın kurulmasına kadar gayret etmişti.

Üçüncü olarak, Erbakan Türkiye'ye değerler bazlı güçlü bir siyasi hareketi kazandırdı. Başta rahmetli Turgut Özal, Abdullah Gül ve Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Erbakan'ın liderliğini yaptığı "Milli Görüş" hareketi Türkiye'ye açılım getiren önemli siyasetçileri kazandırdı. Sevin sevmeyin, bu lider ve siyasetçilerin hepsinde Erbakan'ın "Büyük Türkiye" romantizmiyle ortak hisleri görürsünüz.

Dördüncü olarak, Erbakan mücadeleci bir insandı. En son 28 Şubat sürecinde olmak üzere defalarca siyasetin dışına itildiği halde inandığı mücadelesini bırakmadı. Dindarlığı, İslam'a inanmışlığı, Türkiye'de bazı kesimlerin onu benimsememesine hatta tehlikeli bulmasına sebep oldu. O ise, çelebi şahsiyetini bir tarafa bırakmadan, yılmadan fikirlerini siyasi platformda savunmaya devam etti.

Son olarak, Erbakan, Turgut Özal ve Süleyman Demirel ile birlikte teknik donanımı güçlü siyasi liderlerin temsilcisiydi.

Ülkeler ürettikleri liderler kadar güçlüdür. Prof. Erbakan'da Türkiye'nin tarihte yetiştirdiği en büyük siyasi liderlerdendi. Mekânı cennet olsun.

Tüm yazılarını göster