Merkez'den "bildiğini okuma"ya devam!

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Aksi bekleniyor muydu, diye sorulabilir tabii ki. Elbette beklenmiyordu. Merkez Bankası siyasilerden gelen eleştirileri önce sessizce geçiştirmeye çalışıp, eleştirilerin dozu artınca bir kitapçıkla ortaya çıkıp bu eleştirileri yanıtladıktan sonra ilk Para Politikası Kurulu toplantısında mevcut politikasının taban tabana zıttı bir adım atar mıydı? Atmadı da nitekim...

Merkez Bankası Para Politikası Kurulu dünkü toplantısında faiz koridorunu sabit tuttu, ama daha aşağıda oluşturdu. Bundan daha önemlisi, zorunlu karşılıkları yeniden artırmak suretiyle bankaların krediye dönüştürebilecekleri paranın bir kısmına daha "el koymuş" oldu.
 
Merkez Bankası'nın söylediği açık; doğru ya da yanlış... Merkez, bankalar çok kredi açmasın istiyor; çok kredi açılmasın ki piyasa çok canlanmasın ve enflasyonda ipin ucu kaçırılmasın. Ama öbür tarafta da ekonominin daha hızlı büyümesi gerektiğini; istihdamı, ihracatı artırmak için daha hızlı gidilmesi gerektiğini söyleyenler var. Bir kavgadır sürüp gidiyor işte...
 
Ama yine altını çizelim; bu kavganın galibinin kim olacağı hiç belli olmaz! Bu kavga şimdilik Merkez Bankası ve sınırlı bir siyasi kadro arasında sürüyorsa da, 2014'e doğru ekonominin nasıl şekil alacağına ilişkin tercihler temelden değişebilir. Bugünkü manzaraya kanmamalı!
 
Alınan kararlar...
 
Merkez Bankası'nın dünkü kararlarına dönersek... Para Politikası Kurulu'nun faiz koridorunu 4 puan düzeyinde sabit tuttuğunu, ancak daha aşağıda oluşturduğunu belirttik. Gecelik borçlanma ve borç verme faiz oranları düşürüldü. Gecelik borçlanma faizi yüzde 4.75'ten yüzde 4.50'ye, borç verme faizi yüzde 8.75'ten yüzde 8.50'ye indirildi. 
 
Para Politikası Kurulu, yüzde 5.50 olan politika faizini ise değiştirmedi.
 
Merkez Bankası, Türk Lirası ve yabancı para zorunlu karşılık oranlarını ise kısa vadeli yükümlülükler için artırdı ve bankaların yüklüce bir parasına daha "el koymuş" oldu. 
 
1.4 milyar TL ve 940 milyon $ 
 
Türk Lirası yükümlülüklerde vadesiz ile bir ve üç aya kadar vadeli mevduat ve katılma hesaplarının yeni zorunlu karşılık oranı yüzde 11.50, altı aya kadar vadeli olanların yeni oranı yüzde 8.50, bir yıla kadar vadeli diğer yükümlülüklerin yeni oranı ise yüzde 11.50 olarak belirlendi. Artış, tüm vadeler için 0.25 puan düzeyinde oldu. Bir yıl ve daha uzun vadeli mevduat ve katılma hesaplarının yüzde 5, üç yıla kadar vadeli diğer yükümlülüklerin yüzde 8, üç yıldan uzun vadeli diğer yükümlülüklerin yüzde 5 olan karşılık oranları ise değiştirilmedi.  
 
Yabancı para yükümlülüklerde vadesiz ve ihbarlı DTH ile bir yıla kadar vadeli tüm DTH, ayrıca bir yıla kadar vadeli diğer yükümlülüklerin yeni karşılık oranı yüzde 12.5 olarak belirlendi. Üç yıla kadar vadeli diğer yükümlülüklerde ise yeni karşılık oranı yüzde 10.5 oldu. Karşılık oranları 0.5 puan artırıldı. Bir yıldan uzun vadeli DTH ile üç yıldan uzun vadeli diğer yükümlülüklerin yüzde 9 ve yüzde 6 olan karşılık oranları ise sabit bırakıldı.
 
Merkez Bankası'nın açıklamasında, Türk Lirası zorunlu karşılık artışıyla tesis edilmesi gereken karşılık tutarının yaklaşık 1.4 milyar lira artacağı belirtildi. Açıklamada, rezerv opsiyon mekanizması olanağının mevcut oranlarda kullanılmaya devam edildiği varsayıldığında piyasadan yaklaşık 320 milyon lira, 430 milyon dolar ve 200 milyon dolar değerinde altın çekileceğin altı çizildi. Açıklamaya göre, halen yüzde 10.8 düzeyinde bulunan Türk Lirası efektif zorunlu karşılık oranı yüzde 11 düzeyine çıkacak. 
 
Yabancı para zorunlu karşılık oranlarındaki artışla ise piyasadan yaklaşık 940 milyon dolar likidite çekilecek ve yüzde 11.1 olan yabancı para efektif zorunlu karşılık oranı yüzde 11.5 düzeyine yükselecek.
Tüm yazılarını göster