Merkez Bankası Başkanı iyimser bir tablo çizdi

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Geçen hafta sonunun en önemli olayı Bursa'da Sanayi ve Ticaret Odası'nda yapılan toplantı idi. DÜNYA Gazetesi Başyazarı Osman Arolat'ın başkanlık ettiği toplantıda Merkez Bankası Başkanı "çok, hem de çok iddialı" bir konuşma yaptı.

Başkan çok iyimser bir tablo çizmekle kalmadı, çok önemli bir taahhütte bulundu. Türk Lirası'nın değer kazanacağını, Türk Lirası'nın dolar karşısında güçleneceğini söyledi.

"Biz 2012 yılında ABD Doları'nı yeneriz. Bu çok iddialı bir laf. Bunu bir kenara yazın" dedi.

Yetmedi... "Mayıs ayında enflasyon tek haneye düşecek yıl sonunda yüzde 5 olacak" diyerek iddiasını sürdürdü.

İç ve dış piyasadaki oyuncular Merkez Bankası Başkanı'nın sözlerine inanmak durumundadırlar.

Bu söylemlere güvenen:

Dışarıdaki piyasa oyuncuları, kur riski olmadığı güvencesi ile Türkiye'ye döviz göndermeye devam edeceklerdir.

İçerideki piyasa oyuncuları dolar fiyatının ucuzlayacağını görerek pozisyon almak, korkmadan döviz risklerini büyütmek durumundadır.

Ya sade vatandaş ne yapacak diye merak eden olabilir. Başkanın konuşmasından sonra bir okuyucum mesaj yollamış. Diyor ki, "Merkez Bankası Başkanı'nın açıklamalarına güvenerek döviz birikimimi ve altın mevcudumu pazartesi Türk Lirası'na dönüştürür isem, başkanın söyleminin tersine bir durum ile karşılaşır isem, riskimi Merkez Bankası Başkanı nasıl karşılayacak?"

Okuyucumu "Kâr da risk de size aittir. Başkan sadece tahminlerini sergiliyor" diyerek cevapladım.

Genel değerlemeye göre, "Başkan kendine güven gösterisi yaptı. Gereksiz biçimde 'iddialı' konuştu. Bir Merkez Bankası Başkanı'nın girmemesi gereken şekilde taahhütler altına girdi."

Piyasayı yönlendirenlerin kendilerine güvenmeleri önemli, piyasaya güven vermeleri önemli ama... Bunun da bir ölçüsü olmalı.

Başkan diyor ki, "Şu an cari açığa ilişkin aldığımız tedbirlerin hepsi başarıya ulaştı. Şu anda dünyada bol miktarda kısa vadeli finansman imkanı var. Şu anda dünyadaki para, gidecek güvenli yer arıyor. Teker teker güvenli yerlerin sayısı azalıyor. Böyle bir dünyada yaşıyoruz. Türkiye bu ortamda çok rahat dış finansman bulur. Kimse endişe etmesin."

"Çok kaynak gelecek ülkemize. Türkiye'ye finansman gelmeye devam edecek. Türk Lirası değer kazanmaya devam edecek. Merkez Bankası 2012 yılında Türk Lirası'nın değer kazanmasına izin verecek. Bu kendiliğinden olacaktır. Olmazsa Merkez Bankası bunu kademeli olarak yapar. Elimizde yeterli araç var. Dünyada araç zenginliği açısından bir numaralı banka Türkiye Merkez Bankası olabilir. Üstelik inanılmaz tecrübesi... Bunların hepsini biz defalarca yaşadık. Bunları daha az maliyetle yapabilecek durumdayız. Dünyada hiç olmayan araçlar bizde var. Biz 2012 yılında ABD Doları'nı yeneriz. Bu çok iddialı bir laf. Bunu bir kenara yazın. Şöyle bir ihtimal var. Gelecek sene şunu konuşabiliriz; 'Türk Lirası değerleniyor, bir şeyler yapın.' Bizim elimiz de armut toplamıyor."

"Kademeli olarak ve inanılmaz finansman gelecek Türkiye'ye ve çok rahat bir şekilde bu finansman sağlanmaya devam edecek. Avrupa'daki problemlere rağmen. Avrupa bankaları zor durumda kalsa bile dünyada başka bankalar var, fon kaynakları orada olduğu sürece,

Türkiye'ye finansman gelmeye devam edecek. O yüzden de TL değer kazanmaya devam edecek.''

Piyasaların morale ihtiyacı vardır. Başkanın konuşması piyasalara moral verdi ama… İşin bir de aması var. Moral yanında güven de çok önemli. İşin ucunda risk var… Parasını kimler neye güvenerek riske atacak?

Önümüzdeki günlerde kur sepetinin  artıp artmayacağına göre piyasalar başkanın anlattıklarını değerlendirecekler. Başkanın konuşmasından sonraki ilk gün olan bugün bakalım kur sepeti ne olacak?

Haziranda 1.90'larda dolanan  "0.50 dolar + 0.5 euro" döviz sepeti ilk dalgada 2.18 TL'ye geldi (22 Ağustos). İkincisinde 2.21 TL ile zirveyi gördü (20 Ekim). Sonraki iki dalgada 2.18 TL'de kaldı. Cuma 2.13 TL'ye indi.

Tüm yazılarını göster