Memur zammı ve elmayla armut!

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com



Memur sözüm ona toplu sözleşme yapıyor. Grev hakkı yok, dolayısıyla dünkü işi bırakma eylemleri de izinsiz gösterilerden öteye gitmiyor. Bu gösterilerin hükümeti etkileyeceği ve memura istediği oranda zam vermesini sağlayacağı beklenebilir mi, söz konusu bile değil. Gidişat belli; kararı Hakem Heyeti verecek. Her ne kadar bazı saftirik sendikacılar, "Hakem Heyeti'nde hükümeti temsilen yer alan üyeler de sonuçta memur, dolayısıyla onlar da bizim istediğimiz oranı kabul eder" diyerek akılları bir karış havada geziyorlarsa da, bu heyetin vereceği karar üç aşağı beş yukarı belli. Hükümetin son teklifi olan 3.5 + 4'ün biraz üstüne çıkılabilir; örneğin 4 + 4 gibi bir oranla bu "sözleşme"nin sonuçlandırılması sürpriz olmaz.

Memurun istediği zam ile hükümetin verebileceğini ifade ettiği oranlar çok somut olarak belli de, bu oranlara karşılık gelen tutarlar konusunda kafalar fena halde karışık. Memurun istediği ile hükümetin verdiği arasında, iddia edildiği gibi öyle 10 milyar, 20 milyar, hatta 25 milyar liralık fark var mı gerçekten? Nereden çıkıyor bu rakamlar?

Bütçede ayrılan

Hükümetin son önerisini biraz önce aktardık; yüzde 3.5+4'lük bir öneri söz konusu. Memur sendikaları tekliflerini revize ederek yüzde 7.5 + 7.5'e çektiler.

Peki, bütçede memurlar için ne kadar ödenek ayrılmış durumda ve bu ödenek memur sendikalarının istediği ve hükümetin önerdiği ile ne kadar örtüşüyor, ona bakalım.

Maliye Bakanlığı verilerine göre, geçen yıl memurlara 61.9 milyar liralık ödeme yapıldı. Bu yılın bütçesindeki ödenek ise 71.1 milyar lira. Yani memur ödeneğinde geçen yıla göre yaklaşık yüzde 15'lik bir artış var. Ancak, gerçek artış daha az. Çünkü bu yıl geçen yılın ikinci yarısındaki enflasyondan kaynaklanan yüzde 2.67'lik bir fark ödemesi yapıldı. Yüzde 2.67'yi, 61.9 milyara değil, 2011'in ikinci yarısında yapılan 31 milyar liralık ödemeye eklemek gerekiyor. Bu durumda memura, 2011 için, 61.9 milyarı geçen yıl, yaklaşık 1 milyarı da enflasyon farkı olarak bu yıl olmak üzere 63 milyar ödenmiş oluyor.

Geçen yılın ödemesi 63 milyar, bu yılın ödeneği 71 milyar; yani yüzde 13'e yakın bir fark var.

Gelelim istenen ve önerilen artış oranlarına ve bu oranların doğuracağı yüklere...

Memur sendikaları yüzde 7.5 + 7.5 olmak üzere yılın tümü için yüzde 15.6 (yüzde 15 değil) zam istiyor. Yüzde 15.6 zam verilirse, geçen yılın 63 milyarı yaklaşık 73 milyara çıkar ve bütçedeki 71 milyar liralık ödenek 2 milyar lira kadar aşılır.

Hükümetin önerdiği yüzde 3.5+4'ün toplamı olan yüzde 7.6 düzeyinde zam verilirse, 63 milyar 67.8 milyara çıkar ve bütçedeki ödenek kadar bile zam verilmemiş olur. Ama enflasyonun öngörüleni çok çok aşacağı varsayılarak aradaki fark enflasyon farkı olarak ödenmek üzere tutulmak isteniyorsa, söylenecek bir şey yok tabii ki...

Milyarlık fark iddialarının kaynağı   

Rakamlar çok yalın biçimde ortada. Memurun istediği kabul edilse bütçeye gelecek yük 10 milyar, hükümetin önerdiğiyle gelecek yük de yaklaşık 5 milyar lira. Arada topu topu 5 milyar liralık fark var.

Peki, nereden çıkıyor 10 milyarlık, 20 milyarlık fark iddiaları.

Eğer konuyu çarpıtmak; memurların ne kadar uzlaşmaz, gözü doymaz, paragöz bir kesim olduğunu ileri sürmek isterseniz, yapacağınız ilk şey, rakamları ikiyle çarpmak olmalı ve nitekim yapılan da bu. Zaten ya yanlış hesapladığınız ya da abarttığınız için yüksek bulduğunuz memurun isteğiyle hükümetin önerdiği arasındaki farkı bir de ikiyle çarpar; 2012 ve 2013'ün toplamı olarak açıklarsınız... Kaldı ki bu yaklaşım da kurtarmaz; 2012 için ortaya çıkan fark belli işte; 5 milyar lira!

Sendikaların yaklaşımı

Sendikalar kendi açılarından haklı olarak daha fazla zam alabilmenin peşinde. Pazarlık masasında da, kamuoyu önünde de sürekli olarak belli mal ve hizmetlerin fiyatının ne kadar arttığından, ancak önerilen zammın bu fiyat artışlarının çok altında kaldığından söz ediyorlar. Bu bir yaklaşım elbette.

Ancak pazarlıklarla ortalama fiyat artışlarını gösteren fiyat endekslerindeki değişimlerin esas alındığı da bir gerçek. Acaba pazarlıklarda yaklaşımı biraz değiştirmek gerekmez mi...

Örneğin, Maliye Bakanlığı'nın internet sayfasındaki resmi rakamlar, bütçede memura ne kadar para ayrıldığını gösteriyor. Pazarlık görüşmelerinde bu rakamlar hiç gündeme getirilmiş, "Bakın bütçede bu kadar zamma olanak sağlayacak ödenek zaten var, zam oranını neden böylesine düşük tutmaya çalışıyorsunuz" denmiş midir? Hele hele, "İstediğiniz zammı yaparsak bütçe mahvolur" görüşüne karşı bu rakamlar hiç kullanılmış mıdır?
 

Tüm yazılarını göster