Medya ve iş çevreleri aşırı kötümserlik pompalıyor

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Bir gerçek var. Dünyadaki kriz rüzgarından biz de etkileneceğiz. Etkilenmeye başladık bile.

Şirketlerimiz zarar görecek. İşcilerimiz zarar görecek. Tüketicilerimiz zarar görecek.

Ama bir gerçek daha var. Hayat devam edecek. Hayatın devam etmesi demek yatırımların ve üretimin devam etmesi demektir. Yatırımların ve üretimin devam etmesi demek istihdamın ve refahın devam etmesi demektir.

Kriz kısa süre yatırımı, üretimi, istihdamı duraklatacak ama, bu duraklama bir dönem sonra sona erecek.

Bundan sonra kimse otomobile binmeyecek, kimse buzdolabı kullanmayacak, kimse elbise satın almayacak, kimse çikolata yemeyecek mi?

Bugün dünyada olan biteni gerçekçi boyutu ile değerlendirmek, ortaya çıkan sorunlardan en az zarar ile nasıl kurtulunabileceğini tartışmak yerine "Öldük, bittik… Bundan sonra üretim yapılmaz. Fabrikalar kapanır" havasına girmek çok zararlıdır.

Bugüne kadar her şey çok iyi diyenlerin, uyarıları yapanları felaket tellalı diye küçümsiyenlerin şimdi felaket tellalığına soyunmaları şaşırtıcıdır.

Medya ve işadamları, işadamlarının temsilcileri birbiri ile yarışırcasına "Türkiye battı batıyor" çığırtkanlığı yapamaz. Bu ülkeye hiçbir yerar sağlamaz.

Gerçekleri aktarmak başkadır. Duran yatırımlar, gerileyen üretim hakkında haber vermek başkadır. Bunlar tabii ki yapılacaktır.

Fakat felaket kehanetleri ile moral bozmak çok yanlıştır.

Çünkü ekonomiyi insanların gelecek hakkındaki bekleyişleri yönlendirir.

Kötümser bekleyişler, yatırımı, üretimi, istihdamı durdurur.

Biz bugüne kadar buna benzer kaç kriz atlattık. Tabii ki her kriz hasara, zarara yol açtı.

Bu krizin de bir faturası olacak.

Biz faturayı küçültmek mi istiyoruz, büyütmek çabasında mıyız?

Krizi daha az zarar ile atlatmak için daha soğukkanlı olmalıyız.

Sözü dinlenen işadamlarına, işadamlarının örgütlerinin yöneticilerine aşırı kötümser söylemler yakışmıyor.

Tüm yazılarını göster