Matematik ve dayak

Şant MANUKYAN Ekofobi dunyaweb@dunya.com

Krizin başlamasında önemli bir rolü olan MBS,ABS, CDO, CDO kare ve benzeri varlıkların nasıl oluşturulduğunu , nasıl fiyatlandığını, hangi modeller kullanılarak derecelendirildiğini anlamakta zorlanabilirsiniz. Bu son derece doğal zira bazı noktalarda gerçekten karışık hesaplar gerekiyor. Veya 2010dan bu güne Yunanistan'ın batmayacağını, Italyanın 6.0% üzerinde borçlanma faizi ile yaşayabileceğini savunanların safında da olabilirsiniz. Yine hesapların karışık olduğunu veya modelinizdeki beklentilerin farklı olması nedeni ile bu sonuca ulaştığınızı söylemek mümkün. Ancak son günlerde hatta haftalarda ECB krize müdahale etsin piyasadan sorunlu tahvilleri alsın diyenleri anlamak mümkün değil. ECB geçtiğimiz haftalarda bir açıklama yaparak alım yapma limitini haftada 20 milyar euroya çıkardığını açıkladı. Yani 52 haftada yapılabilecek olan alım miktarı 1 Trilyon Euro!!! FED'in ilk paketinin , ki içinde MBS alımı da vardı, 1.250 milyar, ikinci paketinin 600 milyar dolar olduğunu düşünürsek hiç de düşük bir rakam değil. Kişisel olarak ECB'nin bu miktarda bir alım yapacağını veya yapmak istediğini sanmıyorum. Ancak sanki tüm sorunlar bono alımı ile bitecekmiş gibi devamlı olarak ECB bono alsın demek ve ECB'nin açıklamaları ile bağlayıcılığı olan kuralları göz ardı etmenin de bir anlamı yok. Yunanistan paketinde görüldü ki bir haircut durumunda özel sektörün elindeki tahvillerde 50% kayıp yaşanacakken (ki ben hala bunun daha yüksek olmasını bekliyorum) ECB tuttuğu bonoların tam karşılığını alacak. Bu durumda siz olsanız ECB'nin , piyasanın talep ettiği gibi, limitsiz Italyan tahvili almasına güvenerek ciddi bir pozisyon almak istermisiniz? Yunanistan konusu çok hatalı bir şekilde yönetildi ve bundan sonra da Yunanistanla ilgili çok büyük değişimler kaçınılmaz. Öte yandan Italya ve Yunanistandaki sorun siyasi imajı verilmek ve yeni hükümetlerin kurulmasını allayıp pullamak için de ciddi çaba harcandı. Evet Avrupada siyasi bir sorun var ancak bu ülke bazında değil AB'nin yapısı ve karar mekanizmasında olan bir sorun. Bu nedenle hangi politikacının veya teknokratın başbakanlık koltuğunda oturduğu bir şey değiştirmeyecek. Tartışılması gereken  Avrupa Birliğinin nasıl yeniden yapılandırılacağı.Bu olurken de önce doların sonra altının nasıl beklenmedik fiyatlara geleceğini de detaylı olarak tartışmak gerek. 

Tüm yazılarını göster